Tüm personele (3)

Osman Ata ATAÇ
Osman Ata ATAÇ İŞLETMECİLİK SOHBETLERİ oaatac@gmail.com

Ülkemizin katma değeri yüksek, özgün ürünler üreterek dünya ticaretinde ciddi bir oyuncu olarak yükselmesi ve ‘üreten’ bir ülke olması hepimizin arzusu. İstatistiklerin olumlu tablolar çizmesine rağmen sıkıntı çeken işletmeler kaynaklarını (insan gücü, finans, fiziki tesisler ve alt yapı, enformasyon ve know-how, stratejik işbirlikleri ve ilişkiler) daha etkili kullanmak zorundadırlar. Bu hafta stratejik işbirlikleri ve ilişkiler kaynaklarının kullanılması konusunda bir talimatnameyi veriyorum.

► Tüm personele: Bildiğiniz gibi uluslararası ekonomik durgunluk, döviz kurlarında ithal girdi maliyetlerimizi yükselten değişiklikler ve bölgemizdeki politik olumsuzluklar şirketimizi olumsuz etkiledi. Avrupalı, Amerikalı, Rus, Arap ve Rodezya’mı ne oralı (orası neresi sorduk bilen yok meğer öyle bir ülke artık yokmuş) iş ortaklarımızla olan ilişkileri serbest vize, uluslar arası anlaşmalar (ve anlaşmazlıklar), Ülkemizin dış politikasının ne derinlikte olacağının kesin kararına göre gözden geçirmek zorundayız.

Bu nedenlerle 2106 yaz tatili bitip okullar açılır açılmaz yani ben Bodrum’dan döner dönmez şirketimizde bazı politika değişikliklerine gitmek zorunlu hale geldi. Aşağıdaki politikalar şirketimizde benim (patron hariç) yaptıklarım hariç herkes için geçerlidir. Patronun (benim) işletmedeki rolüm sizlere ‘zevkli bir çalışma deneyimi’ sunmak olarak kalacak ve değişmeyecektir. Bu nedenle personelin tüm soruları, mülahazaları, gördükleri sakıncaları, düş kırıklıklarını, kızgınlıklarını, alınganlıklarını, kinayelerini, ithamlarını suçlamalarını ve kanaatlerini bekliyorum. Personel bunları Merkez Bankası’ndaki kasamıza yerleştirdiğimiz ‘öneriler kutusuna’ bırakmalıdır. Yeni politikalar aşağıdaki gibidir:

► İşbirliği ilkeleri: İşbirliği ilkelerimiz diye bir şey yoktur. Varsa da sık sık değiştiririz. Bu kararsızlıktan değildir. Sık sık yenilenen işbirliği ilkeleri, adı üstünde, bizim ne kadar yenilikçi olduğumuzu gösterir. Kullanılmış, eski ilkeleri yürürlükte tutmak bize yakışmaz. Bu nedenle işbirlikleri konusunda çalışan personelin zırt vırt ilkeler nelerdir diye sormaları yasaklanmıştır.
► Ortaklarımız: Ortaklıklara şunun bunun ıstırabını paylaşmak, azaltmak için girmedik. Kendi derdimiz bize yeter. Birde ortaklarımızın derdini çekemeyiz. Ortaklarımızın dertleri bize onların elinde, avcunda nesi varsa ucuza kapatma fırsatı yaratmıyorsa bu dertleri duymazlıktan ve görmezlikten gelme politikası izleyeceğiz. Derdi çok ortak olmaz olsun.

► Yarar paylaşımı: Yarar paylaşımı ancak üçüncü partilerden elde edilenler konusunda geçerlidir. Ortaklık anlayışımız ortaklarımızın elleri bizim, bizim ellerimiz ortaklarımızın ceplerinde dolaşmak değil ikimizin de ellerinin bir üçüncü enayinin cebinde olmasıdır. Bu bakımdan bize üçüncü enayileri bulamayan, faydasız ortaklarla artık çalışmayacağız.

► Makbul işbirlikleri: Her işbirliği makbul değildir. Makbul işbirlikçiler rakiplerimizin pazarlama ve üretim sırlarını bilenler, resmi makamlarla olan ilişkilerimizi yumuşatmaya yetkili olanlar ve bunların yakınlarıdır. Bu kişilere stratejik ortak denilemeyeceği için abi, kardeş, dost gibi lakaplar takılacaktır.

► Gerekli işbirlikleri: Her işbirliği gerekli değildir. Burası Türkiye. Gerekli işbirlikleri işletmemizin kısa ve uzun dönem başarısı için şart olan kurumlarla yapılan işbirlikleridir. Bu kurumlara topluca ve kısaca bakanlıklar denilir. Bakanlıkları belediyeler ve bu ikisine bağlı kurumlar takip eder.

► Stratejik ortak: Bunun ne demek olduğunu kimse bilmiyor. Literatürdeki tanım uzun dönemde değer yaratacak işbirliği olarak verilmiş. Bizim öyle uzun dönemde değer yaratmak için uğraşacak vaktimiz yok. Bize kısa dönemde (bir yıldan az) para kazandıracak (çok para) ortak gerek. Bu nedenle bundan sonra parasını nereye koyacağını bilen değil bilmeyen ortaklıklar arayacağız. Stratejik ortaklar ya malımızı bize zahmet vermeden iyi fiyata satan veya bizim beceremediğimiz malı üreten veya ikisini de ucuza bizim adımıza yapacak kişi ve kurumlardır.

► Değerlendirme: Müstakbel ortaklarımızın değerlendirilmesinde yeni kurallar kullanılacaktır. Mezarcılık işine girseler milleti ölmekten vazgeçirecek kadar beceriksiz ortak yerine milleti önce öldürüp sonra mezarcılık işi yapacak kadar becerikli ortaklar arayacağız.

► Ahde vefa: Eski dostluklar diye bir şey yoktur. Sırf uzun süredir işbirliği yapıyoruz diye işimize yaramayan ortaklara tolerans göstermenin de bir alemi yoktur. Biz arkeolog değiliz ki eskiye meraklı olalım. Artık işimize yaramayan ortaklıklar için politikamız ‘eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağardı’ şeklinde olacaktır.

► Sorumluluk: İyi ortaklıklar kabahatin hep ortaklara yıkılabildiği ortaklıklardır. Bu yıkılma ulusal ve uluslararası yasalara göre yapılabilirse daha iyidir. Bu nedenlerle ortaklarımızın hatalarının yasalar açısından dokümante edilerek gereklilik halinde bizi haklı çıkaracak dosyalar hazırlanmasına gereken önemin verilmesi şarttır.

► Birlikte çalışma: Deneyimlerimiz bize ortaklarımızla birlikte çalışmanın zamanımızın çoğunu onları bizim haklılığımıza ikna etmek için harcamamız demek olduğunu öğretmiştir. Bundan böyle bizim gibi her zaman haklı olan tarafl ar için en büyük sorunun bir başkasının kendisini haklı sanması olduğunu anlayamayan kişi ve kurumlarla işbirliği yapılmayacaktır.

► İşbirliği toplantıları: İşletmelerin yapabileceklerinin en iyisini yapamamalarının ve hiç bir zamanda yapamayacaklarının en büyük nedeni toplantılardır. İşbirliği toplantıları oturup iş yapmanın politik alternatifleridir. İş yapmaya niyetiniz yoksa toplantı en iyi bahane olduğundan bundan böyle işbirliği toplantısı yapmak isteyen personel bunu mesai saatleri dışında yapacaktır (mesai saatleri için bakınız yeni personel politikaları).

► Joint-Venture (JV): Bundan sonra dilimizin dönmediği, anlamadığımız JV yapmayacağız. JV kelimesinin Türkçesi iş ortaklığı imiş. Değil efendim. Bizim ortağa bir ihtiyacımız olmadığı gibi JV iş ortaklığı anlamına da gelmez. Diğer dillerdeki karşılıklarına da bizim dilimiz dönmüyor. Hollandacası gemeenschappelijke onderneming, Almancası gemeinschaftsunternehmen. Belki Amerikalılarla yaparız. Hiç olmazsa JV deyip geçiyorlar ve de adamlar meşgul zırt vırt Türkiye’ye gelelim diye bir iddiaları yok. gelmeye de korkuyorlar.

Sağlıcakla kalın.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Teknokrat-Politikacı 30 Ekim 2019
Strateji mi? 23 Ekim 2019
Tenkisat 16 Ekim 2019
Kasvetli ilim 02 Ekim 2019
Zombiler 25 Eylül 2019
Yeni Bull 18 Eylül 2019
Bull 11 Eylül 2019
Neden olmuyor? 04 Eylül 2019
Olmayacak duaya... 28 Ağustos 2019