Çiğ süt üreticisi Doğan Organik, ‘Yoncadan’ ile hızlanıyor

Çiğ süt üreticisi Doğan Organik, üreticilere sattığı sütün kalanını ‘Yoncadan’ markasıyla paketliyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Kezban Karaboğa

İSTANBUL- Organik çiğ süt üreticisi Doğan Organik, ‘Yoncadan’ markasıyla 2015 yılında üretime başladı. 2016 yılı satışları 2015 yılı satışlarına göre yüzde 290 arttı. Doğan Organik, yonca ağırlıklı organik yem yetiştiriyor. Organik süt hayvancılığı yapıyor. Bu organik sütün bir kısmını çiğ süt olarak Migros, Pınar gibi üreticilere satıyor. Kalan kısmını da kendisi ‘Yoncadan’ markasıyla paketliyor.

Doğan Holding’in kurumsal sosyal sorumluluk projesi olarak 2002 yılında organik tarım için pilot bölge seçilen, Aydın Doğan’ın memleketi, Gümüşhane Kelkit’te başladı. Markasının adı ‘Yoncadan’, Kelkit yaylalarında organik olarak yetiştirilen, hayvan yemi olarak da kullandıkları ‘Yonca’dan geliyor.

İstanbul’da Migros, Carrefour ve Makrocenter gibi nitelikli gıda perakendecilerinde yer aldıklarını ve Ankara’ya 7 ay gönce girdiklerini belirten Doğan Organik Genel Müdürü Mehmet Sinan Bilgin, “Ankara’da yaygın dağıtılıyoruz. Şimdi İzmir’de de başlıyoruz” dedi. Bilgin, “İzmir’de süt piyasası çok gelişmiş. Sütümüzü, sütün memleketi İzmir’e kadar götürüyoruz. Tüketicinin ilgisi var. Ankara’yı geçecek gibi duruyor” dedi. Anadolu’da insanların köy ile bağlantısının daha fazla olduğunu düşünerek yola çıktıklarını anlatan Sinan Bilgin, “Görüyoruz ki sertifikalı, gıda güvencesi sağlanmış ürünlere ilgi var. Belirli yerleri deniyoruz. Ürünlerimizde çeşitlendirme yapacağız. Yöresel peynir serimizi büyütmek istiyoruz. Programlı bir büyüme planlıyoruz” diye konuştu.

Yaklaşık 10 bin tonluk üretim kapasitesi ile Avrupa’nın en büyük organik hayvancılık işletmeleri arasında yer aldıklarını belirten Sinan Bilgin, “Türkiye’nin kapasite olarak en büyük organik çiğ süt üreticisi ve iç pazarın da en büyük organik içme sütü hammadde tedarikçisiyiz. Bin dönümü kendimize ait toplam 5 bin dönüm üzerinde organik yem tarımı yapıyoruz. Şu anda 800 hayvanımız var, bu rakam 2017’de yeni doğumlarla birlikte artacak. Hızlı büyüyoruz” diye konuştu.

Organiğin konvansiyel pazardan aldığı payı artırmalıyız

Kelkit havzasında sürdürülebilir tarımsal model oluşturmak ve bölgesel kalkınmaya ön ayak olmak amacıyla çalıştıklarını anlatan Bilgin, şunları söyledi: “Amacımız Kelkit bölgesinde yöresel kalkınma sağlamak. 2005 yılında, organiklik sertifikası aldık, 2006 yılında sözleşmeli çiftçilik projesini başlattık. Kendi yemimizi üretiyoruz, aynı zamanda 85 tane sözleşmeli çiftçi bizim için yem üretiyor. Yani yemi, işçimizi Kelkit’tan alıyoruz. Kırtasiye alacaksak dahi oradan alıyoruz. Tarım Bakanlığı yetkilileri bizi ziyaret ediyor. Böyle bir model Türkiye’de yaygınlaştırılabilir mi, bunu görmeye çalışıyorlar.”

Avrupa’da toplam organik pazarın içinde süt ve süt ürünlerinin payının yüzde 51 olduğuna dikkat çeken Bilgin, “Türkiye’de bu oran yüzde 8, dolayısıyla yüzde 8’den yüzde 50’ye çıkarken fırsat var. İkincisi Türkiye’de organik pazarın toplam konvansiyel pazardan aldığı pay sadece binde 0.5. Avrupa’da bu yüzde 14’e kadar çıkıyor. Türkiye’nin yüzde 1-1.5 seviyelerine gelmesi gerekiyor. Bu noktaya gelmek için yeni oyuncuların gelip sektörü zenginleştirmesi gerekiyor. Yeni girenler var, pazar büyüyor. Biz Türkiye’de pazarın büyümesi için sağlam bir modeliz” ifadelerini kullandı.

Bu konularda ilginizi çekebilir