AB fonlarının dağıtımı iş kapısı 'proje yazmak' yeni meslek oldu

”AB-Türkiye ilişkileri sekteye uğradı”, “AB, Türkiye’nin gündeminde değil” söylemleri devam ederken öğrenciler, girişimciler geliştirdikleri projelerin finansmanı için Avrupa Birliği’nin kapısını çalıyor

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

kezban_karaboga-004.jpg

İSTANBUL - Türkiye’nin 50 yılı aşan Avrupa Birliği (AB) macerası inişli çıkışlı seyrinde devam edip “Türkiye AB üyesi olmalı mı olmamalı mı?” tartışmaları sürerken AB hibe programları ile desteklenen projeler, birçok kişiye, öğrenciye yeni istihdam fırsatı sağlıyor. Avrupa Birliği’nden edinilen fonlarla öğrenciler, akademisyenler, girişimciler, yazdıkları projelerle iş fikirlerini hayata geçirme olanadığı elde ediyor. Bu nedenle pek çok kişi ya da öğrenci için proje yazmak yeni bir meslek, Avrupa Birliği fonları da yeni iş kapısı haline geliyor. 

AB’nin aday ülkelere yönelik mali yardım aracı olan ‘Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı’ (IPA) kapsamında Türkiye’ye tahsis edilen hibe miktarı 2007-2013 bütçe dönemi için toplam 4.8 milyar euro olarak gerçekleşti. Bu miktarın 474 milyon eurosu sadece ‘insan kaynaklarının geliştirilmesine’ yönelik uygulandı. AB’nin yeni bütçe döneminde 2014-2020 için Türkiye’ye öngöreceği bütçenin henüz resmi olarak ilan edilmemekle birlikte yaklaşık 4.5 milyar euro olacağı tahmin ediliyor. Yeni bütçede sivil toplum örgütlerinin kapasitelerinin geliştirilmesi ve yasal çerçevenin geliştirilmesine yaklaşık 160-170 milyon euro destek öngörülüyor. 

Yaşar Üniversitesi 5 yılda 30 projede yer aldı 

Yaşar Üniversitesi Avrupa Birliği Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Ayselin Yıldız, “Bu hibeler, imkanları kısıtlı birçok kurum ve özellikle de sivil toplum örgütleri için oldukça önemli bir destek. Projelerin yazılması ve yürütülmesi için ihtiyaç duyulan uzmanlık ayrı bir iş alanı yarattı. Hibe programlarına proje yazmak ve yürütmek yeni bir meslek oldu. Çünkü hibe programları sayesinde yapılan eğitimlerle birçok insan, çeşitli alanlarda meslek sahibi olup iş buldu. Projelerde istihdam edilen kişiler, proje süresince hem iş deneyimi kazanıyor, hem de ücretlerini, sağlanan hibe desteğinden karşılayabiliyor” dedi. 

Yaşar Üniversitesi son 5 yılda 30’u aşkın projede görev aldı. Bu projelerin mali katkısı yaklaşık 1.5 milyon euro oldu. Ayselin Yıldız, “Akademisyenlerimizin yürüttüğü 300 bin euroluk araştırma projeleri de var, öğrencilerimizin kendilerinin yazıp yürüttüğü 5 bin euroluk sosyal sorumluluk projeleri de var. Geçen aylarda Yaşar Üniversitesi Girişimcilik Topluluğu üyesi öğrenciler, Avrupa’daki genç işsizliği ve çözüm önerisi olarak girişimcilik kavramını ele aldıkları ‘Kendine İş Çıkar’ adlı projeleriyle, hibe kazandı. 9 ülkeden gençler, girişimcilik eğitim aldı” diye konuştu. 

Sabancı Üniversitesi’nde en fazla hibe yerli rüzgar türbinine 

Sabancı Üniversitesi, son 5 yılda yaklaşık 99 milyon 180 bin lira fon içeren 428 farklı projede yer aldı. Sabancı Üniversitesi, Avrupa Birliği 7. Çerçeve Programı’ndan hak kazandığı toplam fon tutarı yaklaşık olarak 7.7 milyon euro oldu. Sabancı Üniversitesi’nin en fazla hibe alan projesi Milli Rüzgar Enerji Sistemleri Geliştirilmesi ve Prototip Türbin Üretimi (MİLRES) projesi oldu. Bütçesi 10 milyon lira. Aynı zamanda Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) destekli. Bu projede 2.5 MW' lık endüstriyel ölçekte elektrik üretimi yapan rüzgar türbinlerinin tamamen özgün ve yerli teknoloji ile geliştirilmesi ve prototipinin üretilmesi hedeflendi. 

Projenin ilk aşamasında 500 kW’lık rüzgar türbinleri geliştirildi. Projede hazır alınan bazı alt sistemler (frenler, hidrolik ekipman, asansör, trafo, kaplin vb gibi) dışında bütün ana bileşenler (kanatlar, göbek, dişli kutusu, jeneratör, evirici makine kutusu, kule vb gibi) proje ekibinin çalışmalarıyla elde edildi. 

İstanbul Aydın Üniversitesi 1.3 milyon euro hibe aldı 

İstanbul Aydın Üniversitesi AB hibe destekleriyle toplam 87 proje gerçekleştirdi. Kullanılan toplam mali katkı yaklaşık 1 milyon 240 bin euro oldu. Proje Danışmanlığını İstanbul Aydın Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hamide Ertepınar’ın yürüttüğü “Karadeniz Havzası İşbirliği Projesi” en fazla hibeyi alan proje oldu. 2 yıl sürecek olan proje kapsamında biri Romanya’da biri Safranbolu’da olmak üzere 2 çalıştay yapıldı. Çalıştayların sonucu olarak ortak eğitim programları kapsamında iyi örneklerin yer alacağı ‘Beyaz Kitap’ broşürü oluşturulmaya başlandı. Bunun dışında İstanbul Aydın Üniversitesi öğrencileri tarafından 2012-2013 yılları arasında 5 proje hazırlandı. TÜBİTAK Güneş Enerjisi İle Çalışan GÜN-AYDIN Güneş Arabası Projesi 137 bin 500 lira hibe aldı. Doç. Dr. Zafer Utlu danışmanlığında gerçekleştirilen projede Aydın Üniversitesi öğrencileri görev aldı. 

Yeditepe Üniversitesi’nin 86 projesi aktif devam ediyor 

Yeditepe Üniversitesi akademisyenleri son 5 yılda 23 milyon lira bütçeli yaklaşık 220 projede yer aldı. Avrupa Birliği destekli 7 proje için yaklaşık 4.5 milyon lira hibe aldı. Yeditepe Üniversitesi öğrenci araştırma projeleri için Avrupa Birliği, Sanayi Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi vb. kuruluşların proje desteklerinden yararlanıyor. Halihazırda aktif yürüyen 86 adet ve başvuru aşamasında olan 38 adet projesi mevcut. Üniversitenin aktif yürüyen TÜBİTAK ve Sanayi Bakanlığı destekli projelerinde 25 öğrenci; burslu öğrenci olarak çalışıyor. Bunun dışında Yeditepe Üniversitesi’nde 2008 yılında yürürlüğe giren Patent Yönetmeliği ile üniversite’de uygulanan Patent Destek Sistemi (PDS) ile akademisyenlere ücretsiz patent başvurusu ve patent desteği veriliyor. Bugüne kadar Yeditepe Üniversitesi akademisyenleri 2009-2013 yılları arasında 60 (27 yurtiçi, 31 yurtdışı ve 2 bactogen) adet patent başvurusu yaptı.10 adet buluş patent aldı.

'Fonlardan etkin faydalanmak için daha fazla uzmana ihtiyaç var'

Projelerin yazılması ve yürütülmesi için ihtiyaç duyulan uzmanlığın ayrı bir iş alanı yarattığını ifade eden Yaşar Üniversitesi Avrupa Birliği Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Ayselin Yıldız, “Hibelerden faydalanabilmek için proje geliştirmek gerekiyor. Projelerin yazımı AB politikaları konularında bilgili, kalifiye uzmanlar gerektiriyor. Dolayısı ile üniversitelerde açılan AB bölümleri, sertifika programları ve bu alanda kalifiye işgücü yaratmayı destekleyen programlar çok önem kazanıyor. Alandaki yetişmiş işgücünü artırmak için bile yine AB’nin desteklediği Jean Monnet Burs Programı bulunuyor. Bu uzmanlar proje bazlı yurtdışında da iş bulabiliyor” dedi.

 

Bu konularda ilginizi çekebilir