Sesim geliyor mu?

Murat YILDIZ
Murat YILDIZ TEKNO STRATEJİ myildiz@dunya.com

Teknoloji şirketlerinin en büyük başarıları hep veri giriş yönteminde yaptıkları devrimsel dönüşümler, yenilikçi yaklaşımlar ile gerçekleşmiş. Macera önce delikli kartlar ile başladı. Ben o dönemleri hatırlamamakla birlikte, çocukluğumda bolca telgraf kartları ile oynamışlığım vardır. Çok daha eskiden karmaşık düğmeler, çevirmeli kollar ve hatta çıkrıklar bile kullanılır olmuş. Facit hesap makinaları muhtemelen bazılarınızın anılarında yer almıştır. Klavyenin gelmesi ile birlikte bilgisayarların kurumlar içerisinde daha geniş bir şekilde yer almaya başladıklarını görüyoruz. Yine hemen ardından hemen yalnızca klavyeden oluşan bilgisayarlar, evlerdeki bilgisayar penetrasyonunun hızlı bir şekilde artmasını sağladı. 80’lerde gittikçe yaygınlaşmaya başlayan farelerden sonra veri girişi konusunda standartlar uzunca bir süre yeniliklerden uzak kaldı. Bir ara PDA’larda sıkça kullanılan Stylus kalemleri bir kenara bırakacak olursak, bilgisayar ve internet devrimini hep fare-klavye ikilisi ile tamamlamış olduk. Ta ki 2000’li yıllarda tek tük denenen dokunmatik ekranların önce iPhone daha sonra da iPad ile zirve yapmasına kadar. Artık düğmeler, çevirmeli kollar, delikli kartlar, klavye, fare veya Stylus kalemlerden çok daha fazla parmaklarımızı kullanmaya başladık. 

Siz ister veri girişi deyin, isterseniz dijital dünya ile etkileşim olarak adlandırın, yöntemler değiştikçe bambaşka pazarlar ve ürünler doğmuş. Son birkaç yıldır yine yeni bir devrimin emekleme dönemlerini yaşıyoruz. Google Voice, Siri ve Cortana gibi ses tanıma asistanları, dijital dünya ile etkileşimimizi kökten değiştireceğe benziyor. Her ne kadar Türkiye’de çok yaygınlaşmamış olsa bile, giyilebilir ürünlerin artması, otomobillerdeki eğlence sistemlerinin entegrasyonu ve akıllı evler ile birlikte sesimiz yakın zamanda dijital dünya ile etkileşimde parmak kullanım oranlarını geçebilir.

Mobil cep telefonlarındaki kullanım bir yana, oldukça yeni uygulama alanları ve cihazların geleceği de muhakkak. Geçtiğimiz hafta piyasaya sürülen Amazon Echo bunun ilk örneği. Basit bir hoparlörün, ses etkileşimi ile nasıl yenilikçi bir ürüne haline gelebileceğinin bizler için apaçık bir ispatı. Tüm bu teknolojilerin yeni şeyler değil. Muhtemelen hepsini on yıllar evvel bilimkurgu filmlerinde bolca gördük. Ancak şimdi gerçeğe çok daha yakınlar ve nihai ürünler olarak evlerimizde, ceplerimizde, otomobillerimizde yerlerini almaya başladılar. Amazon Echo örneğinden yola çıkarak basit bir hoparlörün bile nasıl yenilikçi bir ürüne dönüştüğünü görebiliyoruz. Bakalım 2015’de başka hangi cihazlar artık bizimle konuşmaya başlayacak? 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Yerli ve milli teknoloji 25 Mayıs 2019