Türkiye sivil havacılıkta ilk 5 ülke içinde

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN didem.eryar@dunya.com

2001 yılında kurulan Atlasglobal, 2004 yılında ilk defa tarifeli seferlere başladı. Şirket 2015 yılında ise önemli bir dönüşüm yaşadı ve Atlasjet olan marka adı, Atlasglobal olarak değiştirildi. Bu dönüşümün nedeni, "uluslararası bir havayolu şirketi olma" hedefi idi.

Atlasglobal Genel Müdür Yardımcısı Semra Erener Özalçın, şirketin büyümesini etkileyici bir benzetme ile açıklıyor: "Çinliler bambu ağacı diktiğinde ilk sene sularlar ama bambu yeşermez. Bu 5 yıl kadar sürer sonra bambu ağacı bir anda 27 metre olur. Biz de son birkaç yıldır bambudan daha hızlı büyüdük gibi geliyor."

Semra Erener Özyalçın'a hem Atlasglobal'in geleceğe yönelik hedeflerini, hem de havacılık sektöründe son dönemde öne çıkan trendleri sorduk. Bakın neler anlattı:

Türkiye'de olduğu kadar Avrupa'da da bilinmemiz gerekiyordu

"2015 yılında bir dönüşüm yaşadık. Türkiye'de bilinen bir markaydık ama Avrupa'da bu kadar bilinmediğimizi fark ettik. Jet uzantılı havayolu şirketleri Avrupalılarda low-cost havayolu şirketleri algısı yaratıyor. Biz hiçbir zaman low- cost olmadık. Öncelikle bu jet uzantısından kurtulmalıyız diye düşündük. Bu, Yönetim Kurulu Başkanı'mızın 2012 yılından beri hayaliydi. Neden 'global' dedik? Kuruluş aşamasında olan yavru havayollarımız var. Dolasıyla Atlasglobal ana çatı olacak. Bu ana şemsiye altında küçük havayollarımız olacak. 2015'te marka bilinirliğimizi artırmak için çalışmalar yaptık. Ana merkez İstanbul olmak üzere ‘topla dağıt' sistemi kurduk. Doğudan gelen yolcularımızı batıya, güneyden geleni kuzeye yönlendirdiğimiz bir sistem kurguladık. ‘Topla dağıt' sistemi çok başarılı oldu. Bu sistem sayesinde 2016 yılını başarılı bir şekilde atlattık. Artık transit yolcu taşıyan bir havayolu şirketiyiz."

Türkiye'de büyüme dünyadan 1,5-2 kat daha fazla

"Havacılık trendleri son 20 yıldır büyüme eğiliminde. Türkiye'de ise çok daha fazla büyüyoruz. Dünya ticaret hacmi, ülkeler arası ticaret hacmi, küreselleşme ve şehir nüfusunun artması sektörün büyümesindeki en önemli etkenler. Dünyada büyüme trendi devam edecek ama Türkiye'de büyüme dünyadakinden 1.5 -2 kat daha farklı devam edecek. Önümüzdeki 7-8 yılda gelişme beklenen dünya sivil havacılığında ilk 5 ülke içindeyiz. Türkiye'de şehirleşmiş nüfus yüzde 74. Şehirleşmiş nüfusun kırsal alanlara göre seyahat alışkanlıkları da farklı oluyor. Atlasglobal de bu bağlamda büyüme planlarına devam ediyor."

2017 itibariyle 80 hatın üstüne çıkacağız

"Beş yıllık filo planı yaptık. Dünyada büyüyen pazarlara göre ne kadar uçak ihtiyacımız olacak? Hangi saatlerde nerelere gideceğiz gibi tüm analizler yapıldı. Bu sene 7-8 hat açacağız. Uzun süredir peşinde olduğumuz ancak trafik hakları nedeniyle alamadığımız destinasyonlar vardı, onları alabiliyoruz şu anda. 2018'de 11 hat, 2019'da 11 hat, 2020'de 8 yeni hat daha açacağız. 2017 itibariyle 80 hattı geçeceğiz. Şu an 27 uçağımız var. En kötümser planımıza göre 2020 yılında 50 uçağı geçmek zorundayız. İyimser planlamıza göre 100 uçağı geçeriz. Irak ve Ukrayna'da yavru havayollarımız var. Kurduğumuz bu küçük havayolu şirketlerimizle bölgesel olarak büyüyoruz. Bu sayede network zenginliğimiz oluşuyor. Toplam 8 tane yavru havayolumuz olacak. Gelecek sene 3 tanesini planlıyoruz."

2017'de Rusya ve Kazakistan'a odaklandık

"Bu sene Rusya ve Kazakistan'a odaklandık. 2016 yılının yaralarını sardık. 2015'in de üzerine çıkabildik. Dünya sivil havacılığı, önümüzdeki 15-20 yıl içinde Avrupa, sonra ABD, daha sonra Ortadoğu ve Asya'nın büyüyeceğini söylüyor. Bu sene Yakın Asya, Rusya ve Kazakistan noktalarına odaklandık. Gelecek sene, Avrupa'da açtığımız noktanın karşılığında, uçuş ağımızda başka bir Asya, bir Ortadoğu ülkesi olmak zorunda. Dağıtım kanalları çok önemli. Her yerde olmak zorundasınız. Bu kapsamda digital teknolojiye yatırım yapıyoruz. Geride kalmamalıyız."

Yolcunun düşünce setine giriyoruz

Atlasglobal Genel Müdür Yardımcısı Semra Erener Özalçın, "Türkiye pazarında algımız çok yüksek. Noktadan noktaya 3 bini aşan bir pazarımız var. Dönüşümün amacı, Türkiye pazarındaki bilinirlik ve pazar payımızı yurt dışındaki noktalarda da sağlamaktı. Bugün rekabette öne çıkmak için yolcu tarafından tercih edilir olmak gerekiyor. Yolcular artık standart şeyleri aramıyor. Fark yaratmak gerekiyor. Yolcu, ‘Beni önemseyen bir değerler seti istiyorum' diyor. Atlasglobal olarak biz ne yapıyoruz? Yolcunun ürün beklentisi, ücret beklentisi, kafasında planladığı zaman konularında çözümler sunan yenilikçi ve dinamik adımlar atıyoruz. Yolcunun düşünce setine giriyoruz, ayrıcalıklı çalışmalar yapıyoruz" diyor.

Erkek kabin memurumuz yok

"İşe alımlarda pozitif ayrımcılık yapıyoruz. Kabin memurlarımızı kendimiz yetiştiriyoruz. Bizim erkek kabin memurumuz yok. Bizde kadın erkek çalışan sayısı pozitif ayrımcılık yönünde. İdari personelin yüzde 40'ı kadın, yüzde 60'ı erkek. Uçucularda yüzde 79 kadın, yüzde 21 erkek oranına sahibiz. Kadın yaş ortalamamız 28. Erkeklerde ise 31. Genç bir şirketiz."

"Hayallerinde Sınır Tanıma"

Bu hafta sizi MV Holding CEO'su, girişimcilik platformu StartersHub'ın Yönetim Kurulu Başkanı ve BinYaprak'ın ilk günden bu yana önemli destekçilerinden ve İlkYapraklarından biri olan Ebru Dorman ile tanıştırmak istiyoruz. Nişantaşı Anadolu Lisesi'nin ardından Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği'nden mezun olan Dorman'ın kariyerinin büyük bir bölümü yurt dışında geçmiş. Avusturya'da yaptığı üç aylık staj tecrübesinin kendisine bir dünya vatandaşı olma arzusu aşıladığını belirtiyor.

TÜBİTAK Bilim Bursu ile Berkeley Üniversitesi'nde Endüstri Mühendisliği master'ı yapan Dorman, ilk çalıştığı kurum olan McKinsey ile tanışma hikayesinin tamamen tesadüf olduğunu anlatıyor. Kariyerinde iz bırakan insanlardan birinin McKinsey İstanbul kurucu direktörü Claus Mund olduğunu söyleyen Dorman, onun sayesinde edindiği "sınır tanıma" algısının başarılarında çok büyük önem teşkil ettiğini eklemeden geçemiyor. Harvard Business School'da işletme master'ının ardından 1999'da Londra'ya yerleşen Dorman kendi teknoloji girişimini kurma çabasının risk almanın önemini öğrettiğini ve girişiminin başarısız olmasına rağmen onu başka başarılara götürdüğünü belirtiyor. Telekom şirketi Orange'da Başkan Yardımcısı iken 2008 yılında Capital Dergisi'nin "Dünya Devlerini Yöneten Elli Türk" listesinde yer alan Ebru Dorman, 2011 yılında Malezya'da Maxis'de çalışmaya başlıyor.

2013 yılında başarılarından çok etkilendiği Mehmet Ali Aydınlar ile tanışıp Acıbadem Sağlık Grubu'nda Genel Müdür Vekili olarak İstanbul'a dönen Dorman, sektör değişikliği ve 17 yıllık yurt dışı tecrübesinden sonra İstanbul'a dönüş yapmanın kendisi için önemli bir deneyim olduğunu anlatıyor. Kariyer yolculuğunda ailesinin kendisine her zaman destek olduğunu belirten Dorman'ın, ilham aldığı ilk kadın ise anneannesi. Karşılık beklemeden iyilik yapmayı anneannesinden, hep daha iyisi için çaba göstermeyi annesinden öğrendiğini anlatıyor. Maksimum düzeyde pozitif etki yaratmayı, birlikte çalıştığı kurumlara ve insanlara olumlu dokunuşlarda bulunmayı ve kalıcı işler yapmayı önemseyen Dorman, oğlu Denis'in doğru değerler ile mutlu bir yaşam sürmesinin önemini vurguluyor. Gençlik yıllarında hayal edemeyeceği kadar zengin tecrübe ve başarılar elde ettiğini anlatan Dorman'ın gençlere altın değerinde öğüdü ise şöyle: ‘'Hayallerinde sınır tanıma, ben yaptıysam sen de yaparsın.''

Günün sözü

İnandığınız şeyi yapmanız için süper güçlere sahip olmanız gerekmiyor.

Debbi Fields

Mrs. Fields Bakeries Kurucusu

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar