Üreten şehrin sorunu...

Funda AKKOYUN
Funda AKKOYUN DENİZLİ'DEN funda.akkoyun@dunya.com

İki Denizlili yan yana gelince 'ne iş yapsak' diye konuşurlar denir. Ticareti beşikte öğrendikleri söylenir, Denizli insanları için. Doğrudur da.. Üretmeye odaklı bir kenttir Denizli, ticari zekası yüksek ve çalışkan insanlardır. Kadın, erkek değil çalışan insan vardır Denizli 'de. Senelerdir en çok kadın istihdamının olduğu ildir. Tekstilin başkenti diye anılan il tam bir sektör zengini. Demir çelikten, mermere, makinadan, enerjiye, turizmden, tarıma ve sayamadığım bir çok sektör. İl, yurtiçi ve yurtdışında rüştünü ispat etmiş ve girdiği her sektörde liderliğe oynayan bir konuma gelmiştir.
En büyük sermayesi girişimci insan gücü olan ilin, en güzel örneğidir; Denizi olmayan Denizli'den dünyaya balık ihracatı yapılması. İhracat hacmi 3 milyar doların üstünde olan kentte tabiri caiz ise işler tıkır tıkır.
Her şey yolunda mı peki? Hemen hemen her gün sanayicilerimiz ile sohbet etme fırsatımız oluyor. Ürünlerinin tamamını ihraç etmek istiyorlar sebebini sorduğumuzda; tahsilat, vade, kar payı, çek diyorlar. Sanayicilerimizden biri şöyle bir ifade kullanmıştı sohbetimizin birinde, ''Peşin diye konuştuğumuz ödemenin vadesi 12 aydan başlıyor. Nereye kadar dayanabiliriz ki!" Bu sıkıntıların beraberinde yeni Türk Ticaret Kanunu'nun getirdiği maddi yükümlerinde üreticileri oldukça zorladığına değiniyorlar.    
Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz Denizli Sanayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci, iç piyasada çekle ilgili tahsilat sorunlarının yaşandığını; buna bağlı olarak vadelerin çok uzadığını, üreticilerin üretip sattıkları malların bedellerini alamadıklarını için sonraki üretimlerini finanse etmekte zorlandıklarını dile getiriyor. Keçeci ayrıca;  "İş adamlarının hayatına son 1 yıllık dönemde çok fazla yasal düzenleme girdi. Yeni Türk Ticaret Kanunu, Borçlar Kanunu ve İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu işverenlerimizin üzerine ciddi maddi yükümlülükler koyuyor. Ürettiği malların bedellerini tahsil etmekte sıkıntılar yaşayan üreticilerimiz, birbiri sıra gelen bu yeni hükümlere adapte olmak konusunda ciddi anlamda zorlanmaktadırlar. Bu nedenle özellikle cezai yaptırımları olan Ticaret Kanunu ve iş sağlığı ve güvenliği hükümlerinin uygulamasının ileri bir tarihe ertelenmesi, geçiş sürecinde yapılacak denetimlerde, müfettişlerin cezalandırmaya değil, bilgilendirmeye ve düzenlemeye yönelik işlemler yapması gerektiğini düşünüyoruz" şeklinde konuşuyor.
Müjdat Keçeci'nin yüksek sesle dile getirdiği bu söylemler, üreticilerin sesi... Bu sadece Denizli'nin problemi değil. Ama üretimin sürekli arttığı, yatırımların çoğaldığı,  il ekonomisine, haliyle ülke ekonomisine nasıl katkı sağlarımın hesabını yapan Denizlili sanayicilerimizin şevklerinin kırılmaması  şart.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Denizli sanayicileri 26 Temmuz 2016
Lütfen hayal edin! 13 Ağustos 2014