Sanayi sektörü işçi bulmakta zorlanıyor

Mesut KOYUNCU
Mesut KOYUNCU Yönetim ve Vergi mesut.koyuncu@dunya.com

TÜİK yurtiçi fiyat endeksleri yayınlandı. Üretici fiyat endeksi mart ayında %0,44 artarken yıllık artış %62,45 olarak gerçekleşti. Tüketici fiyatları ise geçtiğimiz ay %2,29 artarken, yıllık artış %50,51 oldu. Yine bu köşede yayınlanan önceki yazılarımda öngördüğümüz gibi ÜFE ile TÜFE arasındaki fark azalıyor.

Tüketici fiyatlarındaki artışın her ay bir hikâyesi oluyor. Bu ayın hikâyesi de muhtemelen ramazan ayı alışverişleri olsa gerek. Sanayi sektöründeki işletmeler eleman bulmakta zorlanıyorlar. Zaman zaman gerekli vardiyaları kuramıyorlar. Bazı makinelerini eleman yetersizliği nedeniyle üretim dışı bırakıyorlar.

Enflasyon oranlarını öğrenmek için TÜİK’in sitesine girmişken, işsizlik ve istihdam ile ilgili rakamlara da bakmak istedim. 2022 yılı işgücü istatistiklerine göre aynı yıl işsizlik oranı %10,4 seviyesinde gerçekleşmiş. İstihdam edilenlerin sayısı 30 milyon 752 bin kişi, istihdam oranı ise %47,5 olmuş.

Bu oran erkeklerde %65 iken kadınlarda %30,4 olarak kayda geçmiş. 15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı 2022 yılında bir önceki yıla göre %3,2 azalarak %19,4; aynı yaş gruplarında işsizlik oranı erkeklerde %16,4; kadınlarda ise %25,2 olarak tahmin edilmiş. İstihdam edilenlerin %15,8’i tarım, %21,7’si sanayi, %6’sı inşaat, %56,5’i hizmetler sektöründe yer almış.

Bu rakamlara bakınca Türkiye’de ağır bir işsizlik gerçeğinden söz etmek gerekiyor. Özellikle kadın işsizlik oranı daha fazla. Diğer yandan özellikle sanayi sektöründe gözle görülür bir istihdam açığı, yeterli eleman bulamama durumu var. Bu çelişkiyi izah edebilmek hiç kolay değil.

2023 yılı Cumhurbaşkanlığı yıllık programında 2019 yılında 3 milyon 283 bin, 2020 yılında 6 milyon 631 bin, 2021 yılında 5 milyon 904 bin haneye yardım yapıldığını görüyoruz. 2019 yılına göre 2000 ve 2021 yıllarındaki artışın Kovid-19 salgını nedeniyle gerçekleştiğini varsayarsak, 2022 yılında 2019 yılını esas alarak 3-4 milyon arası haneye sosyal yardım yapıldığını kabul edebiliriz.

TÜİK nüfus ve konut sayımı 2021 istatistiklerine göre ortalama hane halkı büyüklüğü 3.23, hane halkı sayısı 25 milyon 330 bin. Bu rakamlardan yola çıkarak Türkiye’deki hane halkı sayısının yaklaşık %15’i devletten düzenli olarak sosyal yardım alıyor.

Diğer bir bakış açısıyla 10 milyondan fazla kişi sosyal yardıma ihtiyaç duyuyor. İşin içine süreklilik gösteren bu sosyal yardımlar da girince sanayi sektöründe çalışan eleman bulmak zorlaşıyor. Sosyal yardımlar kendisini işsiz olarak tanımlayan kişilerin iş gücüne katılımlarını engelliyor. Bu durum en azından iş zorluğu yüksek sanayi dallarında istihdama engel oluyor.

1999 yılında yapılan değişiklikle emeklilik yaşı kademeli olarak uzatıldı. Bu değişiklik sonrası kazanılmış haklarını kaybettiklerine inananlar EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar) olarak örgütlendiler. Mücadeleleri bu yılın başında sonuç verdi.

Sorunu çözen yasa mart başında yürürlüğe girdi. SGK tarafından yapılan açıklamada bu yasadan ilk anda yaklaşık 2,2 milyon kişi yararlanacak. Bunun 1,7 milyonu işçi, 89 bini esnaf ve 496 binini memurlar oluşturuyor. Zaten yeteri kadar işçi bulmakta zorlanan sanayi sektörü EYT ile yeni bir zorluğun içine girecek.

Çalışanlarını kaybetmemek adına bu kapsamda olanların emekli olup işlerine devam etmelerinin yolunu açacak. Bu durum hem yoğun kıdem tazminatı ödemelerine neden olacak hem de işe devam etmeyecek olanlar için yeni bir istihdam açığı ortaya çıkaracak. Bir tarafta işsizlik bir tarafta eleman bulma derdi. Gariplikler ülkesiyiz vesselam.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Organik büyümeme 16 Ağustos 2023
Para Nerde? 01 Haziran 2023
Gençler ve kadınlar! 10 Mayıs 2023
Ailenin kurumsallaşması 03 Mayıs 2023
Ek vergi 19 Nisan 2023