Anadolu'yu teknolojiyle tanıştıran Gülsan, yarım asırlık markalarla büyüyor

Meysu Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Güldüoğlu, bakkallıkla başlayan ticaret hayatlarını üç kuşaktır gıda sektörünün üretim ayağında sürdürdüklerini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME


Kayseri'de akide şekeri ve şekerleme ürünleri imalatıyla başlayan Gülsan'ın hikayesi, 1948 yılının en önemli girişim başarıları arasında yer alıyor. Söz konusu dönemde Kayseri'nin en eski bakkallarından birisi olarak sektöre adım atan Hacı Osman Güldüoğlu, o dönemlerde askerliğini yapmadan kendi atölyesini kurarak, kesme şekeri imalatı yapmaya başlar. Böylece Gülsan, üretim yolculuğuna başlamış olur. Sonrasında bu başarının hikayesi 1980'li yıllarda kağıtlı şeker üretimi ile devam eder. Bakkallıktan başlayarak 1980'li yılların ilk yarısına kadar şekerleme üzerinde çalışan Gülsan, daha sonrasında üretimine helva ve reçeli ekler. 1985 yılında Gülsan, anonim şirket kurarak Anadolu'daki ilk buharla üretim yapan firma olur.

Bakkallıkla başlayan ticaret hayatlarını üç kuşaktır gıda sektörünün üretim ayağında sürdürdüklerine dikkat çeken Meysu Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Güldüoğlu, bugüne kadar en iyi bildikleri işi yaptıklarını söyledi. Güldüoğlu, “Biz dört kardeşiz. Yaz aylarında kardeşlerimle birlikte sakız satarak ticaret hayatında deneyim kazandık. 1948 yılında firmamızın temellerini atttık.1980'li yılların ilk yarısına kadar şekerleme üzerine çalışmalarımız sürdü. 1985 yılında işletmemizi anonim şirkete dönüştürdük. Kayseri OSB'de başladığımız faaliyetlerimize reçel, marmelat, helva, tahin, bal, yazlık helva, eritme peyniri, tereyağı, fındık ezmesi, tahinli pekmez, kahvaltılık margarin üretimi ile devam ettik.İlerleyen yıllar içerisinde ürün gamımızı daha da genişleterek 1999 yılında Nevbağ'ı, 2003 yılında Meybuz'u bünyemize kattık. 2000 yılında 15 yıllığına kiraladığımız Meysu'yu 2007 yılında da isim hakkını satın alarak bünyemize ekledik” sözleriyle hikayelerini anlatıyor.

İstanbul'da ofis kurulur

Son teknolojiyi kullanarak geleneksel ürünleri yaşatmayı benimseyen firma, Meybuz'dan taze meyve alıp, reçelde meyve kurusu yerine taze meyve ile reçel üretmeye başlar. Reçellerinde kaliteli meyve kullanımı için meyve üretim alanlarında görevli temsilciler bulundurur. Bir süre sonra kağıtlı şeker üretiminden çıkarak, reçelle birlikte helva üretimlerini geliştirilir. Daha sonra piknik türü reçel üretimine geçilir. 1992 yılında İstanbul'da ofis kurulur. 1996 yılında Almanya'dan satın aldıkları soğuk helva tesisini söküp Türkiye'ye getirip kuran Gülsan Yönetimi, 1999 yılında ise Nevşehir'deki Nevbağ firmasını satın alıp, üzüm bağları içinde kurduğu tesiste sirke üretimi yapmaya başlar.

Firmanın lokomotif markası olan Meysu ise 1968 yılında Cahit Aral öncülüğünde kurulur. Türkiye'de meyve suyu markası olarak bilinirlik kazanmasına karşın firma bir süre sonra krize girer.1992'de firmanın yüzde 90'ını bir Alman şirketi, yüzde 10'u Türk ortaklı olan bir ortaklığa satılır. Ancak ortaklar anlaşmazlığa düşünce üretimde gelişme olmaz. Bu durumda Gülsan devreye girer ve Meysu markasını satın alır. 2001 kriz yılında Tetrapak'ında yardımıyla makinelerin bir kısmını yenileyerek, daha gelişmiş bir teknoloji ile üretime başlar. Meysu İle yaklanan ivmeyi şöyle anlatıyor Bekir Güldüoğlu: “2004'te kola, 2008'de süt üretimine başladık. Sütte hammadde sıkıntısı çekmemek için üreticilerle sözleşme yaptık. Süt kalitesi için çiftliklerde kontrol ve hayvan sağlığı konusuna önem verdik. Ayrıca belirtmek istiyorum, bakkala giden müşterilerin ‘meyve suyu ver' demek yerine, ‘Meysu ver' demeleri markamıın pazarda edindiği yeri göstermek açısından önemli bir ayrıntıdır.”

2018 yılında kapasite artacak

Yıllık 150 bin ton meyve suyu üretim kapasitesine sahip olduklarını kaydeden Bekir Güldüoğlu, kapasiteyi 2018'de yüzde 40 artırarak, 210 bin tona çıkarmayı hedefl ediklerini bildirdi. 200'ü mavi ve 80'i beyaz yakalı olmak üzere 280 kişiyi istihdam ettikleri bilgisini veren Güldüoğlu, yurt genelinde 95 bayii ile faaliyetlerini sürdürdüklerini kaydetti. 12 bin metrekaresi açık, 24 bin metrekaresi kapalı alan üzerinde üretim yaptıklarını belirten Güldüoğlu, bugün itibarıyla 60 ülkeye satış yaptıklarını iletti. Yeni dönemde Birleşik Arap Emirlikleri başta olmak üzere Katar, Kuveyt, Suudi Arabistan, Endonezya, Kore, Japonya, Tayland, Kambocya, Mynmar ve Bangladeş gibi ülkelere meyve suyunu ihraç etmek istediklerini belirten Güldüoğlu, “İhracatın üretim ve cirodaki payı şu an yüzde 15'i buluyor. 2017'nin sonunda ise bu oranı yüzde 20'ye çıkaracağız” ifadelerini kullandı.

Bu konularda ilginizi çekebilir