Norveç hem denizi koruyor, hem ürünleri ile dünyayı besliyor

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN didem.eryar@dunya.com

Norveç, dünyanın ikinci en büyük deniz ürünü üreticisi konumunda. 2017 yılında 2.6 milyon ton deniz mahsulü ihraç ederek bir rekora imza attı. Her gün, dünya genelindeki 140 ülkede 36 milyon öğünde, Norveç’ten gelen deniz ürünleri tüketiliyor.

Rakamlar etkileyici; bu başarının sırrı ise Norveç’te balıkçılık ve balık yetiştiriciliğinin sadece bir sanayi değil; bir yaşam biçimi olması.

Ülkede balıkçılığın geçmişi bin yıl öncesine dayanıyor. Günümüzde yaklaşık 6 bin kayıtlı balıkçı gemisi ve 800 tesis ile bu geleneği sürdüren Norveç’in kıyı şeridinde yaşayanların yaklaşık yüzde 90’ı balıkçılıkla uğraşıyor.

Asıl önemli olan konu ise, Norveç’te balıkların kimsenin “malı” olarak görülmemesi ve tam tersine, gelecek nesillere bırakmak için “göz kulak” olunan canlılar olarak değerlendirilmesi.
Bu sayede ülkede, gelecek nesiller için deniz ürünlerini koruyan bir sanayi yaratılmış durumda.
Zengin doğal kaynakları, balıkçılığa olan kültürel yatkınlığı, sürdürülebilir kaynak yönetimi Norveç’in küresel başarısındaki en önemli faktörler olarak ön plana çıkıyor. Norveç, en büyük deniz ürünü üreticilerinden biri olmasının yanı sıra, deniz araştırmaları, balıkçılık düzenlemeleri, deniz ve kıyı balıkçılığı alanlarının korunmasında da çok önemli bir rol üstleniyor.

Norveç’in sürdürülebilirliği temel alan balıkçılık uygulamalarını yakından görmek için Norveç Deniz Ürünleri Konseyi’nin davetlisi olarak ülkenin en büyük ikinci şehri olan Bergen’e gittik.
Rengarenk tahta evleri, dar sokakları ve tarihi yapıları ile bir Viking masalını anımsatan Bergen, Avrupa Kültür Kenti, Dünya Mirası Kentler ve UNESCO Gastronomi Kenti gibi ünvanlara sahip olan bir şehir. Aynı zamanda Norveç fiyortlarına giriş kapısı olarak nitelendirilen şehirde, insanlar 1000 yıldır balıkçılıkla uğraşıyor. Bergen bugün, balık yetiştiriciliği, petrol ve gaz üretimi, araştırma ve ulaşım gibi alanlarda çok önemli bir konuma sahip.

Norveç Deniz Ürünleri Konseyi, 1991 yılında Su Ürünleri Bakanlığı tarafından kurulmuş. Bugün; Ticaret, Sanayi ve Balıkçılık Bakanlığı’na bağlı bir kamu kuruluşu olarak çalışıyor ve Norveç deniz ürünleri endüstrisi için ortak bir değer olan “Seafood From Norway” ticari markasının yönetimini ve kullanımını denetliyor.

Çiftlik somonu: Küresel bir başarı hikayesi

Norveç’in deniz ürünlerini yönetim prensibi; politik, çevresel ve endüstriyel menfaatlerin ortak sorumluluğunda sürdürülebilir bir endüstri yaratmayı hedefliyor.

Norveç deniz endüstrisi, sektör uzmanları tarafından dünyanın en sürdürülebilir endüstrilerinden biri olarak görülüyor. Bilimsel araştırma ve düzenleme maliyetlerinin tümü, ihracattan gelen satış vergileri ile sanayi tarafından ödeniyor. Tüm üreticilerin, aynı zamanda endüstrinin kendi düzenleyicileri gibi finansör olması, paydaşların çıkarlarının dengelenmesine yardımcı oluyor.

Ülke, bu stratejinin sonucunda, teknolojinin de katkılarıyla, üretim hacmini hızla artırmayı başarmış. Bugün Norveç’in deniz ürünlerinin yaklaşık yüzde 95’i başta Avrupa Birliği olmak üzere 150’den fazla ülkeye ihraç ediliyor. Ana ihracat mallarından biri olan çiftlik somonu ise küresel bir başarı hikayesi olarak ön plana çıkıyor.

Norveç sularında bulunan en popüler türlerden bazıları, somon, pisi balığı, morina, mezgit balığı, uskumru, ringa balığı ve gökkuşağı alabalığı olarak sıralanıyor.

Toplam deniz ürünleri ihracatı değerinin yüzde 68’ini oluşturan somon ise bu alandaki ihracatta en önemli ürün konumunda. Her gün dünya genelinde 100’den fazla ülkede 14 milyon öğünde, Norveç somonu tüketiliyor. Ülkede balık çiftliklerinin yaygınlaşmasının temelinde de Atlantik somonu var aslında. Balık çiftliklerinin sayısı özellikle 1970’lerden sonra çok hızlı bir artış göstermiş.

Bugün, Norveç’in en önemli gelir kaynağı petrol; ama görülen o ki, sürdürülebilir kalkınma hedefl eri doğrultusunda önümüzdeki dönemde balık üreticiliği çok daha fazla ön plana çıkacak.

Norveç somonunun hikayesi

- Yumurtadan yeni çıkmış küçük sarı yavru, hayatına tatlı sularda başlıyor. 8 ila 18 ay sonra, yavru yaklaşık 100 gram olduğunda deniz suyuna hazır hale geliyor.

- Yavru somonlar, deniz içerisinde iyi su akışı ve uygun çevre koşulları içeren büyük alanlara alınıyorlar. Norveç somonunun yetişkin ağırlığı 3-6 kilogram arasında değişiklik gösteriyor.

Tüketim için 3,6 kilogram civarına ulaşması bekleniyor. Bu durum su sıcaklığı gibi faktörlere bağlı olarak, 12 ila 18 ay sürüyor.

- Balıkların sağlıklı kalmaları için yaşam döngüleri boyunca en uygun ortamın sağlanması gerekiyor. Norveç somonu; taze, oksijenli ve tuzlu bir suya, değişken su sıcaklığına ve ışık değişimleri bakımından zengin bir ortama gereksinim duyuyor.

- Norveç somonu, her gün Japonya’daki sashimiden İtalya’daki spagettiye kadar 14 milyon öğünde tüketiliyor. Norveç deniz ürünleri toplamda 36 milyon öğünde tercih ediliyor.

- Diğer balık ve gıda ürünlerinin aksine, taze Norveç somonuna tüm yıl boyunca erişilebiliyor.

- Atlantik Okyanusu’nun ikinci en büyük somon üreticisi olan Leroy, İzmit’teki fabrikası ile birlikte Türkiye’nin somon ihtiyacını karşılıyor. Somonlar bütün halde Norveç’ten İzmit’teki fabrikaya gönderiliyor ve fabrikada işlenerek marketlere dağıtıma çıkıyor.

Balık refahı çok önemli

Norveç’in hedefi dünyada artan nüfusun gıda ihtiyacını protein ve Omega 3 zengini su ürünleri ile karşılamak ve bunu çevreye, doğal kaynaklara zarar vermeden yapmak. Norveç’in en büyük bağımsız araştırma enstitüsü olan NORCE, sağlık, iklim, enerji, teknoloji ve çevre ile ilgili konularda üniversitelerle işbirlikleri yaparak araştırmalar gerçekleştiriyor. NORCE Başkan Yardımcısı Ingvild Eide, Norveç’te balık üretiminin çevrenin tolere ettiği ölçülerde yapıldığı söylerken, tüm kural ve üst limitlerin Avrupa Birliği tarafından belirlendiğini; denetimlerin de Avrupa Gıda Güvenliği Komitesi tarafından yapıldığını ifade ediyor. Balık üretimi yapılırken çevrenin korunması, hayvan refahı, sağlıklı ve güvenilir ürünlerin sunulması öncelik taşıyor. Bu amaçla devlet, özel sektör ve araştırma kurumları birlikte çalışıyor. Örneğin, Norveç’te balıkların daha iyi beslenmesi ve aşılar sayesinde, balıkçılıkta antibiyotik kullanımı 1980’lerden bu yana yüzde 99 azaltılmış. Çiftliklerde yetişen balıklar sürekli denetim halinde; çünkü insan sağlığı kadar, balıkların refahı da büyük önem taşıyor.

Sektörün aynı zamanda son derece katı kuralları var. Yani her isteyen balıkçılık yapamıyor. Balıkçılık yapmak veya balık çiftliği üretmek için gerekli otoritelerden lisans almak gerekiyor. Tipik bir balık çiftliği, 50 metre çapında 6 ila 8 kafesten oluşuyor. Her bir çiftlikte yetişen balık sayısı ise 3 bin ila 5 bin balık arasında değişiyor. Kafeslerin yüzde 97.5’ini su; yüzde 2.5’ini balıklar oluşturuyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar