Bireysel krediler tam gaz

Mortgage yasasının netleşmesi ve faizlerin düşmesi nedeniyle 2010 sonuna kadar 220 bin kişiye konut kredisi kullandırılması ve kredi hacminin 55 milyar TL'ye ulaşması öngörülüyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR

 

İSTANBUL - Bankacılar ihtiyaç kredisi pazarında rekabetin yoğunlaşmasını bekliyorlar. Bankalar birbiri ardına yeni kampanyalar düzenlerken nakit ödemeli tüketici kredilerine olan talepte her geçen gün büyüyor. Yılın geri kalanında piyasadaki olumlu havanın devam edeceğini söyleyen bankacılara göre, ihtiyaç ve taşıt kredisi faiz oranları da mevcut seviyelerde seyredecek. Konut kredisi tarafında ise faizler yılın son çeyreğinde artsa bile krediye olan talep artacak. Hatta, mortgage yasasının tam olarak şekillenmesi ve faizlerin düşmesi nedeniyle 2010 yılı sonuna kadar 220 bin kişinin konut kredisi kullandırılması ve kredi hacminin 55 milyar TL'ye ulaşılması öngörülüyor. Taşıt kredilerinde görülen daralmanın ise 2009 yılına kıyasla daha az olacağı düşünülürken tüketicilerin bu yıl kredi tarafına daha yoğun ilgi gösterdiği ifade edildi.

Yılın ilk üç ayında ihtiyaç kredilerinin hiç kesmeden büyüdüğünü söyleyen bankacılar, "Türkiyedeki bireysel kredi pazarı önümüzdeki yıllarda çok daha hızlı büyüyecek. Bu büyümede nufüs artış hızı ve genç nüfusun yaşam standartlarındaki değişimler gibi kavramlar etkili olacak. Kredi kartı gibi bir nakit kredi aracını hatalı kullanan önemli bir kesim zamanla günlük finansman ihtiyaçları için doğru olan tüketici kredilerine yönelmeye başladı. Dolayısıyla seyahat, eğitim gibi ihtiyaçlarda kredi kullanma alışkanlıklarını giderek geliştiriyor" yorumunu yaptı.

Mevduat bankalarının tüketici kredileri ve kredi kartları tutarı 4 Haziran tarihi itibarıyla geçen bir haftada, 1 milyar 212,2 milyon lira artarak 140 milyar 969,9 milyon liraya çıkarken bunun 102 milyar 667,3 milyon lirası tüketici kredilerinden yaklaşık 38 milyar 302,6 milyon lirası da bireysel kredi kartlarından oluştu.

Merkez Bankası verilerine göre, 4 Haziran tarihi itibarıyla konut kredileri 48 milyar 129,7 milyon lira, taşıt kredileri 4 milyar 95,1 milyon lira, diğer krediler 50 milyar 442,5 milyon lira oldu. Tüketici kredilerinin yaklaşık 37 milyar lirası kamu bankaları, yaklaşık 44,9 milyar lirası özel bankalar ve 20,7 milyar lirası da yabancı bankaları içeriyor.

İhtiyaç kredisinde rekabet yoğunlaşacak

Yıl sonuna kadar piyasadaki olumlu havanın devam etmesini bekleyen Akbank Bireysel Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Galip Tözge, ihtiyaç kredilerinin rekabetin yoğunlaşacağı bir alan olarak öne çıkacağını söyledi. Ihtiyaç kredisi pazar bakiyesinin yıl sonunda 49 milyar TL'ye ulaşacağını, taşıt kredilerinde ise piyasa koşullarına bağlı bir dalgalanma yaşanacağını ve daralmanın devam edeceğini tahmin eden Tözge, kredi faizlerinin ise iç ve dış piyasa dinamikleri ve bankaların krediler konusundaki büyüme hedeflerine göre şekillendiğini dile getirdi. Tözge, bu çerçevede faiz oranlarını belirleyen faktörlerin olumsuz bir etkisi olmadığı sürece, bu yıl ihtiyaç ve taşıt kredisi faiz oranlarının mevcut seviyelerde seyredeceğini dile getirdi. Tözge, "İhtiyaç kredileri 2009 yılı ikinci yarıda yakaladığı ivmeyi koruyarak 2010 yılı ilk 3 ayda hız kesmeden büyümeye devam etti. Yıl sonunu yaklaşık 44 milyar TL bakiye ile kapatan ihtiyaç kredisi pazarı, 2010 yılı ilk çeyrekte % 7 büyüyerek 47 milyar TL büyüklüğe ulaştı. Aynı dönemde taşıt kredisi pazarı ise 2010 taleplerinin bir kısmının öne çekilerek 2009 yılında gerçekleşmesi nedeni ile 2009 yıl sonuna göre % 5 küçülerek ilk çeyreği 4 milyar TL bakiye ile kapattı" bilgisini verdi.

Konut kredisi pazarının 2009 Eylül ayından itibaren büyümeye başladığını ve 2009 Ekim ayında %3'lük büyüme ile yılın en yüksek büyümesini gerçekleştirdiğini belirten Tözge, bu yıl ise Nisan ayında konut kredi pazarında yılın en yüksek büyüme yaşandığını, böylece geçtiğimiz yılın rekoru kırıldığını hatırlattı. Tözge, "Tarihi düşük seviyelere düşen faiz oranları konut kredisi pazarının büyümesinde ilk temel faktör oldu. Konut kredisi faizleri 2006 yılındaki piyasa dalgalanmasından önce %1.08'leri görmüş, sonrasında bu seviyenin üzerinde seyretmişti. Faiz oranları 2009 yılında kriz etkisiyle hızla düşerken, konut fiyatlarında bu düşüşün karşılığında bir artış gözlenmedi. Konut fiyatları hala kriz öncesi seviyesine yükselmedi. Bu durum konut alımı için bir fırsat yarattı. Tapu satış adetlerinde, 2009 yılında %15 bir artış görülürken, konut kredisi pazarı da son 1 yılda %26 büyüme gösterdi ve 48 milyar TL sınırına dayandı" dedi.

"2010'un son çeyreğine kadar faizlerin mevcut seviyesini korumasını bekliyoruz. Bundan sonra hafif artışlar gözlenebilir" diyen Tözge, konut kredileri hakkında şu bilgileri verdi: "Konut kredilerinde, Ödüllü Haziran Kampanyamız, %0.80'den başlayan faiz oranları ve 3 ay ertelemeli ödeme seçeneği ile büyük avantajlar sunuyor. Dosya masrafını sabit 1.000 TL; ekspertiz ücretini 350 TL olarak uyguluyoruz. Ayrıca Akbank olarak Haziran ayına özel, avantajlarla dolu bir konut kredisi kampanyası başlattık. % 0.80'den başlayan faiz oranları ve 3 ay taksit erteleme fırsatı sunulan kampanyada her hafta 5 kişiye 25.000 TL tutarında chip-para hediye edilecek. 50.000 TL ve üzeri tutarda konut kredisi kullanan Akbank müşterileri, 25.000 TL chip-para kazanma şansını yakalayacak.  Kampanya dahilinde kredi kullanacak olan Akbank müşterilerinden alınacak dosya masrafı da sabitlendi. Konut kredisinden faydalananlar, 1.000 TL dosya masrafı ödeyecek. Bu cazip kampanyanın ekspertiz ücreti de %30 indirimle, 350 TL tutarında uygulanacak. 2 Temmuz'a kadar sürecek olan kampanyada vade/faiz oranları da özel fırsatlar sunuyor. 12-24 ay arası vadelerde %0.80, 25-60 ay arası vadelerde %0.83, 61-84 ay arası vadelerde %0.87, 85-120 ay arası vadelerde ise %0.89 faiz oranı belirlendi" dedi.

Faizler artsa da konut kredilerinde büyüme sürer

DenizBank Mortgage ve Taşıt Finansmanı Bölüm Müdürü Hakan Varol, önümüzdeki dönemde faizlerdeki artışa rağmen sektörün büyümesini sürdüreceğini kaydetti. Varol, "2009 yılında mortgage faizlerinde tarihi düşüşler gördük.Faizler özellikle orta ve uzun vadelerde yüzde bir seviyesinin altına geriledi.Bu etki ile sektör yukarı yönlü hareketini 2010 yılında da devam ettirdi.Yılın ilk çeyreği mortgage kredi pazarı için sektörün en iyi dönemlerinden biri oldu ve % 10 luk bir büyüme gerçekleştirdi" dedi.

"Faizlerdeki düşüşün yanı sıra vadelerin uzaması kira öder gibi ev alma hayaline bizleri bir adım daha yaklaştırdı" diyen Varol, uluslararası piyasaların etkisinin yanı sıra enflasyondaki artış trendinin ve buna bağlı diğer ekonomik gelişmelerin etkisi ile önümüzdeki dönemde faizlerde bir miktar artış beklemenin gerçekçi bir yaklaşım olacağını dile getirdi. Varol, "Bir düzeltme hareketi olarak yorumlayabilceğimiz bu artışların satışlara önemli derecede bir etki yapacağını düşünmüyoruz.Zira yapılacak olan düzeltme hareketi sonrasında dahi mortgage faizleri makul seviyelerde olacak ve sektör büyümesine devam edecektir. Faiz oranlarımız 60 ay için % 0,96 , 120 ay için % 1,03 ve 180 ay vade için ise % 1,05 şeklindedir" bilgisini verdi.

Taşıtta hala önceki yıl büyüme rakamlarına ulaşılamadı

Yunanistan'da başlayan krizin uluslararası piyasalarda tekrar olumsuz bir havanın oluşmasına neden olduğunu kaydeden Varol, "AB tarafından  AB üye ülkelerine yapılacak destek için hazırlanan paket ile piyasalar bir miktar rahatlamış durumda.Buna rağmen halen bir tedirginlik söz konusu.Diğer taraftan yurtiçinde ekonominin negatif büyümeden pozitif büyümeye geçmesi ile daha önce kriz esnasında alınan bir takım ekonomik destek paketlerinin devreden çıkartılması söz konusudur.Enflasyonda ki artış para piyasalarına faiz artışı olarak yansımakta.Oluşan bu ortamda mortgage faizlerinde yükleşin olması kaçınılmaz bir durumdur" diye konuştu. Taşıt sektöründe geçen sene yürürlüğe konulan ÖTV indirimleri ile  sektörün desteklenerek iyi bir satış grafiğine ulaşıldığına değinen Varol, ancak taşıt kredilerinde daha önceki yıllarda yakalanmış olan büyüme rakamlarına ulaşılamadığını, bu yıl da kredi faizlerinin  bu seviyelerde kalması durumunda  2009 senesinin bir miktar üstünde satış gerçekleşeceğini tahmin etti.  

Ertelenmiş talep konut faizlerini yükseltecek

Fortis Bank FBT Pazarlama Yönetimi Grubu Genel Müdür Yardımcısı Cem Ertem, "Türkiye nüfusunun %63'ü 0 ile 34 yaş arasındaki kişilerden oluşuyor. Dünyanın ekonomi bakımından 18'inci, nüfus bakımından ise 19'uncu büyük ülkesiyiz. 2020 sonuna kadar Avrupa - Afrika -Orta Doğu coğrafyasında en yüksek büyüme oranının Türkiye'de yaşanacağı öngörülüyor" diyerek Türkiye'de bireysel kredi pazarının önümüzdeki yıllarda çok daha hızlı büyüyeceğini kaydetti. Ertem, "Bu büyümede nüfus artış hızı, genç ve tüketime yönelik nüfusun toplam nüfus içindeki payı ve yaşam standartlarındaki değişimler gibi kavramlar etkin olacak. Kredi kartını nakit kredi aracı gibi hatalı kullanan önemli bir kesim, zamanla günlük finansman ihtiyaçları için doğru tüketici kredilerine yönelmeye başladılar. Artık Türkiye'de yaşayan insanlar çok daha fazla seyahat ediyor; eğitime daha fazla bütçe ayırıyor. Gençler ailelerinin evlerinden çok daha erken yaşta ayrılarak, kendi hayatlarını kuruyor. Tüm bunlara bağlı olarak da kredi kullanma alışkanlıkları giderek gelişiyor. Diğer yandan oto ve nakit kredi faizlerinin de konut kredileri ile aynı doğrultuda devam edeceğini öngörüyoruz" şeklinde konuştu. 

Fortis Bank Türkiye olarak, önümüzdeki dönemde, ekonomideki %5'lik büyüme öngörüleri ve ertelenmiş talebin hayata geçmesiyle birlikte oluşan enflasyonist baskı nedeniyle faizlerde yükselme olabileceğini tahmin ettiklerini söyleyen Ertem, "Başta mortgage kredisi olmak üzere, tüm bireysel kredilerin faiz oranlarında 2009 yılında başlayan  azalma 2010 yılında da devam ediyor. Bankalar, son bir yıl içinde, Merkez Bankası faiz indirimlerine paralel olarak, kredi vadelerinde fiyat revizyonları yaptı. Bu indirimlerin kalıcı olması, Türkiye'nin ülke notunun krizden sonra arka arkaya iki defa yükseltilmesi ve ipotek teminatlı kredilere ağırlık verilmesi, özellikle 60 aya kadar olan vadelerde ve mortgage kredilerinde daha rekabetçi fiyat politikalarının oluşmasına neden oldu.  Şu anda konut kredilerimizdeki faiz oranlarımız, 12 aya kadar %0,61; 24 aya kadar %0,81; 42 aya kadar %0,87; 66 aya kadar %0,89; 120 aya kadar ise %0,94 seviyelerinde" diye konuştu.

Mortgage yasasının tam olarak şekillenmesi ve faizlerin düşmesi nedeniyle 2010 yılı sonuna kadar 220 bin kişinin konut kredisinin kullandırılması ve kredi hacminin 55 milyar TL'ye ulaşılmasının öngörüldüğünü söyleyen Ertem, bu nedenle, önümüzdeki dönemde de mortgage kredilerinin bireysel krediler arasında önemli bir yer tutmaya devam edeceğini dile getirdi.

Ev sahibi olmak isteyen değerleri iyi okumalı

Halkbank Bireysel Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Bilgehan Kuru, "Geçtiğimiz yılın başında yüksek seviyelerde seyretmesine rağmen yılsonunda uzun vadelerde dahi yüzde 1'in altını gördüğümüz faiz ortamı sonrası, Merkez Bankası'nın yaptığı açıklamalara da bağlı olarak konut kredisi faizlerinde bir miktar artış sinyalleri verildiği ve birkaç bankanın faiz artırımı politikasını başlattığı görülüyor. Ancak konut fiyatlarının seviyesine ve ekonomik yapının kriz öncesi ile karşılaştırmasına baktığımızda olumlu değerleri iyi okuyabilmek gerektiğini düşünüyorum. Bu nedenle ev sahibi olmayı planlayan bireylerin yatırımlarını bu hesaba göre yapmalarını tavsiye edebiliriz" diye konuştu. Yıllık konut ihtiyacının yarım milyon adet seviyelerinde olduğuna dikkat çeken Kuru, üç yıl önce yürürlüğe giren mortgage yasasıyla birlikte konut kredilerine yönelik talebin oldukça arttığını ve bankacılık sektörünün bu alandaki rekabetinin hız kazandığını belirtti. Kuru, şöyle devam etti: "Mart ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 21 oranında konut satış artışı yaşanan ABD'deki, IMF ve Merkez Bankası politikalarındaki ve Avrupa piyasalarındaki gelişmeler, iç piyasalarda hareketlilik yaratmış olsa da faiz oranlarına ani sıçramalar olarak etki etmeyeceği, faiz oranları seviyesinde bu gelişmelere bağlı olarak bir miktar artış başlamış olsa da ekonomimizin, global kriz öncesine kıyasla kavuştuğu sağlam yapı nedeniyle hızlı değişimlere sahne olmayacağı kanaatindeyim. Halen Bankamızın öncüsü olduğu cazip faiz oranları, inşaat sektöründeki mevsimsel etkiler ve dönem dönem uygulanan kampanyalar nedeniyle konuta olan talepte düşüş yaşanmayacağını söyleyebiliriz. Konut fiyatları ile ters orantılı faiz oranları nedeniyle, bireylerin konut fiyatı-faiz oranı dengesini değerlendirmelerini ve hareketli dönemin sürmesini bekliyoruz.''

Kuru, cazip faiz oranları ile hizmete sundukları konut kredilerinin 120 aya kadar vade ve esnek ödeme seçenekleri içerdiğini söyleyerek, konut kredilerinin aylık faiz oranını halen 36 ay vadede yüzde 0,88; 37-60 ay arası vadede 0,92 ve 61-120 ay arası vadede yüzde 0,95 olarak sürdürdüklerini kaydetti.

Taşıt kredileri 2009'a kıyasla daha az daralacak

ING Bank Konut Finansmanı Genel Müdür Yardımcısı Özgür Öztürk, tüm dünyada yaşanan ekonomik krize bağlı olarak, ülkemizde inşaat sektörünün her ne kadar zor bir yıl geçirmişse de 2009 yılı içinde konut kredileri bakiyesinin yüzde 12 büyüme gösterdiğini belirtti. Öztürk, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de gayrimenkul piyasaları için normale dönme çabalarıyla geçecek olan 2010 yılının özellikle ikinci yarısından itibaren talep artışıyla beraber, yatırımların artmasını ve fiyatların hareketlenmesi öngördüklerini kaydetti. Uluslararası piyasalar ve enflasyon tarafındaki gelişmelerin konut kredi faizi üzerinde yükseltici bir etki yapmasını beklediğini belirten Öztürk, bu gelişmeler dahilinde Merkez Bankası faiz artışı yapacağının sinyallerini verdiğini, bunun etkisi ile bir miktar artışın söz konusu olabileceğini kaydetti. Öztürk, bankanın yeni konut ürününde faiz oranının 60 ay vadede yüzde 0,85, 120 ay vadede ise yüzde 0,99 olarak uygulandığını da sözlerine ekledi.

2010 yılına bakıldığına geçen yıldan farklı olarak bu yıl, otomotiv kampanyalarının yılın başında başladığını ve artarak devam ettiğini anlatan Öztürk, bu kampanyaların etkisiyle 2010 ilk çeyrekte de daralmaya devam eden kredi pazarının ilk defa nisan ayında artışa geçerek %2'ye yakın büyüme kaydettiğini söyledi. Öztürk, "Yıl boyunca taşıt sektöründe devam edecek kampanyalar ve bankaların uygun faiz oranları ile 2010 yılında pazarın 2009'a göre kıyasla daha az daralarak yüzde 10 küçüleceği tahmin ediliyor. ING Bank olarak ise taşıt kredilerinde 2009 yılında sektör ortalamasının üzerinde bir performans göstererek pazar payında yüzde 10'un üzerine çıktık. 2010 yılında da hedefimiz üst sıralarda yer almaya devam etmek. Faiz oranlarında piyasada daha fazla düşüş beklenmemekte olup, ING Bank olarak yüzde 0.88'den başlayan uygun faiz oranları ile taşıt kampanyalarımıza Mayıs ayında da devam ediyoruz" diye konuştu.

"Tüketiciler bu yıl ihtiyaç kredilerine daha fazla yoğunlaşmış durumdalar" diyen Öztürk, düşen faizlerin etkisi ile borç transferi yapılarak kredilerin tek bir bankada toplanmasının, kredi kartı borçlarının ihtiyaç kredileri ile daha düşük faizle taksitlendirilmesi gibi kullanım amaçları olarak öne çıktığını belirterek, bankaların ihtiyaç kredileri için yoğun iletişim yapmaları ve sürekli kampanya düzenlemelerinin de tüketicilerin bu kredi türüne olan talebini tetiklediğini ifade etti.

Öztürk, "İhtiyaç kredilerinde 2009 yılında pazar %15 civarı büyüdü. 2010 yılında ise sadece ilk 4 aydaki artış %11 seviyesinde gerçekleşmiştir. ING Bank olarak İhtiyaç kredilerinde, sektördeki yüksek montanlı kredi taleplerini karşılayan en rekabetçi Bankalardan biri olmaya devam edecek, pazardan aldığımızı payı arttıracağız. Bu kapsamda ING Bank Kredi Butik ürün paketleri kapsamında müşterilerimize, 1.10% faiz ile  100.000 TL'ye kadar 100 TL ile 310 TL arasında değişen masraflarla ihtiyaç kredisi sunuyoruz. Mevcut kampanyamız ile müşterilerimiz maaşlarının 10 katına kadar ihtiyaç kredisi alabilmekte'' yorumunu yaptı.

Konut kredilerinin bilançolardaki payı yüzde 20'ye çıkacak

İş Bankası Bireysel Krediler Bölüm Müdürü Recep Oram, banka bilançolarında %10'luk paya sahip olan konut kredilerinin 2015'de %20 seviyelerine ulaşacağını tahmin etti. Oram, Mart ayının konut kredileri açısından dönüm noktası olduğunu, nisan ayında mart ayına göre sektördeki bakiye artışının 1.700 milyon lirayı geçerek son iki yılın en büyük bakiye artışın gerçekleştiğini söyledi. Oram, "2008 yılı ikinci yarısından itibaren ekonominin genel olarak durgunluğa girmesine rağmen özellikle Nisan ayında gerçekleşen büyüme, geçen yılsonundaki olumlu gelişmelerle birlikte değerlendirildiğinde konut sektörünün durgunluktan çıktığı söylenebilir. Özellikle yurtdışı piyasalarda gözlemlenen kırılganlığın bir süre daha devam etmesi halinde konut alımına yönelik iştahın bu durumdan olumsuz etkilenmesi söz konusu olabilecektir. Ancak Türkiye'de genç ve artan nüfus, niteliksiz ev stoğu, deprem riski gibi etkenler inşaat sektörünü ön plana çıkarmakta, pazarın önümüzdeki yıllarda daha da fazla büyüyeceğinin sinyallerini vermektedir. Ülkemizde halen konut kredilerinin Gayri Safi Mili Hâsılaya oranı yüzde 5 gibi çok düşük bir seviyededir. Bu oran ABD'de yüzde 80'nin üzerinde Avrupa'da ise yüzde 50 civarındadır. Dolayısıyla konut sektörü piyasası hızla büyümektedir. Halen banka bilançolarında yüzde 10'luk paya sahip olan konut kredilerinin 2015'de yüzde 20 seviyelerine ulaşacağı tahmin edilmektedir" dedi.

Bireyselde talep artış eğiliminde

2009 yılı son çeyreği ve 2010 yılı ilk ayları incelendiğinde bireysel kredi taleplerinin bir artış eğilimi gösterdiğini söyleyen Oram, bankacılık sektörü tüketici kredilerinde geçen yılın nisan ayı sonuna göre yaklaşık yüzde 22'lik bir artışla 102.651 milyon TL'ye ulaşıldığını, bu rakam içerisinde ilk iki sırayı toplamda yüzde 96'lık pay ile konut finansmanı kredileri ve nakit kredilerin aldığını söyledi. Oram, "Sektördeki konut finansmanı kredileri ile nakit kredilerde geçen yıla göre artış olmasına karşın, taşıt kredilerinde gerileme yaşandır. Dönemler halinde düzenlenen bireysel kredi kampanyaları nakit ödemeli tüketici kredilerine olan talebin artmasında etkili olmaktadır. Oto ve ihtiyaç kredilerinde de enflasyon beklentilerinin yükselmesi faiz oranlarının kademeli olarak artacağı beklentisini kuvvetlendirmektedir" diye konuştu.

Konut kredilerinde şuan itibariyle 1-18 ay vadelerde %0,79, 19-60 ay vadelerde %0,89, 61-72 ay vadelerde %0,93, 73-120 ay vadelerde %0,94 faiz oranları ile uyguladıkları yeni bir kampanyaları olduğunu kaydeden Oram, "Sektörde genel olarak konut kredisi faiz oranları 120 aya varan vadelerde %1 seviyelerindedir. Öte yandan, enflasyon beklentilerinin yükselmesi ve Merkez Bankası'nın para politikasını sıkılaştırması beklentisi paralelinde önümüzdeki dönemlerde piyasa faizlerinin kademeli olarak artış göstermesi öngörülmektedir" diye konuştu.

İhtiyaç ve taşıt kredilerindeki artış sürecek

Yapı Kredi Perakende Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Nazan Somer, 2010 yılının ilk çeyreğinde, geçen yıl aynı döneme göre bireysel ihtiyaç ve taşıt kredileri adet ve kullandırımlarda genel olarak artış gözlemlediğini belirterek, bu artışın yılsonuna kadar devam etmesini beklediklerini belirtti. Somer, "Bireysel ihtiyaç kredilerinde farklı beklenti ve ihtiyaçlara özel olarak oluşturulmuş kredi seçenekleri ile müşterilerimize çok geniş bir yelpazede hizmet veriyoruz. Alması ve ödemesi kolay olan bireysel ihtiyaç kredisi (BIK) özellikle evlilik, tatil, okul dönemi gibi nakit ihtiyacının arttığı dönemlerde tüketiciler tarafından yoğun şekilde kullanılıyor. 2010'da sunduğumuz avantajlı faiz oranları ile yeni kullandırımlarda hacmimizde yüzde 45 artış hedefliyoruz. Bireysel taşıt kredilerinde ise pazar payımızı 2009 yılında yüzde 14'e yükseltmeyi başardık. 2010 yılı Mayıs ayında ise Pazar payımız yüzde 15'in üzerinde gerçekleşti. Bu yıl taşıt kredilerinde yüzde 10-15'ler civarında bir büyüme hedefliyoruz. Müşterilerimizin değişen ihtiyaç ve beklentilerini karşılamak amacıyla oluşturulacak yeni kampanyalar üzerinde çalışmalarımız devam ediyor" diye konuştu.

Yurtdışındaki gelişmelere ve Merkez Bankası'nın ''Çıkış Stratejisi'' ile ilgili yapmış olduğu açıklamalara bağlı olarak piyasada faiz oranlarının yükseleceğine ilişkin bir beklentinin oluştuğunu söyleyen Somer, "Buna paralel olarak Mortgage faizlerinde de yükselme başladı ve bu trendin devam edebileceğini düşünüyoruz. Bizim beklentimiz özellikle yılın son çeyreğinde Merkez Bankası tarafından 150-200 baz puana yakın bir faiz arttırımı olabileceği yönünde. Mortgage faizlerinin de bu paralel de yükselmesi söz konusu olabilir" dedi.

Büyümede fiyatların aynı kalması etkili oldu

"2010 yılında konut kredilerine ilginin arttığını söyleyebiliriz" diyen Somer, konut kredisi pazarının 2009 yılının ilk beş ayında yüzde 2,70 büyürken, aynı dönemde Yapı Kredi olarak portföy hacimlerinin yüzde 6,88 oranında büyüdüğünü anlatarak, 2010 yılının aynı döneminde ise pazar yüzde 10,98 büyürken, Yapı Kredi'nin portföy hacminin yüzde 15,60 arttığını dile getirdi. Somer, konut pazarının büyümesinde faiz oranlarında meydana gelen düşüş ile birlikte konut fiyatlarının geçmiş dönemdeki fiyatlarla aynı düzeylerde kalmasının etkili olduğunu kaydetti. Somer, Yapı Kredi olarak, 1-12 ay vadede yüzde 0,89, 13-48 ay vadede yüzde 0,92, 49-60 ay vadede yüzde 0,95, 61-120 ay vadede ise yüzde 1,05 faiz oranı uyguladıklarını bildirdi.

 

Bu konularda ilginizi çekebilir