Türk Lirası ile ihracat

Şefik ERGÖNÜL
Şefik ERGÖNÜL İHRACAT SOHBETLERİ sefik@utided.org

İhracatçı dostlarımızla yaptığımız sohbetlerde, döviz kurlarının oynaklığından, benim sevdiğim tanımıyla “Tahterevalli gibi oynak olmasından” şikâyetler çoğalınca, Türk Lirası ile ihracat rakamlarına bir bakayım istedim. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) internet sitesinden “Döviz türlerine göre dış ticaret” rakamlarına baktığımızda gördüklerimiz, gün itibariyle pek de umut verici olmadı.

2008 yılında 2,2 milyar ABD Doları seviyesinde olan Türk Lirası ile ihracatın, bu yılı izleyen diğer yıllardaki durumuna baktığımızda ABD Doları olarak 2009 / 2,16 – 2010 / 2,64 – 2011 / 3,43 – 2012 / 4,49 – 2013 / 5,35 – 2014 / 6,69 – 2015 / 6,09 – 2016 / 7,87 – 2017 / 13,94 – 6,28 (ilk 10 aylık) olarak gerçekleştiğini görüyoruz.

Milli paralarla dış ticaret yapılmasının, dış ticarette muhatabımız olan ülkelerle birlikte, ülkemiz için de oldukça rahatlatıcı bir unsur olacağını, dış ticaretle uğraşan herkesin rahatlıkla kabul edeceğini düşünüyorum. Ancak kendi küçük fakat anlamı büyük olan bir çekinceyi belirtmeden geçilmeyeceğini de görüyorum.

Milli paralarımızın küresel ticarette oluşan değerlerini nasıl belirleyip sabitleyeceğiz?

Bu kıstasın sağlıklı bir şekilde belirlenememesi durumunda milli paraların, gerek küresel ticarette diğer paralara karşı oluşan kendi kurları ve gerekse de karşılıklı olarak birbirlerine göre oluşan kurları, karşılıklı ticarette ciddi soru işaretlerine yol açacaktır.

TÜİK sitesinden elde ettiğimiz verilere baktığımızda da bunu rahatlıkla görüyoruz. Zaten, umut verici olmadığını söylediğimiz konu da bu tarafta duruyor. Milli paramız Türk Lirası’nın son zamanlarda, küresel ticarete hâkim olan ABD Doları ve diğer güçlü dövizler karşısındaki yüzer gezer durumu, milli paralarla ve Türk Lirası ile dış ticaret yapılmasının önünü net bir şekilde kesiyor.

Son on yılda 6 kattan fazla artan ve sürekli artış gösteren Türk Lirası ile ihracat rakamı 2019 yılında, geçen yıla göre neredeyse yarı yarıya azalmış bir durumda. Her ne kadar elimizdeki 2018 rakamı ilk 10 ay için ise de Türk Lirası ile ihracatın 2018 yılındaki gelişmelerine bakarak bu yılı en fazla 7.50 milyar ABD Doları civarında tamamlayacağını tahmin etmek çok da abartılı bir tahmin olmaz.

Bu durumda bir önceki yıl, yıllık ihracat rakamımızın neredeyse %10’una tırmanan bir seviye yakalayan Türk Lirası ile ihracatın, 2018 yılındaki bu performans düşüklüğünü nasıl ortadan kaldıracağız?

Ülkemiz üretiminin, hammadde ve ara malı açısından ithalata bağlı olduğunu söylemek aşikârı ifşa etmek olsa da Türk Lirası ile ihracatın yaşadığı düşüşü açıklamak için burada tekrar etmemiz gerekiyor.

Yurt dışındaki müşterisine teklifini hazırlayan ihracatçımız, girdilerinin bağlı olduğu yabancı paraların kendisine getireceği maliyeti bilemeden nasıl fiyat hesaplayacak?

Uzun yıllar düzenli sayılabilecek ve tahmin edilebilir hareketler gösteren yabancı paraların karşısında Türk Lirası ile ihracatın gösterdiği performans, yukarıda verdiğimiz rakamlarda kendisini gösteriyor. Ancak 2018 yılına geldiğimizde yaşanan düşüş tam anlamıyla, döviz kurlarında görülen tahterevalli benzeri hareketlere bağlıdır.

Türk Lirası ile ihracatı arttırmanın çaresi, döviz kurlarında görülen sert iniş çıkışların önlemesine bağlıdır.

Bu ise sadece Türk Lirası ile ihracat yapanların değil, sağlıklı fiyat hesaplamak isteyen ve sürdürülebilir bir ihracat çabasında olan tüm tüccar ve sanayici erbabının isteğidir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
96 yılda ihracat... 29 Ekim 2019
Tahterevalliye Dikkat 15 Ekim 2019
İhracat ve Facebook 17 Eylül 2019
Promosyon mu o da ne? 10 Eylül 2019
Müşteriye Doğru Erişim 27 Ağustos 2019