İşsizlikte son dokuz yılın en kötüsünü yaşıyoruz

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Perşembenin gelişi çarşambadan belliydi! İşsizlik oranı 2013-2017 yıllarının ortalamasında mayıs ayında dip yaparken bu yıl en düşük oran nisanda görülmüş ve mayısta çıkış başlamıştı bile. Gidişat hiç de parlak görünmüyordu. Çünkü gidişatın olumsuz olacağını gösteren bir dizi işaret vardı.

Tekrar tekrar vurguluyor gibi oluyoruz ama döviz kurundaki artışın ekonomiye ne kadar büyük tahribatı olduğunu unutmamak için bir kez daha değinmenin zararı yok. Kur artışı ekonominin kılcal damarlarına kadar tahribat yaptı. Bu yüzden, gerek döviz, gerek dövize endeksli borcu olan işletmeler, gerekse dövizle hiç işi olmamasına rağmen döviz yüzünden darboğaza giren işletmelerle iş yapmakta olanlar sıkıntıya düştü.

Üretim azalma, hatta gerileme eğilimine girdi. İşler kesattı ve faturanın ilk olarak çalışana kesileceği belliydi.

İşte o faturanın sonuçları giderek daha belirgin bir şekilde ortaya çıkmaya başladı.

TÜİK’in dün yaptığı açıklamaya göre temmuz ayındaki işsizlik oranı yüzde 10.8 oldu. Temmuz ayının, haziran, temmuz ve ağustosun ortalamasını gösterdiğini belirtelim.

İşsizlik oranı geçen yıl temmuzda yüzde 10.7 düzeyinde bulunuyordu.

Küresel kriz dönemine döndük

Bu yılın temmuzunda yüzde 10.8 olarak ölçülen işsizlik oranı, son dokuz yılın en yüksek temmuz oranı olarak kayıtlara geçti. Temmuz ayında bunda önceki en yüksek oran yüzde 12.6 ile 2009 yılında görülmüştü.

Ama biliyoruz ki 2009’un özel bir durumu var. Söz konusu yılda bir küresel kriz yaşanıyordu ve Türkiye de bu krizden nasibini almış, ekonomide ciddi bir dalgalanma olmuş ve işsizlik oranı o yıl hiçbir ay tek haneye indirilemediği gibi, yılın ilk aylarında yüzde 14’ü bile aşmıştı.

Daha da yükselecek

Türkiye’de işsizlik oranının klasik bir çanak eğrisi çizdiğini biliyoruz. Biraz önce de değindik, bu yıl geçmiş yıl ortalamalarından farklı olarak dip noktaya mayısta değil de bir ay önce nisanda inildi ve çıkış başladı. Bu çıkış muhtemelen 2019’un ocak ayına kadar devam edecek.

Bu yılın temmuzundaki yüzde 10.8’lik oranın son dokuz yılın en yüksek oranı olduğunu belirttik. Bu temmuzun bir rekoru dava var. İşsizlik normalde temmuzdan sonraki aylarda daha yüksektir. Oysa bu yılın temmuzundaki yüzde 10.8, 2013-2017 yıllarını kapsayan son beş yıl ortalamasının ağustos, eylül, ekim ve kasım oranlarının da üstünde.

Son aylarda yüzde 13’ü aşabiliriz

2017’de yapılan orta vadeli programda bu yılın işsizlik hedefi yüzde 10.5 olarak yer almıştı. Yeni ekonomi programında bu yılın ortalama işsizlik oranının yüzde 11.3 olacağı tahminine yer verildi.

Peki yıllık oranın yüzde 11.3 düzeyinde oluşabilmesi için temmuzdan sonraki dönemde nasıl bir işsizlik bekleniyor olabilir. Gelin buna kafa yoralım... Çünkü elde edeceğimiz sonuç, işsizlikte nerelere doğru gittiğimizi gösterecek...

Yıllık ortalama işsizlik oranını hesaplamak için her bir çeyreğin ortasındaki ayların oranlarının ortalamasını almak gerekir. Yani şubat, mayıs, ağustos ve kasım aylarında açıklanan işsizlik oranlarının ortalaması bize yıllık oranı verir.

Bu yıla ilişkin elimizde iki oran var. Şubattaki yüzde 10.6 ve mayıstaki yüzde 9.7. Bu iki oranın toplamı 20.3.

Yılın tümü için tahmin edilen oran yüzde 11.3 olduğuna göre ağustos ve kasım ayları işsizlik oranlarının toplamının yaklaşık 25 olması gerekir. Yani düz mantıkla ikiye bölerek düşünürsek ağustos ve kasım aylarındaki işsizliğin yüzde 12.5 olması gerektiğini buluruz.

Ağustostaki işsizlik temmuza göre çok büyük bir artış göstermeyebilir. Bu da ağustosun temmuzdan yüksek ama görece ılımlı bir şekilde geçileceğine, kasımda ise yüzde 13’ün üstünde bir oran ortaya çıkabileceğine işaret ediyor.

Kasım, aralık ve gelecek yılın ocak ayları işsizliğin yüzde 13- 14 bandında seyredeceği aylar olacak gibi görünüyor.

Yeni ekonomi programına göre zaten 2019’un ortalama işsizlik oranı yüzde 12.1 olarak öngörülüyor. İşsizlikte 2020 ve 2021 hedefleri ise sırasıyla yüzde 11.9 ve yüzde 10.8 düzeyinde.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar