İç Anadolu ve Ege ortadirek

Ipsos araştırmasına göre AB grubu Marmara'da, C grubu Ege ve İç Anadolu'da, DE grubu Akdeniz, Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu'da yoğunlaşıyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İbrahim EKİNCİ

İSTANBUL - Araştırma şirketi Ipsos KMG'nin 34 ilde 6 bin 200 haneyi kapsayan ve 18 milyon haneye projekte edilen Hane Tüketim Paneli, Türkiye'de sosyo-ekonomik statü, hane büyüklüğü, harcama alışkanlıkları açısından ilginç sonuçlar ortaya koydu.

Ekim 2009 - Eylül 2010 arasındaki bir yıllık dönemini kapsayan bulgular özellikle perakende ticaretle uğraşan şirketler için büyük önem taşıyor. IPSOS'un TÜİK ve Tüketici Paneli'nden derlenen demografik bilgileri ve tüketim verilerini içeren son "Bölge Bölge Türkiye" raporunda hızlı tüketim ürünlerinden (HTÜ) internet kullanım alışkanlıklarına kadar geniş bir yelpazede tüketiciler bölgelere göre incelendi. Şirketin raporuna göre Marmara, Ege, İç Anadolu, Akdeniz, Karadeniz, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu olarak sıralanan bölgeler; coğrafi farklılıkları kadar bölge sınırları içinde yaşayan halkın özellikleri, diğer ülkelerle komşulukları, kaynakları işlemelerine göre farklılaşmış geçim kaynakları gibi daha pek çok farklılıkla birbirinden ayırılıyor. Rapordaki bulgulara göre Doğu ve Güneydoğulu açık ürünü, Marmara ve Karadeniz market markasını tercih ediyor. Ulusal kanalların payı Doğu ve Güneydoğu'da çok düşük. Karedeniz'de Akdeniz'den bile yüksek. Internet sahipliğinde bölgesel farklılıklar uçurum düzeyinde. Ancak internet kullanımında durum değişiyor.

Hane başına nüfus ölgelere göre çok farklı. İç Anadolu Bölgesi'nde ortalama bir hanede yaşayan birey sayısı 3.8 kişi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde 4.9 kişi. Hızlı tüketim harcaması 2 bin 200 ile 2 bin 800 lira arasında değişiyor. Doğu ve Güneydoğulu evinde yiyor, Marmaralı daha çok dışarı çıkıyor. Marmara şarküteriye yüklenirken Doğu, Güneydoğulu salam sosisten uzak duruyor. Zenginler ağırlıkla batıda, yoksullar ağırlıkla Doğu ve Güneydoğu'da yaşıyor. Ancak Marmara, hem en fazla sayıda zengin hem de en fazla oranda yoksul nüfus barındırmasıyla dikkat çekiyor.

Türkiye'de iyi eğitimli olmak, mesleki açıdan birikimli olmak zengin olmaya yetmiyor. AB grubunda yer alan nüfusun yüzde 3.7'si, en alt, yüzde 7.8'i alt gelir grubunda. Bunlar eğitimli ama yoksullar! Eğitim ve mesleki bilgi açısından en düşük grubu ifade eden DE grubunun yüzde 22'si en üst ve üst gelir grubunda. Bu da iyi eğitimli olmayanların da (hem de yüksek bir oranla) varlıklı olabildiğini, Türkiye'nin ticari fırsatlarla dolu ortamını yansıtıyor.

Hane başına nüfus bölgelere göre çok farklı

Tüketim ve harcama seviyesini doğrudan etkileyen bir faktör olan hane büyüklüğü açısından bölge ortalamaları arasında belirgin farklar var. İç Anadolu Bölgesi'nde ortalama bir hanede yaşayan birey sayısı 3.8 kişi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde 4.9 kişi. Türkiye topraklarının yüzölçümü olarak yaklaşık yüzde 11'lik bölümünü kaplayan Marmara Bölgesi'nde yaşayan nüfus Türkiye nüfusunun yüzde 30'unu oluşturuyor. Buna karşılık toprakların yaklaşık yüzde 29'unu kaplayan Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde nüfusun yüzde 18'i yaşıyor. Hem coğrafi özellikleri bakımından yerleşime daha elverişli olması hem de iş gücüne katılım açısından kaynakların daha fazla olduğu Marmara Bölgesi sonuç olarak nüfustan yüzölçümüne kıyasla kaldırabileceğinden fazla bir pay alıyor.

Doğu ve Güneydoğulu açık ürünü, Marmara ve Karadeniz market markasını tercih ediyor

Bölgeler arasındaki en ayırt edici özelliklerden birisi hızlı tüketim ürünleri harcamasının ürün tiplerine göre dağılımı: Akdeniz'de ve Doğu ve Güneydoğu'da açık ürünler harcamadan oldukça yüksek bir pay elde ediyor. Buna karşın özellikle BİM'in yaygınlığı ile ilintili olarak Marmara'da ve Karadeniz'de market markalı ürünlerin payı Türkiye geneline kıyasla daha yüksek. Üretici firma markalı ürünlerin en yüksek paya sahip olduğu bölge ise İç Anadolu Bölgesi.Perakende ticarette bakkal ve yerel market gibi geleneksel kanalların en yüksek paya sahip olduğu bölge Doğu ve Güneydoğu. Ulusal kanalların bu bölgelerdeki payı yüzde 8'de kalıyor.

Hızlı tüketim harcaması 2.200 ile 2.800 lira arasında

Hane başına hızlı tüketim ürünü yıllık harcaması tüketim miktarına, tüketilen ürünlerin fiyat seviyelerine, nüfus ve alışkanlıklara göre değişebiliyor.

HTÜ harcaması yıllık olarak bölgelerde görülen değerler 2 bin 200 lira ile 2 bin 800 lira arasında farklılık gösteriyor. Güneydoğu 2 bin 800 lira ile en yüksek harcamayı yapıyor. Buna göre Doğu ve Güneydoğulu aileler, dışarda yemek yerine daha çok hane içinde tüketimi tercih ediyor. Bu durum 'hane içi' harcamayı yükseltiyor. Bir başka faktör de Doğu ve Güneydoğu'da haneler daha kalabalık. Hanelerde ortalama 5 kişi yaşıyor. Esas itibariyle bu iki faktöre bağlı olarak bu iki bölgede hane için hızlı tüketim harcaması yüksek. Marmara bölgesinin hane başına harcaması da 2 bin 797 lira ile Doğu ve Güneydoğu'ya yakın. Ancak Marmara'da hane başına nüfus 3.9 kişi olduğu için kişi başına haracama Marmara'da Doğu ve Güneydoğu'dan yüksek.

Ulusal kanal payı Doğu ve Güneydoğu'da düşük

Perakendecilerin harcamada edindiği pay anlamında da bölgeler arasında belirgin farklılıklar görülüyor: Ulusal kanalların en düşük paya sahip olduğu bölge Doğu ve Güneydoğu: Bu bölgede yaygınlıklarının düşük olmasına bağlı olarak ulusal kanallar sadece yüzde 8 oranında paya sahip, harcamanın geriye kalan bölümü büyük ölçüde bakkalların oluşturduğu geleneksel kanallar ve de yerel marketlerden geliyor. Marmara, Karadeniz ve Ege ulusal kanal payının en yüksek olduğu bölgeler.

Ulusal kanalların en yüksek pay aldığı bölge yüzde 29 ile Marmara, yüzde 26 ile Ege. Ulusal kanalların payı bakımından Karadeniz, İç Anadolu ve Akdeniz'i bilge geride bırakmasıyla dikkat çekiyor. Buna göre Karadenizli'nin ayağı, ulusal market zincirlerine, Akdenizli'den daha fazla alışık.

Internet sahipliğinde fark uçurum gibi

Hanede internet bağlantısı bulunması açısından da bölgeler arasında neredeyse bir uçurum var. Marmara Bölgesi'nde yüzde 40 olan internet sahipliği Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri'nde sadece yüzde 13 seviyesinde. Ancak internet kullanan birey oranı olarak bakıldığında bölgeler arasında sahiplik açısından görülen derecede bir farklılık yok. Bir başka deyişle, internet sahibi olup olmama durumu bölgeler arasında son derece ayırt edici olurken internet kullanımı açısından bölgeler birbirinden o denli kopuk değil.

Marmara'da ilginç tablo: Zenginle yoksulu buluşturuyor

Gelirden bağımsız olarak hanedeki reis ve eşinin eğitim ve meslek bilgilerine ek olarak bir önceki kuşak, yani anne ve babalarının eğitim ve mesleğini dikkate alarak yapılan SES grupları sınıflaması da çarpıcı bulgular içeriyor. Yüksek eğitimli ve mesleki bilgi olarak en yüksek niteliklere sahip grubu kapsayan AB grubunun bölgesel dağılımına göre, bu grubun yüzde 38'i Marmara'da yaşıyor. Olasılıkla bölgeye göç nedeniyle en düşük eğitimli grubu kapsayan DE grubu da en yüksek oranla (yüzde 23) yine Marmara'da. Yani Marmara hem en yüksek eğitimli hem de en düşük eğitimli nüfusu en yüksek oranda buluşturan bölge durumunda.

Bir başka önemli bulgu, İç Anadolu, Ege'den daha fazla sayıda AB grubu nüfus barındırıyor. AB grubu nüfusun yüzde 14'ü Ege'de, yüzde 18'i İç Anadolu'da. Yine, Doğu ve Güneydoğu'nun da Akdeniz ve Karadeniz'den daha fazla sayıda AB grubu nüfus barındırması dikkat çekiyor.

Eğitimliler daha çok kazanıyor

Yüksek eğitim ve mesleki bilgiyle AB grubunda yer alan nüfusun yüzde 3.7'si, en alt gelir grubunda, yüzde 7.8'i alt gelir grubunda, yüzde 14.7'si orta gelir grubunda, yüzde 73.9'u ise üst ve en üst gelir grubunda yer alıyor. Bu rakamlara göre eğitimli olanlar büyük bir çoğunlukla üst ve en üst gelir grubunda. Ancak yüzde 11.5'i de en alt ve alt gelir grubunda.

Rakamlar iki bulguyu ortaya koyuyor: İyi eğitimli ve mesleki bilgili olanlar genellikle iyi gelir sağlıyor, ancak, iyi eğitim ve mesleki bilgi her zaman zengin olmayı getirmiyor. Tersinden bakıldığında, eğitim ve mesleki bilgi açısından en düşük grubu ifade eden DE grubunun yüzde 22'si en üst ve üst gelir grubunda. Bu kesim iyi eğitimli olmadığı halde yüksek gelir sahibi. Bu rakam da Türkiye'nin ticari fırsatlarla dolu ortamını yansıtıyor.

Zenginler Batı'da, yoksullar Doğu'da

AB grubunun çoğunlukla en yüksek ve yüksek gelir grubunda yer aldığı ve bu grubun yüzde 52'sinin Marmara ve Ege'de yaşadığı dikkat alındığında, varlıklı hanelerin ağırlıkla batı bölgelerinde yaşadığı; DE grubunun da düşük eğitimli grubu oluşturduğu (göç alarak en yüksek oranda DE grubu nüfus barındıran Marmara hariç tutulduğunda) ve bu grubun en yüksek oranda Doğu ve Güneydoğu'da yaşadığı dikkate alındığında yoksul kesimlerinde Doğu'da yaşadığı anlaşılıyor.

Ege ve İç Anadolu 'ortadirek' bölge

IPSOS'un endekslerine göre Ege ve İç Anadolu'da 'ortadirek' diyebileceğimiz C1 ve C2 grubu, Türkiye ortalamasının üzerinde bir yoğunluk gösteriyor. Marmara'da AB grubu, Akdeniz, Karadeniz ve Doğu - Güneydoğu'da DE grubunun endeks değeri, Türkiye ortalamasının üzerinde. Türkiye ortalamasından en büyük sapma, Doğu ve Güneydoğu'daki DE grubunda görülüyor. Türkiye ortalaması 100 kabul edildiğinde, bu grubun Doğu ve Güneydoğu'daki endeks değeri 146.

Marmara şarküteriye yükleniyor Doğu, Güneydoğu et yiyor

Kırmızı et, beyaz et ve şarküteri tüketimi açısından bölgesel farklılıklar ilginç bir tablo ortaya koyuyor. Rakamlara göre doğu ve güneydoğu, kişi başına kırmızı ve beyaz et tüketimi harcamasında Türkiye ortalamasını ikiye, Marmara bölgesini 2.5'a katlıyor. Şarküteri harcamasında ise Marmara ilk sırayı alıyor ve Akdeniz, Karadeniz ve Doğu, Güneydoğu'yu 3 - 4'e katlıyor. Kırmızı ette kişi başına yıllık harcamada Türkiye ortalaması 263 lira. Marmara'da 220, Doğu ve Güneydoğu'da 528 lira. En düşük harcama 139 lirayla Karadeniz'de. Şarküteri harcamalarında Türkiye ortalaması 80 lira. Marmara harcaması 103 lira. Doğu ve Güneydoğu harcaması 36 lira. Bu rakamlara göre Doğu ve Güneydoğu doğrudan doğruya beyaz ve kırmızı et tüketimini tercih ederken, salam sosisten uzak duruyor.

 

 

Bu konularda ilginizi çekebilir