Enflasyon sıçrar mı, sıçratılır mı?

Levent AKBAY
Levent AKBAY AÇI KARŞI AÇI levent.akbay@dunya.com

2022'de bütçe açığını 278,3 milyar TL öngörmüşüz. Sonra açık hedefini 461,2 milyar TL'ye çıkarmışız. Yıl tamamlandığında bir bakmışız ki açık 139 milyar TL'de kalmış. Ne güzel!

Nasıl oldu bu iş?

Vergi gelirlerini önce 1,2 trilyon TL öngörmüş, sonra 2,3 trilyon TL'ye çıkarmışız. Yıl tamamlandığında hedefi tam isabetle vurarak 2,3 trilyon TL'yi tutturmuşuz.

Enflasyonun sıçradığı, geniş kesimler için zor geçen bir yılda temel geliri vergi olan kamu için üst düzey bir performans.

***

1994 krizine ve 5 Nisan kararları ile ekonominin tekrar toparlanması çabalarına baktığımızda da benzer bir sonucu görüyoruz. 1994'te başlangıçta 627 trilyon TL olarak tahmin edilen bütçe gelirleri alınan bir dizi önlem ve geniş kesimlerin özverisi ile yıl sonunda 753 trilyon TL olarak gerçekleşmiş. Bu gelir artışının bir dizi vergi ile sağlandığını söylemeye gerek yok. Gider tarafında ise borç faizleri ve SGK'ya yapılan aktarmalar, harcamalar hedefinin tutturulamamasına yol açmış.

Enflasyon tarafına baktığımızda 60-70 bandında olan enflasyonun 1994'te yüzde 125'i aştığını, 1995'te ise yüzde 76'ya gerilediğini görüyoruz.

***

Enflasyon açısından benzer bir sıçramayı kriz yılı 2001'de de görüyoruz. 2000'de yüzde 39 olan enflasyon, 2001'de yüzde 68.5'e sıçramış, 2002'de yüzde 29,7'ye düşmüş.

Zamanın Maliye Bakanı Sümer Oral yılı değerlendirirken memnuniyetini dile getirmiş, "Son derece sağlıklı ve hedeflere uygun bir bütçe yılının geride bıraktık. Sorunlu geçen 2001`de bütçede faiz dışı fazlada öngörülen hedefe ulaşılması son derece önemli." demiş.

Oral, Ek Gelir Vergisi, Ek Kurumlar Vergisi, Ek Emlak Vergisi gibi vergilerin 2001 yılında uygulanmaması nedeniyle meydana gelen azalmaya rağmen, özellikle gelirlerden alınan vergi kalemlerinde hedeflerin üzerinde bir artış sağlanarak 2001 yılında bu olumlu sonuca ulaşıldığını söylemiş.

2001 yılı bütçe gelirlerinin geçen yıla göre kıyaslandığında, vergi gelirlerinde yüzde 50, vergi dışı normal gelirlerde yüzde 112, özel gelir ve fon gelirlerinde yüzde 30, katma bütçeli gelirlerinde yüzde 68 oranında artış gerçekleştiğini kaydeden Oral, “Böylece, 2001 yılı vergi gelirleri hedeflenen tutarın yüzde 5.4 üzerinde gerçekleşmiş bulunmaktadır” diyerek eklemiş.

***

Rahmetli Demirel'in "70 cent'e muhtacız." sözü, uzun yıllardır yaşanan kronik sorunu en iyi anlatan söz olmalı. Ne zaman döviz bitse, ekonomik büyümesini ithalata, döviz kaynaklarına ihale eden, bir yandan da kamu açıkları biriktiren ekonomik anlayışın da çöküşü anlamına geliyor. 1994 ve 2001'deki devalüasyonların başka bir yorumu olabilir mi? 1990'lı yıllardaydı. Merkez Bankası'nda Hazine'de üst düzey görevler yapmış bir bürokratla konuşuyorduk. Konu yine 'Ne olacak bu ekonominin hali' idi. Benzer bir döviz-cari açık-kamu açığı sorunu yaşanıyordu. Reçetesi hazırdı. 'Kur'a bir çakarsın!'...dedi. Sonra bir suskunluk oldu, "Temel tüketim maddelerine zammı basarsın." diyerek devam etti.

Döviz kurları ve fiyatlar sıçradığı zaman ne olur?

Dış denge için; ihracat artar, ithalat azalır, cari açık düşer. İç denge için, vergiler artar, gelirler artar, borçlar göreli olarak düşer vs.

Bu adımları attıktan sonra özelleştirme ile gelir artırılır, giderler kısılır, destekleme vs minimize edilir. Eşyanın doğası gereği faizler de artar, vergi gelirleri ve enflasyon da... Bunları yapıp IMF'yi de ikna ettiğinde tekrar başa döner, borçlanmaya başlarsın. Bu arada ekonominin vitrinini de değiştirmiş olmak gerektiğini unutmayalım.

2022'de yaşadıklarımıza baktığımızda bir-iki unsur dışında, geçmişte yaşananların tekrarı gibi benzerlikler görüyoruz. En başta döviz sorunu var. Ardından bildik süreç; kur sıçramış, enflasyon sıçramış ve de ekonomi yönetimi değişmiş. IMF tarafı eksik kabul ediyorum ama bir yerlerden. bir şekilde döviz girişi var.

Ne kaldı geriye?

Yükselmesi gerekirken indirilen faiz meselesi. Peki her iktisatçının dediği gibi, faiz aydan aya, tatlı tatlı yükseltilseydi, döviz kuru şok tepki ile sıçrar, enflasyon pik yapar mıydı?

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Planlamaya geri dönüş 18 Eylül 2023
17. Madde 15 Eylül 2023
Asıl fren 2024’te… 13 Eylül 2023
Enflasyon birikirse!.. 06 Eylül 2023
Enflasyonda atalet 04 Eylül 2023
Kepenkler kapanmasın… 01 Eylül 2023