İhracata odaklanan ASELSAN ilk 30’a girmeyi amaçlıyor
Yıllık teslimat rakamları açısından dünyanın en büyük savunma sanayi şirketleri sıralamasında 47’nci sırada yer alan ASELSAN, 2030 yılında ilk 30’a girmeyi hedefliyor. Bu hedefi gerçekleştirmek için şirket, vizyonunu belirledi.
Türkiye Yüzyılına hızlı bir başlangıç yapan ASELSAN, artık tamamen ihracata ve büyümeye odaklandı. Bu politikaya paralel olarak yurt dışındaki varlığını genişleten ASELSAN, 2023 yılında 30 farklı ülkeyle toplam 601 milyon dolar tutarında yeni ihracat sözleşmesi imzaladı. Bu rakam, ASELSAN tarafından yapılan değerlendirmede 49 yıllık milli teknoloji geliştirme yolculuğunda tarihi bir rekor olduğu vurgulandı. ASELSAN, 2024 yılında 1 milyar dolarlık ihracat sözleşmesi imzalamayı hedefliyor.
Oyun değiştirici teknolojiler üretmek amaçlanıyor
ASELSAN, yıllık teslimat rakamları açısından dünyanın en büyük savunma sanayi şirketleri sıralamasında 47’nci sırada yer alıyor. Şirket bu çalışmalar doğrultusunda 2030 yılında ilk 30’a girmeyi hedefliyor. ASELSAN, bu hedefi gerçekleştirmek için alanında dünyanın en iyi sistemleri geliştirmeyi, oyun değiştirici teknolojiler üretmeyi ve ihracat odaklı büyümeyi içeren üç temel vizyon benimsedi.
ASELSAN, milli teknolojiler geliştirirken orta ve uzun vadeli yol haritalarını da hazırladı. Bu kapsamda ASELSAN, her ürün ailesi için 2030’a kadar hangi ürünleri çıkaracağını, hangi teknolojilere ağırlık vereceğini belirledi. Böylece, mevcut ürünlerin geliştirilmesinin yanında oyun değiştirici yeni nesil teknolojiler devreye alınacak. Türkiye’nin kilogram başına ihracat değeri 1,5 dolar civarındayken, ASELSAN’da bu rakam ortalama olarak değerlendirildiğinde 2 bin dolar seviyesine çıkıyor. ASELSAN’ın kilogram başına ihracat değeri arayıcı başlıklarda 12 bin doları, burun radarında 30 bin doları, arayıcı başlıkların ve kameraların detektörlerinde ise 50 bin doları buluyor.
ASELSAN, ihracatta çıtayı yükseltti
Tüm çalışmalarında Ar-Ge’yi ve inovasyonu öne çıkaran ASELSAN, bu çerçevede Ar-Ge ve inovasyonu üretimden pazarlamaya, tedarikten yönetime kadar tüm iş süreçlerinde faaliyetlerinin odağı haline getiriyor. Ar-Ge harcaması, Ar-Ge personel sayısı, Ar-Ge yatırımları alanında Türkiye’de başı çeken ASELSAN, Milli Teknoloji Hamlesi doğrultusunda savunma sanayinin dışa bağımlılıktan tamamen kurtulması ve millileştirilmesi için var gücüyle çalışıyor.
Türkiye’nin teknolojide önde gelen şirketlerinden ASELSAN, çok geniş bir sahada teknoloji geliştiriyor. ASELSAN, askeri haberleşme telsizleriyle 49 yıl önce başlayan yolculuğunda denizlerin altından uzayın derinliklerine kadar her platform için ileri teknolojilerin altına imza atıyor.
Güvenlik güçlerinin teknoloji ihtiyaçlarını yerli çözümlerle karşılamak için kurulan ASELSAN, bu temel misyonun yanında, artık her yönüyle küresel bir firma olma yolunda ilerliyor. ASELSAN’ın şu anda dünyanın 16 farklı ülkesinde 18 farklı ofis veya iştiraki bulunuyor. ‘Ankara’da üret, dünyada sat’ yaklaşımının ötesine geçen ASELSAN, dünyanın her coğrafyasında yer alan partnerleriyle birlikte bölgeye uygun özgün çözümler geliştirme yoluna gidiyor.
Tasarımlar milli mühendislik gücüne dayanıyor
ASELFLIR-500 Elektro-Optik Keşif, Gözetleme ve Hedefleme Sistemi ile ASELSAN, dünyanın en iyisi sayılan bir ürünü Türkiye’ye kazandırdı. İHA’larda kullanılan bu sistem, tamamen milli mühendisliğin gücüyle tasarlandı. Yıl içinde seri üretime başlanan ASELFLIR-500’ün ihracatı da gerçekleştirildi.
ASELSAN ayrıca MARLİN İnsansız Deniz Aracı, YENER Mayın Tespit Sistemi, ülkemizin ilk uzun menzilli hava savunma sistemi SİPER, ilk ufuk ötesi sonarı DÜFAS, ilk uçak burun radarı MURAD, güdümlü mühimmat TOLUN, otonom sualtı aracı DERİNGÖZ gibi ürünleri de Türkiye’ye kazandırıyor.