AB'den Türkiye'ye 3 milyar euro destek

Türkiye-AB zirvesi sona erdi. Davutoğlu, Tusk ve Juncker ortak basın toplantısı düzenledi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Türkiye'nin üyelik sürecinin yeniden canlandırılması, Türk vatandaşlarına vize muafiyeti getirilmesi ve sığınmacılar krizinin görüşüleceği AB-Türkiye Zirvesi sona erdi.

Zirve sonrası Başbakan Davutoğlu, Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Tusk ve Avrupa Birliği Avrupa Komisyonu Başkanı Junker düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu

2016 anahtar yıl olacak

Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Donald Tusk, Avrupa'ya göçmen akışının durmasının önemli olduğunu belirterek, "Bu noktada Türkiye'ye destek verilecek ve 3 milyar euroluk bir fon sağlanacak" dedi. 

Tusk, Brüksel'de düzenlenen AB-Türkiye Zirvesi sonunda, "Bu zirve ilişkilerimizi bir takvim çerçevesinde canlandırmak, terör tehdidi ve acil meseleler ile ilgiliydi. Çok faydalı bir zirve tamamlandı" diye konuştu. 

Sığınmacı gündeminde buluştuklarını anımsatan Tusk, "AB'nin sınırlarının korunması kendi görevi. Kimsenin bizim sınırımızı korumasını beklemiyoruz" ifadesini kullandı. 

Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinin yeniden canlanmasını istediklerini belirten Tusk, "Parasal ve ekonomik politikalar başlıklı 17. faslın açılması için bir toplantı yapılacak. Başka fasılların açılması için de çalışmalar yapılacak" değerlendirmesinde bulundu. 

Tusk, 2016 yılının Türkiye-AB ilişkilerinde anahtar yıl olmasını beklediklerini, Türkiye'nin katılım görüşmelerinde ilerlemesi için kıstasların aynı olduğunu, toplantıda bir paket üzerinde anlaşıldığını ve sürecin devam edeceğini ifade etti. 

3 milyar euro destek

AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker de, "Geri kabul anlaşması ile vize serbestisi arasında bağ var. Birlikte değerlendirmeye devam edeceğiz. Bütün şartlar yerine gelirse, vize serbestisinin 2016'nın sonbaharında gündeme gelmesini bekliyorum" dedi. 

Yapılan toplantının verimli olduğunu ifade eden Juncker, göçmen krizi konusunda ortak bir tutum sağlamak gibi önemli bir gündemle bir araya gelindiğini hatırlattı. 

Juncker, Türkiye ile Ortak Eylem Panı'nın hayata geçirilmesi konusunda mutabakata varıldığına dikkati çekerek, "AB ve Türkiye sığınmacı konusunda birlikte şekillendireceği bir cevap bulamazsa bu göç akımını durduramayacağız" diye konuştu. 

Türkiye'de 2 milyon sığınmacının bulunduğunu anımsatan Juncker, "Türkiye, takdire şayan bir şeklide bu işi üstendi. Türkiye'ye destek vermeliyiz. 3 milyar euroluk destek, ortaklaşa bir mutabakatla kullanılacak" ifadesini kullandı. 

Juncker, Türkiye ile vize serbestisi konusunun konuşulduğunu, katılım süreci konusunda da gerekli çalışmalar yapılarak başlıkların açılacağını belirtti. 

Sığınmacıların yeniden yerleştirilmesi konusunda 15 Aralık'a kadar bir hazırlık çalışması yapılacağına işaret eden Juncker, Türkiye ile 28 AB üyesi devlet arasında böyle bir toplantının ilk kez gerçekleştirildiğini ve sürecin ilerleyişi konusunda iyimser olduğunu söyledi. 

Üyelik süreci canlandırılacak

Davutoğlu görüşmelerin içeriğine ilişkin olarak, "Bu gerçekten tarihi bir gün ve tarihi bir toplantı. 11 yıl içerisinde ilk kez Türkiye ve AB arasında böyle bir toplantı oldu. Bu tarihi bir toplantı oldu. Toplantıdaki verimli görüşmelerden dolayı minnettarım. Burada üzerinde anlaştığımız metinde ve ortak deklarasyonumuzdaki kilit konsept üyelik sürecimizin yeniden canlandırılmasıdır. Bunun iki boyutu söz konusu; bunlardan biri Türkiye’nin AB üyeliği süreci" dedi.

Davutoğlu, görüşmelerde mutabakata varılan konuları şöyle sıraladı:

"Bugün gerçekleştirdiğimiz görüşmelerin ardından her yıl iki zirve yapılması konusunda anlaşmaya vardık. Bu anlamda üyelik sürecimizi yeniden canlandırırken ve hızlandırırken stratejik işbirliğimizi genişletiyor olacağız.

14 Aralık tarihinde 17. fasıl açılacak. Bazı diğer fasıllar da yolda olacak. Aynı zamanda vizelerin kaldırılması ve geri kabul süreçleri de önümüzdeki yıl tamamlanmış olacak. Bunlar ileriye dair hem yeni fasılların açılması açısından, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi, ekonomik ilişkilerimizin derinleştirilmesi ve en yüksek düzeyde stratejik işbirliği ve görüşmelerimiz açısından son derece önemli adımlar."

Karşı karşıya kalınan sığınmacı krizine ilişkin geçmişteki eksiklikleri hatırlatan Davutoğlu, "Toplantılarda da söylediğim gibi, (sığınmacılar) şu anda Birleşmiş Milletler sisteminin krizin erken safhalarında çözüm bulma konusundaki başarısızlığının faturasını ödüyorlar. Bu zamana kadar sorumluluğu kendi başımıza almaya çalıştık. Fakat AB ile birlikte bu krizle nasıl başa çıkılacağı konusunda ortak bir eylem planı için anlaştık" dedi.  

Avrupa Birliği tarafından sığınmacılar için verilecek maddi desteğe ilişkin de değerlendirmede bulunan Davutoğlu, "Bu 3 milyar avro Türkiye’ye verilmiyor; Suriyeli sığınmacılara veriliyor. Buradaki temel felsefe ise yükün paylaşılmasıdır. Savaşın, Esed rejiminin devlet terörünün, barbarca bir organizasyon olan DAEŞ terörünün kurbanlarına yardımcı olmak için" dedi.

Bu konularda ilginizi çekebilir