Para kazanmanın anatomisi 8: Üretim

Osman Ata ATAÇ
Osman Ata ATAÇ İŞLETMECİLİK SOHBETLERİ oaatac@gmail.com

 

Az daha sabır sonuna yaklaştık. Para kazanmanın anatomisi yazı dizisinde son iki yazıyı işletmeden yani üretim ve pazarlamadan para kazanmaya ayırdık. Hatırlanacağı gibi bir şirketi tanımlarken işin (business) yönetildiği (management) bir örgüt olarak tanımlamış ve işletme işlevlerini üretim ve pazarlama olarak ikiye bölmüştük.  Geçtiğimiz haftalarda yönetimden (yani beş kaynaktan para kazanmayı) tartışmıştık. Bu yazıda üretimden para kazanmayı tartışacağız.

Üretim işlevi örgütün pazarlamak istediği ürün ve hizmetleri istenilen miktar ve özelliklerde, planlanan kalite, maliyette üretip planlanan zamanda teslim eden işlevdir. Bu durumda üretimden para kazanmak demek, miktar/özellikler, kalite, maliyet ve zamandan biri veya bunların herhangi bir kombinasyonundan para kazanmak demektir. Türkçesi on beş çeşit para kazanma yolu vardır. Bu para kazanma yolları rekabetçi bir ulusal pazar ve tercihan uluslararası pazarlarda başarı getiren bir şekilde uygulanırsa vatana ve millete hayrı dokunur. Her birinin birçok örneği vardır. Coors birası az üreterek ürününü statü sembolü haline getirmişti (aslında çok üretse bile soğutuculu nakliye sorunları nedeniyle sevkiyat yapamıyordu); Sony televizyon, kayıt cihazı filan gibi cihazların fiziksel özelliklerini, söz gelimi boyutlarını küçülterek başarıya ulaşmıştı. Kalitesiyle pazarlarda başarıyı yakalayan şirket örneği çoktur. Timex maliyetlerinin düşüklüğüyle; Türk hazır giyim sanayii teslimat hızıyla başarı kazanmışlardır. Yüksek kaliteyi düşük maliyette üreten, istenen miktarda ürünü zamanında üretip teslim eden, yani saydığımız dört üretim boyutunu ikili, üçlü bir araya getirerek başarıya ulaşan firmaların örnekleri de çoktur.

Üretimden para kazanma konusunda bir parantez yenilik/buluş/icat için açılmalıdır. Yeniliğin bir gereksinimin daha iyi, çabuk, ucuza vs. karşılanması için ürünün özelliklerinde değişiklik yapmak yorumlanması doğru olmakla beraber eksik bir yorumdur. Üretimden para kazanmak için yeni ürün gerekli şart olmasa da genellikle sanki yeter şart olarak tanıtıla gelmiştir. Halbuki yenilik envanter idaresi, satın alma ve tedarik, üretim tasarımı, üretim hattı, üretim metotları, kalite standartları, kalite kontrol süreçleri, satış sonrası ürün hizmetleri, nakliye gibi bir sürü alanda yapılabilir. Yani miktar/özellikler, kalite, maliyet ve zamandan para kazanmanın her yolu için geçerlidir. İşte onun için rakiplerin yaptıklarının aynısını yaparak rekabet gücü kazanılacağını sanmak akıllıca sayılmaz. Bu konuştuğumuz çerçevede rekabet gücü, özellikle uluslararası rekabet gücü kazanan şirketler aynı zamanda vatana ve millete hayırlı olan şirketlerdir.

Değinmeden geçemeyeceğim, bir de üretimden kazanıp da vatana millete o kadar da hayırlı olmayan şirket örneği vardır. Benim gibi ithal ikamesi rejimi altında büyümüş olan nesil gayet iyi hatırlayacaktır. Ülkede ne üretilirse ya o ürünün ithalat vergileri arttırılır, ya da ithalat toptan durdurulurdu. Bu durumda ürünü üreten şirkete ülke pazarı tepside sunulur, o şirket de para kazanırdı. Bu sayede birçok sanayi ülkeye girdi, büyüdü ve sermayedarlarını zengin etti ama 1980’li yıllara kadar da uluslararası rekabet görmeden yaşadığı için vatan ve millet bundan umulan faydayı elde edemedi. Söz gelimi ithal ikamesi yıllarında evinize tuvalet yaptıracaksınız fayans lazım diyelim. Fayans satıcısı firmaya gidersiniz, dersiniz ki “Bana 100 metre kare beyaz fayans lazım”. Fayans yok bekleyeceksiniz. Üstelik ya kapora yatıracaksınız ya da fayansın tüm parasını. Adam da haklı, teminat mektubu vermiş üretici firmaya. Bir kaç ay sonra “Fayans geldi ama pembe” derlerdi.

Derken serbest ticaret mi dediler, liberal ekonomi mi dediler hatırlamıyorum ama ithal ikamesi bitti. Bitti ama şu veya bu nedenle korumacılık bir türlü tam kalkmadı. Bir düşünür “Annenin ellerini kızının mutfağından çıkaramazsınız” demiş. Devlet de bazı ülkelerde bir türlü ekonomiden çıkamıyor. O kadar ki insanın aklına “çıkmak istemiyor herhalde, acaba niye?” diye bir soru geliyor.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Teknokrat-Politikacı 30 Ekim 2019
Strateji mi? 23 Ekim 2019
Tenkisat 16 Ekim 2019
Kasvetli ilim 02 Ekim 2019
Zombiler 25 Eylül 2019
Yeni Bull 18 Eylül 2019
Bull 11 Eylül 2019
Neden olmuyor? 04 Eylül 2019
Olmayacak duaya... 28 Ağustos 2019