Borsa 100.000 puanın altını gördü

Geçen hafta yüzde 5'e yakın düşüş kaydeden Borsa İstanbul'da bu hafta da devam eden satış baskı sonrasında BİST 100 endeksi, 100.000 puanın altını gördü.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Borsa İstanbul, kurdaki yüksek seviyelerin etkisiyle baskı altında kalmaya devam ederken; TL dahil gelişmekte olan ülke para birimleri negatif ayrışmayı sürdürüyor. 

Dün yüzde 1.69 düşüşle 100.866 puandan günü tamamlayan BİST 100 endeksi, bugün yüzde 0,48 artışla 101.354 puandan açıldı. Pozitif açılış sonrasında artan satışlarla yeniden düşüşe geçen endeks, analistlerin psikolojik destek olarak belirttiği 100.000 seviyesinin altını gördü. 99.893 puana kadar inen endeks, böylece 9 Ekim 2017'den (son 8 ayın en düşüğü) bu yana en düşük seviyeyi görmüş oldu.

Bu seviyeden gelen tepki alımları ile yeniden 100.000'in üzerine çıkan endeks, saat 10:50'de yüzde 0,4 düşüşle 100.500 seviyesinde yer aldı.

Borsa İstanbul'un gerek TL bazında gerekse dolar bazında emsallerine göre önemli ölçüde iskontolu işlem gördüğüne dikkati çeken analistler, gelmesi muhtemel tepki alımlarının gücünün kısa vadeli yön üzerinde belirleyici olacağını söyledi.

Analistler, petrol fiyatları ve kurların seyrinin takip edilmesi gerektiğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 100.000 seviyesinin destek, 103.000 puanın ise direnç konumunda olduğunu bildirdi.

TL en çok kaybedenler arasında

Dolar kurunda ise yukarı yönlü seyir devam ediyor. Kur, aynı dakikalarda yüzde 0,2 artışla 4,2770 seviyesindeydi.

Dolar endeksi, artan ABD Hazine tahvil getirileri ve güçlü ekonomik verilerin desteğiyle yaklaşık dört ayın zirvesinde seyrediyor. 

Dolardaki değer kazancı ile birlikte gelişmekte olan ülke piyasalarından fon çıkışları yaşanmasıyla tüm gelişmekte olan ülkeler satış baskısı altında kalırken; TL ve ruble dolar karşısında en çok değer kaybı yaşayan iki para birimi konumunda.

Gösterge 10 yıllık tahvil getirisinde ise son bir kaç günlük yükseliş 100 baz puana yaklaştı.

Türk varlıkları, son dönemde S&P'nin kredi notu düşüşü ve enflasyon endişeleri başta olmak üzere gelişmekte olan ülke para birimlerinden negatif ayrışıyor. Bankacılar TL'deki değer kaybına neden olarak dolardaki küresel değer kazancı, S&P'nin not indirimi, 10 yıllık ABD faizinin yüzde 3'e yükselmesi, petrol fiyatlarındaki yükseliş, yaklaşan seçimler öncesi genişlemeci politikalar, son öncü verilerin ekonomideki beklenen bir ivme kaybının başlangıcına işaret etmesini, yüksek enflasyon ve yüksek cari açığı gösteriyorlar.

Gözler Trump'a çevrildi

İş Yatırım'dan yapılan değerlendirmede, gelişmekte olan piyasalar üzerindeki baskının arttığı; güçlü büyüme ve şirket karlarına rağmen dünyadan negatif ayrışmanın devam ettiği belirtildi.

Bilanço dönemi nedeniyle hisse bazlı hareketliliğin artabileceği uyarısında bulunan analistler, bugün ABD Başkanı Donald Trump'ın ABD'yi İran'ın nükleer anlaşmasından çekip çekmeyeceği konusundaki kararın önemle izleneceğini belirtiyor.

Bu konularda ilginizi çekebilir