TÜFE yüzde 20’de, Yİ-ÜFE yüzde 40’ta kalabilir

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Yıllık enflasyon gerçekleşmesine ilişkin olarak bu köşede 8 Ekim’de yer verdiğimiz tahminimizde radikal bir revizyona gitmemiz gerekiyor. 8 Ekim’de 2018 yılı TÜFE’nin yüzde 30, Yİ-ÜFE'nin ise yüzde 50 olarak gerçekleşebileceği görüşünü dile getirmiştik. Bu oranları 10’ar puan aşağı çekiyoruz.

Yüzde 30 ve 50’lik tahmine, eylül sonundaki gerçekleşmeyi, içinde bulunulan durumu ve gidişatı dikkate alarak ulaşmıştık.

Ama koşullarda çok belirgin değişiklikler oldu. Vergi indirimi gibi çok radikal bir adım atıldı. Bu sayede çok sayıda ürünün fiyatında yüzde 10 düşüş sağlandı.

Dövizdeki artış durduğu gibi tersine bir gelişme yaşanmaya başlandı. Örneğin dolar kuru ay ortalaması bazında eylülde 6.37’ye ulaştıktan sonra ekimde 5.86’ya indi. Dolar, kasım ayının ilk 19 gününün ortalamasında ise 5.44 olarak gerçekleşti. Dolar, içinde bulunduğumuz günlerde ilk 19 gün ortalamasının da altında, yani yön aşağı doğru.

Dövizde ortaya çıkan bu gerileme eğilimi zaten ilk etkisini Yİ-ÜFE'de gösterdi. Üretici fiyatları eylüldeki yüzde 10.88'lik rekor artıştan sonra ekimde yalnızca yüzde 0.91 arttı. Eylül sonunda yüzde 46'yı aşan yıllık artış da ekim sonunda yüzde 45'e indi.

Tüketici fiyatlarındaki artış da hız kesti ama bu yavaşlama üreticideki kadar olmadı. TÜFE, ekimde yıllık bazda yükselmeye devam etti ve yüzde 25'i aştı.

Kasımdaki düşüş yüzde 3 olur mu?

Kasım ayının üçte ikisini geride bıraktık ve şimdiye kadar oluşan tablo bu ay fiyatlarda belirgin bir düşüş yaşanacağına işaret ediyor.

Bunda en büyük etkenlerden birini biraz önce belirttik. Dövizdeki artışın yerini gerilemeye bırakmasıyla Yİ-ÜFE üstündeki baskı kalktı, Yİ-ÜFE'den TÜFE’ye gelen baskı da azaldı.

Dövizdeki düşüş sayesinde akaryakıt fiyatlarını aşağı çekmek mümkün hale geldi.

Ama fiyatların gerilemesini sağlayan en büyük adım hiç kuşku yok ki vergi indirimleri.

Daha önce de birkaç kez değinmiştik. TÜFE’de ilk on mal ve hizmetin yüzde 29 ağırlığı bulunuyor.

Ağırlıkta ilk sıradaki kirada bir gerileme beklenmemeli, hatta bir miktar artış olması kaçınılmazdır.

İkinci sıradaki sigarada fiyatlar zaten uzun süredir değişmiyor, kasımda da bir değişiklik gözlenmiyor.

Ama üçüncü ve dördüncü sırada bulunan dizel ve benzinli otomobillerin fiyatında (vergi indirimine girebilen özellikte olanlar için) yüzde 10 düşüş gerçekleşti. Otomobillerin TÜFE’deki ağırlığı yüzde 6.58. İşte otomobildeki yüzde 10 fiyat düşüşü, TÜFE’deki gerilemeye 0.66 puan katkı demektir.

Ayrıca ağırlık sıralamasında ilk on içinde yer alan mazot ve benzinde de fiyat indirimi yapıldı.

İlk on içindeki diğer altı kalemde fiyatlar sabit kalsa bile otomobil ve akaryakıttan gelen indirim sayesinde ilk on mal ve hizmetteki fiyat düşüşü yüzde 3'ü aşıyor. Bu yüzde 3'ün tüm endekse katkısı ise yaklaşık 0.9 puan.

Bir yandan vergi indirimleri, bir yandan enfl asyonla topyekun mücadele programı kapsamında yapılan indirimlerle TÜFE’yi oluşturan çok sayıda üründe fiyatların gerilediği de biliniyor.

Yıllık yüzde 20’de kalabilir

TÜFE’de 400’ün üstünde mal ve hizmetin fiyatı izleniyor. Enflasyonla mücadele programı ekimde açıklanmakla birlikte asıl uygulama kasıma kaldı. İşte vergi indirimiyle birlikte fiyatlarda öyle görünüyor ki keskin bir hareket yaşanıyor.

Kasım ayında tüketici fiyatlarının yüzde 3 dolayında gerilemesi şaşırtıcı olmayacak gibi.

Ancak yeni baz, indirim yapılan bu fiyatlar olacak ve aralıkta yeniden bir artış yaşanması kaçınılmaz hale gelecek. Aralıkta rutin fiyat hareketleri izlenecek. Yılın son ayında yüzde 1 dolayında, yani ortalamaya yakın bir artış görebiliriz.

TÜFE, kasımda yüzde 3 gerileyip aralıkta yeniden yüzde 1 arttığı takdirde 2018 yılsonu enfl asyonu yüzde 20 düzeyinde gerçekleşecek demektir. Bu oran, yeni ekonomi programında tahmin edilen yüzde 20.8’in de, Merkez Bankası’nın tahmini olan yüzde 23.5’in de altında bir gerçekleşmeye işaret edecektir.

Yİ-ÜFE yüzde 40 olabilir

Daha önce de belirttik, eylül ortalamasında 6.37 olan dolar kasımda 5.44’e geriledi. Düşüş yüzde 15’i buldu. Doların kasımın tümündeki ortalaması daha da düşük olabilir. Üretici fiyatları döviz kurundaki artışa çok daha duyarlı. Bu duyarlılığın etkisi zaten ekim ayında da kendini gösterdi. Dolayısıyla kurdaki düşüş Yİ-ÜFE'yi olumlu etkileyecek.

Üretici fiyatlarının son iki ayda yataya yakın seyretmesi ve yılın yüzde 40, hatta yüzde 40’ın da altında kapatılması beklenebilir.

Bu arada Yİ-ÜFE vergisiz fiyatlar üstünden oluşturulduğundan vergi indirimlerinin bu endeksi etkilemesi söz konusu değil, bunu da bir not olarak düşelim.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar