İvme

Şefik ERGÖNÜL
Şefik ERGÖNÜL İHRACAT SOHBETLERİ sefik@utided.org

Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat Albayrak “İleri, Verimli, Milli Endüstri (İVME) Finansman Paketi” açıklamasını yaptıktan sonra aldığı en olumlu yorumlardan birisi de bu paketin “Teknolojik yüksek katma değerli ve ihracata dayalı üretime” geçiş amacı taşıdığı yönünde idi. Cari açığın azaltılmasına yönelik olarak atılması düşünülen adımlar için somut bir girişim denildi.
Cari açığın azaltılması için hammadde ve aramalı üretimine yapılacak olan destekler gerçekten çok önemli ancak bu tür desteklerin kısa vadede çözüm yaratamayacağını da akılda tutmak gerekir. “Destekler kısa vadede sonuç veremez diye yapmayalım mı” derseniz cevap “Mutlaka yapalım” olacaktır. Amma velakin sonuçlar için beklemek gerekliliğini de akılda tutalım derim.
Zira bu destekler yapıldığında, arzu edilen, beklenen ve/veya planlanan sonuçlar elde edilene kadar geçecek olan zamanda piyasanın durumunu ve bizim için en önemlisi ihracatçının durumunu düzeltmek ve kollamak gerekiyor.

Bu tür paketler için yapılabilecek en olumsuz yorum “Parayı verdik, artık olur” rehavetine kapılma olasılığıdır. Zira açıklanan birçok paketin akıbeti, beklenen sonuçlardan ziyade, paketlerden nemalananların istedikleri sonuçlar olmaktadır. Güneydoğu Anadolu bölgesinde gördüğümüz pahalı yeni evler ve yeni arabalarla yaşadığımız şaşkınlıklara getirilen açıklamaların “Bu refahın nedeni tarımsal destekler amma gel gelelim tarımda refah nerede” şeklinde olması da ayrı bir üzüntü kaynağı olmuştur.

Açıklanan pakete yapılan yorumların bir kısmı da olumsuz tarafta.

“Zamanlama açısından herkesin daha farklı paket beklediği bir dönemde zamansız ve gereksiz” yorumları da yapılıyor. Küresel bir danışmanlık şirketi olan Global Danışmanlık Şirketi TENEO’nun Başkan Yardımcısı Piccoli’nin söylediği “Türkiye’nin şu anda ihtiyacı olan daha fazla kredi açmak değil, yatırımcının güvenini ve ekonomik istikrarı sağlayacak politikaları hayata geçirmek olmalı” sözleri de pek yabana atılır gibi değil.

Merkez Bankası net rezervlerinin düşmesi, ABD yaptırımlarının sıcak gündem konusu olması gibi olayların gölgesinde bir resesyon/ekonomik daralma yorumları da oldukça telaffuz edilir oldu.
Olumlu ve olumsuz yorumların olması kaçınılmazdır.

Herkes aynı fikirde olacak diye bir şey yok amma geçmişte açıklanan destek paketlerinin getirilerinin ne olduğu konuları da pek açık değil. Maksat sadece piyasaya para enjekte ederek göreceli bir rahatlama sağlamak ise bu bir süre için başarılıyor.

Oysa ki ihtiyacımız, kalıcı olumlu değişikliklerin getirilmesi.

Döviz kurlarının dengede olamaması, ülkenin bu günlerde en çok ihtiyacı olan yabancı parayı getiren ihracatçıları zor durumda bırakıyor. Gerek yabancı paraların Türk Lirası karşısında çok hareketli bir iniş çıkış sergilemesi ve gerekse çapraz kurlarda olan tahmin edilmesi güç değişiklikler, ihracatçının hem girdi maliyetlerini hesaplamalarını ve hem de teklif verirken fiyat yapmalarını zorlaştırmaktadır.

Hangi paketi açıklarsanız açıklayın, içeriği ne olursa olsun amma piyasaya bir denge getirsin.

Hem de gecikmeden…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
96 yılda ihracat... 29 Ekim 2019
Tahterevalliye Dikkat 15 Ekim 2019
İhracat ve Facebook 17 Eylül 2019
Promosyon mu o da ne? 10 Eylül 2019
Müşteriye Doğru Erişim 27 Ağustos 2019