Çiçek'ten BDP'ye iadeyi ziyaret

TBMM Başkanı Çiçek'in BDP'ye iadeyi ziyaretinin ardından Demirtaş ve beraberindeki heyet Kılıçdaroğlu'nu ziyaret etti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - TBMM Başkanı Cemil Çiçek, BDP'ye iadeyi ziyarette bulundu.

Çiçek'i BDP Genel Genel Merkezi'ne gelişinde, Selahattin Demirtaş karşıladı.

Basına kapalı gerçekleşen zilyaret yaklaşık 40 dakika sürdü. Çiçek, partiden bir açıklama yapmadan ayrılırken, Çiçek'i makam aracına kadar Demirtaş uğurladı.

Uğurlamanın ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Demirtaş, görüşmenin iadeiziyaret çerçevesinde gerçekleştiğini belirterek, Çiçek'e teşekkür ettiğini söyledi.

Meclis çalışmasında dair karşılıklı görüş alış verişinde bulunduklarını anlatan Demirtaş, şunları söyledi:

"Sayın Meclis Başkanı bir süredir partimize iadeiziyaret gerçekleştirmek istiyordu, biz perşembe veya cuma günü programımızın uygun olduğunu belirttiğimiz için kendileri bugünü tercih ettiler. Bunu şu açıdan söylüyorum; sanki BDP Meclise dönme kararı aldıktan sonra 'Çankaya'ya çıktı, yollar açıldı, görüşme trafiği başladı' şeklinde bir tartışma yürüyor da... Biz BDP olarak, görüşmelerin perşembe veya cuma olması yönünde rica etmiştik, kendileri de bunlara dikkat ettiler. Bugün CHP ile Meclis'te yapacağımız görüşme de bu çerçevede yine perşembe-cuma özellikle biz Meclise dönüş kararını açıkladıktan sonra yapmayı arzuladığımız görüşmelerden olduğu için bizler o günler için talepte bulunduk."

Yarın Meclisin açılışından sonra, 4 Ekim Salı günü ilk Genel Kurul çalışmasıyla Türkiye'nin, temel gündemine dönmüş olacağını ifade eden Demirtaş, şöyle devam etti:

"Bizler de parlamentonun, Türkiye'nin temel sorunlarının çözümü konusunda rol oynayabilmesi için çaba sarf edeceğiz. Geçtiğimiz 4 yılı böyle bir pratik içerisinde geçirdik. Önümüzdeki dönemlerde de Mecliste görev yaptığımız her gün, Türkiye'de barış, demokrasi ve özgürlükler artsın diye çaba sarf edeceğiz. Böylesi bir anlayışla biz parlamento çalışmalarına başlayacağız. Umut ediyorum ki parlamentodaki bütün siyasi gruplar, Türkiye'nin birikmiş bütün sorunlarını çözebilme açısından aynı iradeyi, aynı iyi niyetli yaklaşımı gösterirler. Önümüzde bir fırsat var."

Parlamentonun da tüm sorunları çözmede yetersiz kalabileceğini anlatan Demirtaş, "Bütün Türkiye'nin desteğine ihtiyaç var. Oy vermek yetmez, herkesin daha fazla barış istemesi lazım, haykırması lazım" diye konuştu.

Demirtaş, bir gazetecinin, "Uzlaşma Komisyonu gündeme geldi mi?" yönündeki sorusuna, "Hayır. Herhalde AKP heyetinin yaptığı gezilerle gündeme geliyor. Ama o konuda şunu söylemek istiyorum; AKP'nin şu yaklaşımı doğru değildi, 'Yemin etmedikleri müddette kendileri ile anayasa konusunda görüşmeyiz.' Demek ki bunu ifade ediyorlardı, bunu ifade etmek 'demokrasiden anlamıyoruz' demektir. AKP bunu ortaya koymuştu. Çünkü, anayasa çalışmasına katılabilmek için parlamentoya girmek bile gerekmiyor" yanıtını verdi.

Selahattin Demirtaş, AK Parti'nin anayasa görüşmeleri kapsamında bir randevu talebi olursa, bunu da değerlendireceklerini açıkladı.

Yemin töreni olacak

"Yarın yemin edecek misiniz?" şeklindeki bir soru üzerine de Demirtaş, "Evet, Sayın Cumhurbaşkanı'nın açılış konuşmasından sonra bir yemin töreni olacak, bizler de arkadaşlarımızla yeminimizi gerçekleştireceğiz" dedi.

"Görüşmede artan terör olaylarının konuşulup konuşulmadığının" sorulması üzerine de Demirtaş, özel konulara girilmediğini, görüşmenin nezaket ziyareti çerçevesinde geçtiğini söyledi.

Demirtaş'tan CHP'ye ziyaret

Selahattin Demirtaş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu ziyaret etti.

Demirtaş, Kılıçdaroğlu'nu ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada, Meclis çatısı altında demokratik muhalefetin geliştirilmesi, Türkiye'nin özgürlükleri, temel haklarıyla ilgili konularda görüş alışverişi yapılmasını önemsediklerini kaydetti.

Yarın TBMM'nin çalışmalarına başlayacağını anımsatan Demirtaş, bundan sonraki dönemde Türkiye'nin barışı, özgürlükleri için çaba sarf eden herkesle ortaklaşmak istediklerini ifade etti.

Yeni bir anayasanın Türkiye açısından çok önemli olduğunu dile getiren Demirtaş, şunları kaydetti:

"Yeni Anayasa, bizim de temel taleplerimizden ve mücadele gerekçelerimizden biridir. Ama biz yeni bir anayasa çalışması devam ederken eş zamanlı olarak demokratikleşme paketinin de gündeme alınması gerektiği inancındayız. Biz buna 'yeni anayasaya doğru giderken yol temizliği' diyoruz. Çünkü bu yolda mayınlar, tehlikeler var. Yeni anayasa inşa sürecinde bu yol temizliğini mutlaka yapmak gerekir. Bunlar: ifade özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü, seçim barajı, Siyasi Partiler Kanunu, Terörle Mücadele Yasasından kaynaklanan sorunlar, basın özgürlüğü, tutukluluk süreleri, siyasetçilerin tutuklu olmaları. Bütün bunlar, anayasayı demokratik bir ortamda gerçekleştirmeyi engelliyor. Bunlar eş zamanlı olarak çözülmesi gereken problemlerdir. Bunlar yapılmadığı müddetçe Türkiye'de özgür bir tartışma ortamını yakalamak ve bundan kaynaklı olarak özgürlükçü, sivil, demokratik bir anayasayı inşa etmek çok kolay olmayacaktır."

Akil insanlar komisyonu

"Hakikatleri araştırma komisyonu"yla birlikte çalışabilecek bir "akil insanlar komisyonu"nun kurulmasını kendilerinin de önemsediğini belirten Demirtaş, "Bu çatışma ortamının durabilmesi, akan kanın durabilmesi açısından rol üstlenebilecek, siyaset dışından aynı zamanda siyasete destek olabilecek, herkese çağrı yapabilecek, gerektiğinde herkesle görüşebilecek bir akil insanlar komisyonuna ihtiyaç var" dedi.

Demirtaş, bundan sonraki süreçte siyasi partilerin daha fazla diyalog içerisinde olmalarını ve Türkiye'nin temel sorunlarının çözümü noktasında daha hevesli davranmalarını umut ettiğini kaydetti.

Demirtaş, bir gazetecinin, toplantı sırasında Antalya'da patlama meydana geldiğinin bildirilmesi üzerine, "Umarım can kaybı yaşanmamıştır, bilmiyorum" dedi.

Tutuklu vekillerin durumu

Hem BDP hem de CHP'nin tutuklu milletvekillerinin bulunduğunun anımsatılarak, görüşmede bu konunun gündeme gelip gelmediğine ilişkin soruya Hamzaçebi, şöyle karşılık verdi:

"Adalet ve Kalkınma Partisi ile bizim mutabık kaldığımız bir metin oldu. Burada seçilmiş tüm milletvekillerinin TBMM'de olması gerektiği yönündeki arzu, her iki siyasi parti tarafından da ortaya konuldu. Metnin ikinci önemli cümlesi, anayasa dahil tüm mevzuatın özgürlükleri genişletici şekilde yorumlanması gerekir. Bütün bunlar TBMM'nin üye tam sayısıyla toplanması gerektiği yönündeki bir arzunun ifadesidir. Meşruiyet yönünden tartışılmayacak bir anayasa, seçilmiş tüm milletvekillerinin TBMM'de olmasını gerektirir. Ancak bunu anayasa görüşmelerinde, uzlaşma komisyonuna oturmanın ön şartı olarak ifade etmedik. Tutuklularla ilgili düzenlemeler, bir anayasa konusu değildir. Uzlaşma komisyonunun oturup, karar vermesi gereken bir konu değildir. Ama anayasa için uygun iklim yaratacaksak, pozitif ortam yaratacaksak bu tip engellerin ortadan kaldırılması gerekir. Bunlar anayasa görüşmeleriyle beraber eş zamanlı olarak yürüyebilir."

Bu konularda ilginizi çekebilir