“Yön ver, el ver, beslen”

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN didem.eryar@dunya.com

“İş hayatında kadınların daha etkin roller alması için en başta birbiriyle çekişme değil dayanışma içinde olmaları gerekiyor” diyen Lale Saral Develioğlu, şirketlere “yön” veriyor, kadınlara ve gençlere “el” veriyor, kendisini de okuyarak, gezerek, aile ve dostları ile birlikte olarak besliyor...

Lale Saral Develioğlu, bir mühendis. Telekomünikasyon ve tüketici ürünleri olmak üzere çok uluslu şirketlerde pazarlama, strateji, iş geliştirme ve genel idare alanlarında 26 yıllık bir deneyime sahip. Aynı zamanda bir melek yatırımcı.

“Hayatımın ilk çeyreği okuyarak, ikinci çeyreği ise kurumsal hayatta geçti. 50 yaşıma girerken hayatımın üçüncü çeyreğini farklı bir dengede geçirmeye karar verdim. Ben buna portföy yönetimi dönemi diyorum. Portföyüm 3 büyük parçadan oluşuyor: yön verme, el verme ve beslenme” diyor Lale Saral Develioğlu.

Ve aslında genel anlamda kadınlara bir yol haritası çiziyor. Bu portföyün ilk parçasını stratejik danışmanlık ve yönetim kurulu üyeliği ile şirketlere yön vermek oluşturuyor. İkinci parça “gençlere ve kadınlara el verme” üzerine kurulu. Saral Develioğlu bu kapsamda üniversitede ders veriyor, mentorluk yapıyor, Yönetim Kurulu’nda Kadın Derneği (YKKD) ve benzeri sosyal kuruluşlarda aktif rol alıyor. Üçüncü parçaya ise beslenme adını veriyor. Beslenme; aile, dostlar ve kişisel gelişime vakit ayırmak; okumak, izlemek, gezmek, yeni şeyler denemek anlamına geliyor.

“Kadınların iş gücüne katılmasına ve üst yönetim kademelerinde etkinliğinin artmasına sadece ekonomiye katkı olarak bakmak, ihtiyacı azımsamaktır” diyen Lale Saral Develioğlu, “Hızla değişen dünyamızda daha fazla ihtiyaç duyulan, karmaşıklık yönetimi, zor kararlar için güçlü sezgiler, yıkıcı değil yapıcı yaklaşım gibi yetkinlikler kadınların güçlü yönleri. Yapay zeka ile bilgisayarlar ve robotlar zaten standart işleri insanlardan daha iyi yapacak; yeni dönemde duygusal zeka ve sezgi ihtiyacı daha da öne çıkacak. Kadının doğurganlıktan gelen yıkıcı değil yapıcı ve oldurucu bir doğası var. Bunları iş hayatında daha fazla öne çıkararak fark yaratacaklarına inanıyorum” yorumlarını yapıyor.

Her 100 girişimciden sadece 9’u kadın

Bireysel Katılım Yatırımcısı lisanslı bir melek yatırımcı olan Develioğlu’nun beş yatırımı bulunuyor. Bunlardan ikisi big data ve yapay zeka kullanarak teknolojik pazarlama çözümleri sunuyor. Diğer ikisi biyomedikal alanında yeni ürün geliştiriyor; biri ise nesnelerin interneti alanında akıllı termostat ve klima gibi akıllı ev çözümleri sunuyor.

“Yatırım yaptığım beş şirketten birinin girişimcisi kadın” diyen Develioğlu, “Türkiye’ye baktığınızda, her 100 girişimciden sadece 9’u kadın, her 100 işverenden yalnızca 8’i kadın. Kadınlarımızı daha girişimci olmaya teşvik etmeliyiz” çağrısında bulunuyor.

Çekişme değil, dayanışma gerekli

Lale Saral Develioğlu, yönetim kurullarında kadın oranının artırılmasını hedefleyen YKKD programına 2014 yılında Turkcell’de Genel Müdür Yardımcısı olduğu dönemde, programın ilk dönem mentisi olarak katılmış ve Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker’in mentisi olmuş.

Şöyle anlatıyor süreci: “Murat Bey bu konuya çok önem veren, tüm şirketlerinin yönetim kurullarına kadınları katan ve programımıza da çok destek veren kıymetli bir liderdir. Bu sayede farklı ortaklık yapısında ve farklı ülkelerdeki şirketlerinin yönetim kurullarını tecrübe etme fırsatım oldu. Bugüne kadar, farklı sektörlerden 15 farklı şirketin yönetim kurullarında görev aldım. Ardından 2. ve 3. dönemlerde programa katılan kız kardeşlerimle tecrübelerimi paylaşmak için ben de mentorluk yapmaya başladım. Bu dönem de İlkay Demirdağ ile çalışıyoruz. İlkay başarılı bir iş kadını olması yanında çok aktif bir sosyal girişimci; GYİ- AD Başkan Yardımcısı kimliğiyle ‘Eşitlik Zamanı’ diye bir program başlattı. Programın en büyük kazanımlarından biri de, iş hayatında birbirinden başarılı kadınların birbirleriyle oluşturdukları bağlar ve kadının kadına el vermesinin önemini fark etmemiz. İş hayatında kadınların daha etkin roller alması için en başta birbiriyle çekişme değil dayanışma içinde olmaları gerekiyor.”

Karar vermek balonla yolculuğa benzer

Lale Saral Develioğlu’nun, hem iş hem de kişisel hayatlarında birçok önemli seçimin arifesinde olan ve bu kararları vermekte zorlanan gençlerin okuması niyetiyle kaleme aldığı “Karar Verdim” isimli bir kitabı var. Şöyle diyor Develioğlu, “Bütün hayatımızı verdiğimiz ya da vermediğimiz kararlar şekillendirse de ne okul ne de iş hayatımız boyunca bu konuda bir eğitim görürüz. Karar vermek balonla yolculuğa benzer. Balonun sepeti değerlerimiz gibi bizi korur; balonun ateşleyicisi duygularımız gibi bizi harekete geçirir; balonun kubbesi algımız gibi bizi kavrar ve yükseltir; içinde bulunduğumuz ortam ve hava koşulları da yolculuğumuzu etkiler; sonuçta yolculuğa çıkarsınız ancak nereye varacağınızı tam olarak bilemezsiniz.”

Program, gelecekteki sizi yaratmanıza destek oluyor

Lale Saral Develioğlu, Yönetim Kurulunda Kadın Sertifika ve Mentorluk Programı çerçevesinde İlkay Demirdağ’a mentorluk yapıyor. Bir sosyal girişimci olan Demirdağ şu sözlerle anlatıyor bu dayanışma sürecinin faydalarını: “Mentor – menti süreci deneyim paylaşımı, vizyon kazanımı, aksiyon planlarının ve bunlarla ilgili kişisel gelişim alanlarının belirlenmesi için önemli bir fırsat olarak değerlendirilmeli.Yönetim Kurulunda Kadın programı bir taraftan eğitim programları ile yetkinlik anlamında sizi hazırlarken, diğer taraftan da mentor – menti görüşmeleri ile de bakış açısı, yönetim ve liderlik becerileri anlamında sizi besliyor. Kuşkusuz tüm bunlar, iş hayatında bir yönetici olarak kendinizi tanımlamanıza, konumlandırmanıza ve gelecekteki sizi yaratmanıza destek oluyor.”

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar