Moody's beklenen etkiyi yaratmadı

Taner BERKSOY
Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr

 

Israrla kovaladığımız kredi notu artışı nihayet geldi. Epey nazlanan  Moody's sonunda kredi notumuzu yatırım yapılabilir düzeye yükseltti. Kimden menkul olduğunu  bilmediğim bir kural gerçekleşmiş oldu. Sadece bir kredi değerlendirme  kurumunun  ülke notunu  yatırım yapılabilir düzeyine yükseltmesi yetmiyormuş. İkinci bir kurum notu bu düzeye çıkartınca yatırım yapılabilirliğiniz kabul ediliyormuş. Dolayısıyla esas hareket bundan sonra olacakmış. Not artışının uyardığı beklenti bu yönde oluştu.
Bu kredi notu  meselesi  sermayenin  uluslararasılaşması  sürecinde ortaya çıktı. Sermaye hareketlerinin serbestleşmesi, regülasyon önlemlerinin gevşetilmesi ve bu süreçte mikro elektroniğin (elektronik bankacılık, EFT imkanları vb) devreye girmesi sermayenin (paranın) ülkeler arasındaki dolaşımını büyük boyutlara çıkarttı,  küreye yaydı.
Yaygın bir coğrafyada dolaşmaya başlayan yatırımcı  paranın yatırılacağı  alanının riskini tek başına değerlendirme imkanına sahip değildi. Devreye kredi derecelendirme kurumları girdi. Riski  yansıtan  notlar vererek küresel oyunculara yol göstermeye başladılar.    
                                                      *                    *                  *                                                              
Küreselleşen sermaye her zaman, her yerde masum bir süreç olmadı. Bazı koşullarda gittiği ülkelerde sıkıntı çıkartması olasılığı doğdu. Bu durumda sermayenin uluslararası planda serbestçe, sorgusuz sualsiz dolaşmasının kuramsal bağlamda çözümlenmesi,  doğrulanması  ve savunulması  ihtiyacı doğdu.
Şöyle bir savunma hattı oluştu. Küresel ölçekte dolaşan sermaye kıt olan kaynakların verimi görece yüksek alanlara yönlenmesine imkan vererek fon maliyetini (borçlanma maliyetini) düşürecekti.  Kuramsal açıdan bakıldığında bu süreç önemli sonuçlar doğuruyordu. Serbest dolaşan sermayenin verimi  görece yüksek yatırım alanlarına kanalize olması  kaynak kullanımında verimliliği arttıracaktı.  Dahası,  kaynakların alternatif alanlara tahsisinde de ulusal ve küresel ölçekte etkinlik yükselecek, optimal düzeye çıkacaktı. Bu işten sermayeyi veren ülke, alan ülke ve tüm  dünya kazançlı çıkacaktı.
Bu kayanak kullanımı anlamında kazançlı bir süreçti. Ancak,  aratan yatırım olanakları  arasında seçim yapabilmek için risk dağılımını bilmek gerekiyordu. Kredi değerlendirme kuruluşları ve kredi notları bu işlevi görmeye başladı.
Sürece bu mantıkla bakarsanız kredi notunun temel işlevinin "önden doldurma" olduğunu görürsünüz. Önce ülkenin riski belirlenip, ona göre not veriliyor. Ardından, sermaye geliyor. Kaynak bollaşıyor. Para miktarı artıyor. Faiz düşüyor. Mali varlık fiyatları artıyor. Süreç böyle devam ediyor. Dikkat ederseniz  uygun  bir kredi notu önden yüklenince,  adeta yolu açan temel faktör işlevini  görüyor.
Bu arada ufak bir sorun çıkma olasılığı da var. Gelen sermaye döviz fiyatını (kur) baskılıyor.  Ulusal para değerlendiği için dış dengede ülke aleyhine  bozulma oluyor. Bunu halletmek de merkez bankalarına düşüyor.
                                                      *                   *                    *
Şimdi bize bakın. Moody's in not artırımında süreç böyle mi oldu. Not artırımı tam anlamıyla yolu açan, "önden yüklemeli" bir süreç başlattı mı? Beklenen etkiler ortaya çıktı mı? Sermaye girişi hızlandı mı?  Faiz düştü mü? Varlık fiyatları yükseldi mi? Döviz arzı genişledi mi? Döviz kuru düştü mü? TL değerlendi mi
Dikkatli bakın. Bunların hiç birisi olmadı. Tersine, borsa düştü, döviz kuru yükseldi, faiz durakladı. Nedeni basit. Moody's için önden çekecek pek bir şey kalmamıştı. Son sıralarda sermaye girişi zaten hızlanmış ve bundan beklenen etkiler zaten gerçekleşmişti. Bir anlamda Fitch işi zaten bitirmişti. Yani, sermaye geleceği kadar gelmiş, faiz düşeceği kadar düşmüş, varlık fiyatları yükseleceği kadar yükselmiş, Merkez  Bankası da bu sürecin kur üzerindeki olumsuz etkilerini dengelemek için tüm silahlarını ateşlemişti.İkinci not artışının önden çekme marjı fevkalade azalmıştı. 
Üstelik ikinci not artırımı bu yöndeki beklentileri de tükettiği için adeta "şimdi kar realizasyonu vaktidir" mesajını verdi. Sanırım şu sıralarda bu oluyor. Bu durumda olan bitene şaşmamak gerekiyor. Belki sürecin yenilenmesi için biraz beklemek gerekiyor. Önden çekme imkanı bulamayan Moody's in  "arkadan itme" etkisi yaratıp yaratmayacağını bekleyip, göreceğiz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ekonomi kıskaçta 20 Aralık 2018
Normalleşme mi? 06 Aralık 2018
Kur’u temizleme 25 Ekim 2018
Yeni bir durgunluk mu? 18 Ekim 2018
Zaman mı kazanıyoruz 11 Ekim 2018
Tedbir gerekirdi 04 Ekim 2018
2019 yılı kritik 13 Eylül 2018
Adını koymadan 06 Eylül 2018