Yabancı yavaş yavaş gidiyor

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Yabancı yatırımcılar devlet iç borçlanma senedinden çıkmaya devam ediyor. Yabancılar, yılbaşından 3 Mayıs’a kadarki 18 haftanın 16’sında iç borçlanma senedi sattı. YSK’nın aldığı kararın etkisini ise gelecek hafta açıklanacak 3-10 Mayıs haftasına ilişkin veride görebileceğiz.

Yurtdışında yerleşiklerin ya da yaygın ifadeyle yabancıların devlet iç borçlanma senetlerinden çıkışı sürüyor. Öyle ki, yılbaşından 3 Mayıs’a kadar olan dönemde gerçekleşen DİBS çıkışı, hisse senedi alımı yoluyla getirilen parayı da aştı ve net anlamda bir çıkış yaşanmış oldu.

Merkez Bankası verilerine göre yılbaşından 3 Mayıs’a kadar olan dönemde yurtdışında yerleşikler net 1 milyar 74 milyon dolarlık hisse senedi alımı gerçekleştirdi. Ancak hisse senetlerine ilgi gösteren yabancılar aldıklarından daha fazla devlet iç borçlanma senedi satmayı tercih etti.

Yabancı yatırımcıların bu dönemdeki devlet iç borçlanma senedi satışlarının toplamı net 2 milyar 289 milyon doları buldu.

Net girişten net çıkışa...

Yurtdışında yerleşikler 2017 yılının aynı döneminde 1.3 milyar dolarlık kısmı hisse senedinden, 1.5 milyar dolarlık kısmı da devlet iç borçlanma senedinden oluşmak üzere net 2.8 milyar dolarlık alım yapmıştı.

Bir yıl sonra 2018’de bu kez net alım 440 milyon dolarda kaldı. Yurtdışında yerleşikler geçen yıl aynı dönemde 1.3 milyar dolarlık devlet iç borçlanma senedi alırken, hisse senedinde 863 milyon dolarlık satış gerçekleştirdi.

Bu yıla geldik; biraz önce de aktardığımız gibi hisse senedi ve DİBS toplamında artık bir alış değil, net satış söz konusu. Dört ayı biraz aşkın sürede net 1.2 milyar dolar çıktı.

18 haftanın 16’sında DİBS sattılar

Yurtdışında yerleşiklerin bu 18 haftada 2.3 milyar doları bulan devlet iç borçlanma senedi satışı öyle bir-iki haftada yoğunlaşmış agresif bir satıştan kaynaklanmıyor. Yabancılar adeta sürekli satış yapıyor.

3 Mayıs’a kadar geçen 18 haftanın 16’sında net satış yapıldığı dikkat çekiyor. Yabancı yatırımcılar yalnızca 1 Şubat’ta biten haftada 106 milyon, 22 Mart’ta biten haftada da 102 milyon dolarlık alım yapmış. Kalan 16 haftada hep satış gerçekleştirilmiş.

Acaba YSK kararından sonra ne oldu?

Yabancı yatırımcının Türk menkul kıymetlerine ilgisizliği, özellikle de devlet iç borçlanma senetlerinden adeta apar topar uzaklaşmasında Yüksek Seçim Kurulu’nun İstanbul kararının bir etkisi yok. Son veri 3 Mayıs’taki durumu gösteriyor, oysa YSK kararı bu hafta açıklandı. Dolayısıyla yabancıların bu karara alım-satım konusunda ne ölçüde tepki verdiğini ancak bir hafta sonra 3-10 Mayıs haftasının verileri açıklandığında görebileceğiz.

Merkez Bankası’ndan dövize karşı hamle

YSK’nın yalnızca İstanbul’da yapılacak olmakla birlikte tüm Türkiye’yi yeniden seçim havasına sokan kararı kurda yükselişi tetikleyince Merkez Bankası önlem almak durumunda kaldı. Merkez hem faizi yükseltti, hem zorunlu karşılık oranlarında değişiklik yaptı.

Merkez Bankası haftalık repo ihalelerini yine bir süreliğine askıya aldı. Daha önce mart ayının son haftasında da aynı adım atılmıştı. Merkez Bankası piyasayı bir süre yüzde 24 yerine yüzde 25.5 faizle gecelik olarak fonlayacak.

Bu adım, Merkez Bankası’nın 25 Nisan’daki PPK toplantısından sonra yaptığı açıklamadaki ifade değişikliğinin nasıl yanlış yorumlandığını da ortaya koydu.

PPK toplantısındaki ifade değişikliği yaygın olarak Merkez Bankası’nın faiz indirimine hazırlandığı şekilde yorumladı. Biz ise özellikle aksini dile getirmiş ve Türkiye’nin içinde bulunulan koşullarda faiz indirimine gidemeyeceğinin altını çizmiştik. Bakın 26 Nisan’da bu köşede ne demiştik:

“İfadedeki bu değişiklik Merkez Bankası’nın gerektiğinde ilave parasal sıkılaştırma yapmayacağı, yapamayacağı anlamına tabii ki gelmiyor. Merkez Bankası koşullar gerektirdiğinde elbette haftalık repo ihalesine yine son verebilir, piyasayı gecelik ya da geç likidite penceresi yoluyla fonlamayı tercih edebilir.”

İkinci hamle zorunlu karşılıklar

Önce faizi fiilen artıran Merkez, daha sonra zorunlu karşılıklarda değişikliğe gitti.

TL zorunlu karşılıkların döviz cinsinden tesis edilebilmesinde azami oran yüzde 40'tan yüzde 30'a indirildi. Yabancı para zorunlu karşılık oranları ise tüm vadelerde 100 baz puan artırıldı.

TL zorunlu karşılıklarındaki düzenleme ile piyasaya 2.8 milyar dolar verilmesi ve piyasadan 7.2 milyar lira çekilmesinin, yabancı para zorunlu karşılık operasyonu ile de piyasadan 3 milyar dolar çekilmesinin beklendiği belirtildi.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar