5 soruda E-ihracat teşvikleri hakkında bilmeniz gerekenler
Günümüz hızla dijitalleşen iş dünyasında, e-ihracatın markalar için taşıdığı önem giderek artıyor. MegaMerchant CEO'su Yaman Alpata, e-ihracat teşviklerinin başarıya ulaşmadaki önemini 5 soruda açıklıyor.
E-ihracat süreci, yüksek lojistik maliyetler, uluslararası düzenlemeler, dil engelleri ve kültürel farklılıklar gibi bir dizi zorlukları da beraberinde getiriyor. E-ihracat teşvikleri, markaların uluslararası arenada rekabetçi olabilmeleri ve büyümelerini hızlandırmaları için hayati bir önem taşıyor. MegaMerchant CEO'su Yaman Alpata, e-ihracat teşviklerinin başarıya ulaşmadaki önemini 5 soruda açıkladı.
Markalar, e-ihracat süreçlerinde ne tür zorluklarla karşılaşıyorlar?
Karmaşık e-ihracat süreçlerinden başarıyla geçen satıcılar, tüm satıcıların yalnızca yüzde 3’ünü oluşturuyor. Uluslararası gönderilerde markalar çeşitli lojistik zorluklarla karşılaşabiliyorlar. Diğer bir yandan, uluslararası pazardaki yoğun rekabetle başa çıkabilmek için yüksek başlangıç maliyetleri gerekebiliyor. Özellikle lojistik, pazarlama ve düzenleyici uyumluluk ile ilgili maliyetler, markalar için ek bir yük oluşturabiliyor.
E-ihracat teşvikleri ne işe yarıyor?
Türkiye hükümeti ve e-ihracat ortaklarının sunduğu teşvikler, Türk üreticilerin daha görünür hale gelmelerini, lojistik ve depolama maliyetlerini azaltmayı, pazarlama ve reklam faaliyetlerini güçlendirmelerini ve daha fazla ülkeye ihracat yapmalarını destekliyor.
E-ihracat teşviklerinden yararlanmak için hangi ön şartlar bulunuyor?
Markaların, e-ihracat teşviklerinden yararlanabilmeleri için öncelikle markalaşma yolunda adım atmaları gerekiyor. Üreticilerin yerelde marka tescillerine sahip olmaları yanı sıra, uluslararası alanda da marka tescili başvurularını yapmış olmaları gerekiyor. Ayrıca, GS1 onaylı barkodlara sahip olmak da teşviklerden yararlanabilme adına önem taşıyor.
Türkiye'de markalara sunulan e-ihracat teşviklerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
T.C. Ticaret Bakanlığı'nın Türkiye'deki markalara sunduğu teşviklerin, hem ekonomik büyümeye destek olacağına hem de ülkemizin uluslararası arenada daha fazla tanınmasını sağlayacağına inanıyorum. Türkiye'deki markalara, yurtdışı dijital pazaryerleri üzerinden tanıtım yapma, sipariş karşılama hizmetleri, yurt dışındaki depoların kira giderleri gibi önemli alanlarda finansal destekler sağlanıyor. Ayrıca, e-ihracatın payını yüzde 1.5'ten yüzde 10'a çıkarılması hedefinin ise Türkiye'nin e-ihracat alanındaki büyüme ve gelişmesi için atılan önemli bir adım olduğunu söyleyebilirim.
Türkiye’nin ilk E-İhracat Konsorsiyumu statüsü alan şirketi olarak, markalara ne gibi destek ve teşvikler sağlıyorsunuz?
T.C Ticaret Bakanlığı tarafından yetkilendirilen, Türkiye'nin ilk E-İhracat Konsorsiyumu MegaMerchant olarak, markalar adına tüm başvuru süreçlerini yöneterek, e-ihracat teşviklerinden tam kapsamlı olarak faydalanmalarını sağlıyoruz. Ayrıca, 80 milyon TL’yi aşan teşvik paketini konsorsiyuma dahil olan markalara kullandırmak üzere yetkilendirildik ve şimdiden 50 marka ile iş birliği ve e-ihracata aracılık sözleşmesi imzaladık. Omuzlarımızdaki bu sorumluluk ile Türk markalara yüzde 70'e varan destek sunarak ihracat süreçlerini kolaylaştırmaya devam ediyoruz.