KOBİ’lerin önündeki engeller

Şefik ERGÖNÜL
Şefik ERGÖNÜL İHRACAT SOHBETLERİ sefik@utided.org

Geçtiğimiz haftaki sohbetimizde bir Avrupa Komisyonu araştırma raporundan aldığım verilere yer vererek, Avrupa Birliği (AB) KOBİ’lerinin ihracat yapmak için gösterdiği çabaların önündeki engelleri sayılmıştım.

Sohbetimize katılan dostlarımızdan birisi, “Sektörel İhracat Şirketi kavramının da içinin boşalmış olduğu" fikrimize katıldığını söyledi. Ayrıca “KOBİ’ye onu nasıl kullanacağını öğretmeden imkân sağlamak, verilen desteklerin verimsiz kalmasına neden oluyor. O nedenle önceliğimiz KOBİ’leri mümkün olduğunca eğitmek. Hem de ihtiyaç duyulan her konuda eğitmek" konusunun belki de en önemli konu olduğunu belirtti.
Ancak…

“Hocam, iğneyi kendimize çuvaldızı başkasına batıralım" diyerek, biz KOBİ’lerin eksiklikleri kadar KOBİ’lere destek olması gereken kurum ve kuruluşlarda görülen eksikliklere dikkat çekmemizi salık verdi.

Doğru söze ne denir…

04.10.2011 tarihli “Küçük İhracatçıyı Kim Geliştirecek Merak Ediyoruz?" başlıklı sohbetimizde önemli bir konuyu dile getirmiştim. İhracatı Geliştirme Merkezi (İGEME) kapatıldıktan sonra, biz küçük ihracatçıların yaralarına kimin ve nasıl merhem olacağı konusunu merak ettiğimizi belirtmiştim. Büyük ölçekte KOBİ’lerle birlikte olan bir danışman ve eğitmen ihracatçı olarak, Ekonomi Bakanlığı’nın çağrı merkezinde ve açılmayan telefonlarında kaybolmaktan şikâyet edenlerin sayısının, hiç de ihmal edilmeyecek kadar çok olduğunu söyleyebilirim. Bakanlık, “Çağrı merkezi personeli yeterli bilgi ile donanmıştır" demesin, çünkü yeterince donanımlı değiller.

Kendi başımdan geçen sadece bir olayı aktarayım. Belirli bir süre önce ihracat desteklerinde yapılmış olan bir değişikliğin tebliğ tarihinden uzunca bir süre (yaklaşık 4 ay kadar) sonra, Uygulama Usul ve Esasları genelgesinin hala değişmemiş olduğunu fark etmiştim.
Önce bakanlık birimleri ile doğrudan temas kurmaya çalıştıysam da en az altı veya yedi arama sonrasında, santral görevlisi dışında kimseye erişemediğim için pes ederek bu yolu denemeyi bıraktım. Telefonların daha kolay açıldığı çağrı merkezini aradım. Telefonu açan kişiye, destek tebliği ile Uygulama Usul ve Esasları genelgesi arasındaki uyumsuzluğu belirterek “Hangisini dikkate alarak çalışmalıyız" diye sordum.

“Eski tarihli olan genelgenin geçerli olduğu" cevabını aldım.

Kendilerine yeni tarihli olan tebliğin, eski tarihli olan genelgede belirtilen kuralları değiştirmiş olduğunu söyledim. Buna göre bizlerin başvurularının, yeni tebliğe göre yapılması gerektiğini ancak ortadaki bu çelişkinin bizleri zarara uğratabileceğini söyledim. Aldığım cevap eski genelgenin geçerli olduğu idi. Bunu yetkililere danışarak doğrulamaları gerektiğini söylediğimde “Efendim sistemde böyle görünüyor" mealinde bir cevap verildi.

Daha sonra çok kısa bir süre (iki gün kadar) sonrasında yeni genelge Bakanlık sayfasında yer aldı.

Şimdi bakanlık yetkilileri saha ziyaretleri yaparak bilgilendirme yapmaya çalışıyorlar. Takdir edilecek bir çaba amma bu şekilde ne kadar süre içerisinde kaç işletmeye erişebilirsiniz? Oysaki çağrı merkezlerindeki personel ciddi boyutta eğitim verilerek, arayanlara aksaksız ve doğru verebilecek donanıma kavuşturulsalar, saha ziyaretlerinin etkinliği daha da yukarıya çekilecektir.

Eğitim şart hem de herkese.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
96 yılda ihracat... 29 Ekim 2019
Tahterevalliye Dikkat 15 Ekim 2019
İhracat ve Facebook 17 Eylül 2019
Promosyon mu o da ne? 10 Eylül 2019
Müşteriye Doğru Erişim 27 Ağustos 2019