Moai ve Ubuntu

Dr. Bertan KAYA
Dr. Bertan KAYA YENİ DÜNYADA YÖNETİM bertan.kaya@dunya.com

Başlık size ilginç geldi muhtemelen. Bu iki kavram ile ilgili bilgi vermek istiyorum. Benim sürdürülebilir büyüme ve kâr konusuna verdiğim önemi takip eden okuyucular bilirler.

Bu yazıyı dikkatle okumanızı rica edeceğim, neden derseniz, bu iki kavramı şirket yönetimine, kültürüne ve operasyonlarına entegre edenlerin sürdürülebilir büyüme ve karlılığı ciddi olarak sağlayacağı düşüncesindeyim.

Bu iki özel felsefe iş dünyasının aradığı şey olabilir

Hayır ikisi de iş dünyası ile alakalı olan, oradan çıkmış kavramlar değil fakat iş dünyasına kazandırmak istediğimiz kavramlar. Bilindiği üzere dünya üzerinde her topluluk, halkını şekillendiren benzersiz gelenekler ve felsefeler ortaya koyar. Bu iki felsefe yani Japonya Okinawa’nın “Moai “si ve Nijerya’nın “Ubuntu”’su bunlardan ikisi.

Okinawa’nın Moai’si: Ömür boyu süren bir destek çemberi

Japonya’nın en güney bölgesi olan Okinawa adalarında yerel halk uzun ömürlü olmaları ile bilinir. 100 yaşı geçme oranları dünyada en yüksekler arasındadır.

Buna katkıda bulunan beslenme, hareket, doğa ile yakın olmak gibi sayısız yaşam tarzı unsurunun arasında, bir sosyal destek sistemi olan “Moai” ilgi çekici bir kavram olarak karşımıza çıkıyor.

Moai, Okinawa dilinde “ortak bir amaç için buluşma” anlamına geliyor ve kaynakların kolektif olarak bir araya getirilmesinden doğmuş. Bu uygulama, arkadaşların birbirlerine finansal ve duygusal destek sunmak için bir araya gelmeleri esasına dayanıyor.

Kavram basit ama çok etkili; bir grup insan birbirlerinin refahını bir ömür boyu taahhüt ediyorlar. Bu gayri resmi gruplar sadece sosyal ve duygusal faydalar değil aynı zamanda lojistik ve finansal faydalar da sağlıyor.

Moai’de kurulan bağlar ile insanlar psikolojik krizlerden sağlık sorunlarına kadar tüm fırtınaları birlikte göğüslüyor. Tutarlı sosyal desteğin stresi azalttığı, aidiyet ve amaç duygusunu beslediği bilindiğinden, birbirlerinin koşulsuz olarak yanında olmaya yönelik bu örtük anlaşma Okinawalıların uzun ömürlü olmalarına katkıda bulunuyor.

Ubuntu: Başkalarına karşı insanlık

Nijerya kaynaklı olan Ubuntu genellikle “Ben varım çünkü biz varız” şeklinde tercüme ediliyor ve tüm insanlığı birbirine bağlayan evrensel bir bağa olan inancı ifade ediyor. Özünde, başkalarına karşı saygı ve şefkat var. Günlük yaşamda nezaket, anlayış, ortak talih ve talihsizliklere karşı sarsılmaz bir inanca sahip olmak şeklinde gözlemleniyor.

Bu kültürel felsefe sadece kişiler arası ilişkileri değil, aynı zamanda kolektif refahı bireysel başarının üzerinde tutan siyasi, sosyal ve ekonomik sistemleri de şekillendiriyor. Ubuntu’yu uygularken insanlar, kendi refahlarının, başkalarının refahına bağlı olduğuna inanıyorlar.

Bu dönemde şirketlerin tam da bunlara ihtiyacı var

Moai ve Ubuntu dünyanın farklı yerlerinden gelse de, her ikisinde de ortak bir nokta var: Topluluğun gücüne ve karşılıklı desteğe olan sarsılmaz inanç. Bugün iş dünyasında bu iki kavrama çok ihtiyacımız var.

Gittikçe bencilleşen, ego merkezli ve “ne pahasına olursa olsun” anlayışını yaygınlaştıran, silo kültürünü öne çıkartan iş kültürümüz, Moai ve Ubuntu felsefesi ile yeniden yapılanmalı. Bu felsefeleri araştırın okuyun, hatta bu konularda ders alın. Sonra şirketinizde uygulamaya alın. Değerler, misyon, etik kodlar, vb. konuları bu eksende ele alın. Şirketlerde süreç yönetimi ve takım çalışması başarısız oluyor çünkü felsefeleri, kültürel unsurları eksik. Sadece teknik yetmiyor.

Çünkü sistemleri insanlar, insanları ise kültür ve değerler çalıştırır. Bu iki felsefe, insanları ve sistemleri harekete geçirir ve doğru rotada tutar. Hedeflerin gerçekleşmesini bu sağlar. Ben özellikle Türkiye’de Ubuntu ve Moai nin prim kadar hatta daha fazla işe yarayacağını düşünüyorum.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar