Mazars Dünya Başkanı Patrick de Cambourg: "Ekonomik kalkınma için i

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN didem.eryar@dunya.com

 

 

Mazars Dünya Başkanı Partick de Cambourg, "Ekonomik ve sosyal gelişim için, iyi denetim, iyi yönetim ve şeffaflık çok önemli. Mazars olarak hesap verebilirliği savunuyoruz. Bu, yaptığınız işi şeffaf bir şekilde anlatmak anlamına geliyor. İnsanlar herşeyi şeffaf bir şekilde gördüklerinde, ekonomilerine güvenirler" yorumlarını yaparken, Mazars Denge Başkanı Leon Coşkun, "Türkiye ekonomisinin yeterince şeffaf olmadığını; Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun da bu konuda büyük bir değişiklik getirmediğini ifade ediyor.

MAZARS, dünya çapında 69 ülkede 13 bini aşan profesyonel kadrosu ile hizmet veren çok uluslu bir denetim, vergi ve danışmanlık şirketi. Şirketin en önemli özelliklerinden birisi, çok kültürlü bir yapıya sahip olması;  şeffaf bir yapı içinde yönetilmesi ve kendisini uluslararası entegre ortaklık olarak tanımlaması.

Küresel bir model yaratabilmek için, 1995 yılında bu yapıya geçme kararı alan Mazars, sektöre farklı bir yaklaşım getiriyor.  Amerikan muhasebe ve denetim otoriteleri tarafından dünyanın en etkili 100 hesap uzmanı arasında gösterilen Mazars Dünya Başkanı Patrick de Cambourg, "Denetim bir emtia değildir" derken aslında Mazars'ın farkını da ortaya koyuyor.
1977 yılında Leon Coşkun tarafından kurulan Denge ise Türk piyasasının en eski denetim ve müşavirlik şirketi.  1999 yılında Mazars'a üye olan Denge, 2011'de Türkiye'de "Yılın En İyi Vergi Şirketi" seçildi. Leon Coşkun, "Mazars'a üye olduk, çünkü Mazars'da çok güçlü bir entegrasyon mevcut; her şey son derece şeffaf bir şekilde ilerliyor. Şirkette hepimiz söz hakkına sahibiz" derken, "Mazars çok kültürlü bir şirket. Türk üye olarak, biz de kendi kültürümüzle bu yapıya katıldık" yorumunu yapıyor.
 
Fransa'nın en prestijli nişanını aldı

40 yılı aşan deneyimi ile sektörün duayenlerinden olan Leon Coşkun, Fransız ve Türk şirketler arasındaki ilişkilerin gelişmesine sağladığı katkılar ve diplomatik ilişkilerde üstlendiği 'köprü' görevi nedeniyle Fransız devletinin en prestijli nişanı sayılan "Chevalier dans l'Ordre National du Mérite" nişanına layık görüldü.

Mazars Dünya Başkanı Patrick de Cambourg ve Mazars/Denge Yönetim Kurulu Başkanı Leon Coşkun ile şirketin farklı yapısı; ekonomik krizin sektöre ve şirket yönetimlerine etkisi; en fazla büyüme vadeden pazarlar; Türkiye pazarı ve Türk Ticaret Kanunu'nun getirdiği değişiklikler üzerine konuştuk. Her ikisinin de öncelikle vurguladığı konu 'şeffaflık.'

Partick de Cambourg, "Ekonomik ve sosyal gelişim için, iyi denetim, iyi yönetim ve şeffaflık çok önemli. Mazars olarak hesap verebilirliği savunuyoruz. Bu, yaptığınız işi şeffaf bir şekilde anlatmak anlamına geliyor. Biz kendi sektörümüzde yıllık finansal rapor yayınlayan tek şirketiz. İnsanlar herşeyi şeffaf bir şekilde gördüklerinde, ekonomilerine güvenirler. Bu ilk başta acı verir, çünkü alışkanlıların değişmesi gerekir. Fakat sonrasında insanlar doğru karar verdiklerini anlarlar" yorumlarını yaparken, Leon Coşkun, "Türkiye ekonomisinin yeterince şeffaf olmadığını; Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun da bu konuda büyük bir değişiklik getirmediğini ifade ediyor.

Küresel entegre ortaklık

Şirket yapısını küresel entegre ortaklık olarak tanımlayan Patrick de Cambourg, Mazars'ın sektörün diğer büyük oyuncularından farkını şöyle anlatıyor: "Denetim, vergi ve danışmanlık şirketleri geleneksel olarak ABD ve İngiltere merkezli. Şirketimizin başlangıç noktası Fransa oldu, fakat çok kısa bir süre sonra Fransa odaklı kalarak küresel bir model yaratamayacağımızı anladık. Bu modeli yaratabilmek için de entegre olmamız gerekiyordu. Bu entegrasyonu, uluslararası çapta ortaklıklar kurarak gerçekleştirdik. Bugün merkezi Brüksel'de olan ve son derece demokratik bir şekilde yönetilen; her ortağın söz sahibi olduğu bir şirketiz. Türkiye'nin içinde bulunduğu Avrupa sonrasında, ABD pazarına şirket evlilikleri ile; yükselen piyasalara ise önemli yatırımlarla girmeye karar verdik. Bugün Latin Amerika, Afrika ve Asya platformlarını kurmuş durumdayız. Çin, Endonezya, Güney Afrika, Kuzey Afrika, Mısır, Brezilya, Arjantin, Meksika gibi pazarlarda önemli bir oyuncu konumundayız. Sonuç olarak bir model empoze etmek yerine; farklı kültürleri bir araya getiriyoruz. Bir bakıma, Mazars bahçesindeki farklı çiçeklerden bal topluyoruz.

Denetim, emtia değildir

Patrick de Cambourg, denetim ve müşavirlik sektöründeki oyuncu sayısının çok sınırlı olduğunu ve bu durumun sektörün etkinliğini engellediğini söylüyor. "Yaşadığımız krizin tek sorumlusu denetim şirketleri değildi; ama yeterince hızlı davranıp davranmadıkları konusunda emin değilim" diyen de Cambourg,  bugün AB, ABD ya da Çin olsun dünyanın her yerinde bu konuya yönelik ciddi bir tartışma platformunun olduğunu ifade ediyor. Mazars Dünya Başkanı sözlerini şöyle sürdürüyor: "Bundan sonrası için aktif uyarı sistemlerinde daha hızlı olmanın yollarını aramamız gerekiyor. Bazı ürün ve tekniklerin tarafsız olmadığı kesin. Örneğin 'subprime'ların nasıl yapılandığına baktığımızda, bunların çok tehlikeli olduklarını görebiliyoruz. Baskı oluştuğunda ise, bu baskıyı yumuşatabilecek küçük depremler olmuyor; büyük bir deprem yaşanıyor. Bugün insanlar şu soruyu soruyorlar: 'Böyle bir krizi nasıl yaşadık?' Her yerde önemli tartışma platformları oluşmuş durumda. Ama gerçek olan, denetim piyasasındaki oyuncu sayısının çok sınırlı olması. Biz Mazars olarak bir alternatif sunuyoruz. Büyük oyuncuları eleştirmiyoruz ama farklı bir bakış açısı getiriyoruz. Bu hem toplum, hem ekonominin kalkınması açısından çok önemli."
Patrick de Cambourg'a göre denetim sektöründe oyuncu sayısının düşük olması, inovasyonu da olumsuz etkiliyor. De Cambourg, "Sektörde inovasyon oranı çok düşük. Oysa denetim emtia değildir. Önümüzdeki 10 sene içinde yeni denetim ve raporlama teknikleri gelişecek. Biz bu konuda yoğun bir şekilde çalışıyoruz" diyor.

Büyüme Latin Amerika ve Afrika'da

De Cambourg'a göre, denetim sektörüne yönelik büyüme beklentilerinin en yüksek olduğu bölgeler Latin Amerika ve Afrika. En fazla öne çıkan ülke ise Brezilya.

Kuzey Amerika, Avrupa ve Avustralya'daki büyüme oranlarının çok anlamlı olmadığını kaydeden Patrick de Cambourg, doğal kaynaklar açısından zengin olan Afrika'ya çok büyük yatırımlar gerçekleşeceğini kaydediyor. Bu noktada ortaya çıkacak en önemli sorun ise sektörde çalışan insan kaynağının eğitimi.

Mazars/Denge Yönetim Kurulu Başkanı Leon Coşkun: Türk KOBİ'leri şeffaflıktan korkuyor

Türkiye'de denetim piyasasının Avrupa ve ABD'ye kıyasla daha sınırlı olduğunu kaydeden Mazars/Denge Yönetim Kurulu Başkanı Leon Coşkun, Türkiye ekonomisinin hızlı büyümesi ile, pazarın da kısa sürede büyeyeceğini söylüyor. Leon Coşkun'un öncelikli olarak vurguladığı konu ise, Türk ekonomisinin yeterince şeffaf olmadığı.  Coşkun'un Türkiye denetim pazarı ve Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun getirdiği değişikliklere yönelik yorumları şöyle:

"Türkiye ekonomisi yeterinde şeffaf değil. Yeni Ticaret Kanunu ile şeffaflık düzeyinin artacağını düşündük, fakat böyle olmadı. Yeni kanun ile uluslararası denetim standartlarının uygulanmasını bekliyorduk; yeni kanunda yer alan maddenin içeriği de hedefi de farklı. Öte yandan kaç şirketin denetime tabii tutulacağı belli değil. Bu sayının çok olacağını sanmıyorum. Şirketleri denetlemezseniz, ne derece şeffaf olduklarını bilemezsiniz. Bu arada her şirket finansal sonuçlarını web sitesinde yayınlayacaktı. Bu da şu anda uygulanmıyor. Tüm bu tabloya baktığınızda, şeffaflığın söz konusu olmadığını görüyorsunuz. Kayıtdışı ekonomi ile mücadele edileceği söylendi. Şeffaflık sağlanmadığı sürece, sadece vergi toplayarak kayıtdışı ekonomi ile mücadele etmek mümkün değil. Şeffaflığın önündeki en büyük engellerden birisi Türk ekonomisindeki şirketlerin yüzde 99'unu KOBİ'lerin oluşturması. KOBİ'ler şeffaflıktan korkuyor. Rakiplerinin kendilerine ait bilgilere ulaşmasını istemiyorlar. YeniTicaret Kanunu, günlük hayata başta planlandığı gibi girmedi. Yeni yasa, başta planlanan yasadan farklı. Bazı değişiklikler oldu, ama bu kanunun bir reform olduğunu söyleyemeyiz."

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar