Türkiye için cari fazla veriyoruz

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - "Avrupalının kriz sonrasında orta segment mallara yönelmesi, bizde talep patlamasına yol açtı. İnşaat sektöründeki patlama, gelir düzeyinin yükselmesi ile iç pazardaki hızlı büyüme de eklenince, krizin başından bu yana dört kat büyüdük."
1999'da Türkiye'de faaliyet göstermeye başlayan Franke, Türkiye'deki üretiminin yüzde 70'ini Avrupa ve ABD'ye ihraç ediyor. Franke'nin Türkiye'de biri Gebze'de diğeri Manisa'da olmak üzere iki fabrikası var. Gebze ve Manisa fabrikalarında 600 kişi çalışıyor. Üretimde davlumbaz ve evyenin ağırlığı var. Franke Bölge CEO'su Özgen Özkan, "Türkiye'de iş yapan İsviçreli bir şirket olarak cari fazla veriyoruz" diyor.

Türkiye'nin çok ciddi bir üretim ve lojistik üssü olması gerektiğini ifade eden Özkan'ın yorumları şöyle: "Grubu da bu hedef doğrultusunda yönlendirmeye çalışıyoruz. Dünya haritasını dörde katla aç, iki köşenin kesiştiği yerde Türkiye var. Bunu doğru kullanmak gerekiyor. Bugün, Türkiye'nin en büyük sorunu cari açık. Yaptığımız faaliyetlerin cari açık oluşturmayacak faaliyetler olması gerekiyor. Biz Franke olarak şu anda Türkiye için cari fazla veriyoruz. İhracatımız, Türkiye'de kazandığımız paradan daha fazla. Türkiye'deki üretimin yüzde 70'ini Avrupa ve ABD'ye ihraç ediyoruz. Türkiye'nin de bu şekilde hareket etmesi, katma değeri yüksek alanlara yönelmesi gerekiyor. Türkiye'nin hem coğrafi köprü hem de Avrupa ile doğu arasında kültürel köprü görevini üstlenip, bunu sonucunda üretim ve lojistik üssü olması; tüm bunları cari fazla verecek bir yapıda gerçekleştirmesi gerekiyor."

Franke'nin Türkiye ile çalışması çok eskiye dayanıyor. Markanın Türk pazarına ilk girdiği alan sanayi mutfakları. Evye ürünleri ise 1985'lerden sonra dağıtıcılar kanalıyla Türkiye pazarına giriyor.

Franke 1999 yılında ise Türkiye'de kendi şirketini kuruyor. Bugün B+ ve üstü müşteri segmentini hedefleyen Franke'nin dışında, B segmentini hedef alan Dominox markası da Türkiye'de üretiliyor. Manisa'daki davlumbaz fabrikası üretim kapasitesi açısından dünya beşincisi konumunda.

Avrupalı orta segmente  yöneldi, talep patladı

Manisa fabrikasının kurulmasının ardından, Franke, İspanya'daki fabrikaları kapatıp, üretimi Manisa'ya taşımış. Özgen Özkan Türkiye'nin Franke için önemini şöyle anlatıyor: "Türkiye, hem üretim kalitesi, hem altyapı, hem de lojistik avantajlar açısından çok rekabetçi bir konuma sahip. Kriz süreci Avrupalıya düşük stokla çalışma zorunluluğunu öğretti. Bu da Türkiye'ye önemli bir avantaj sağladı. Avrupa'ya tırla iki günde ürün gönderebiliyoruz. Kriz sürecinden kesinlikle etkilenmedik, tam tersine bu sürecin olumlu sonuçları oldu. Avrupa'da ekonomi daralınca Avrupalının harcadığı miktar değil, fakat yöneldiği ürün değişti. Lüks ürün alanlar orta ve ekonomik ürüne yöneldiler. Manisa fabrikamız çok önemli bir orta segment ürün üreticisi. Avrupa'daki tesisler dert çekerken, yurt dışındaki Franke şirketlerinden çok ciddi bir taleple karşılaştık. Sonuçta Avrupa'da satın alma şekli değişti. Avrupalının orta segment mallara yönelmesi, bizde talep patlamasına yol açtı ve bu devam ediyor."

Kriz başından bu yana dört kat büyüdük
[PAGE]
Kriz başından bu yana dört kat büyüdük

Avrupalı tüketicinin orta segment ürüne yönelmesinin yanı sıra, iç pazardaki canlanmanın da çok önemli olduğunu söyleyen Özgen Özkan, Türkiye pazarına yönelik şu bilgileri veriyor: "Türkiye'de iç pazar çalışmamız evye, armatür ve ankastre ürünleri kapsıyor. Ev tipi mutfaklar temel alanımız. İç pazarda işin projeler tarafı, inşaat sektöründeki patlama, cihaz sektörünün kendi içinde ankastreye hızlı dönüşü bizim için olumlu gelişmeler oldu. Kriz başından bu yana dört kat büyüdük. İnsanlar hem evde hem sokakta iyi vakit geçirmek istiyorlar; kaliteli ürün arıyorlar. Eskiden mutfak kadınında şu anda yaşam merkeziydi. Yeni yapılan evlerde, mutfakların metrekaresi eskiye oranla çok fazla. Mutfak önemli bir sosyalleşme alanı oldu. Türkiye'de gelir seviyesinin artmasının da bu sürece pozitif etkisi var. Türkiye'de büyüme devam ediyor. 2013'de de tablo daha iyi olacak gibi görünüyor."

Yatırım olacaksa, Türkiye mutlaka masada

Özgen Özkan, sabit yatırım olarak bakıldığında Franke'nin ilk günden bu yana Türkiye'deki toplam yatırımlarının 100 milyon doları bulduğunu ifade ediyor. Özkan, "Türkiye bizim için çok önemli. Eğer grup herhangi bir alanda yatırım yapacaksa, Türkiye mutlaka masadadır" diyor.

Evye pazarında cironun yüzde 60'ı bizim

Franke'nin dağıtım sistemimiz bayi örgütüne dayanıyor. Türkiye'de bin-bin 200 adet bayilerinin olduğunu kaydeden Özkan, şöyle devam ediyor: "Franke ürünlerinin yapı marketlere ve elektronik zincirlere vermiyoruz. Dominoz ürünleri ise buralarda satılıyor. Evye alanında Franke dünyanın en büyüğü konumunda. Hatta öyle ki, ikinci ile aramızda dört kat fark var. Türkiye'de evye pazarının cirosunun yüzde 60'ını alıyoruz. Dünya pazarının ise yüzde 20'sini temsil ediyoruz. Müşteri olarak Franke almanın en büyük avantajı, her şeyi tek marka altında satın alabilmeleri. Franke, gerek ürün kalitesi, gerek marka gücü, gerekse ürün gamı açısından tercih edilen bir isim."

Bayilere eğitim

Franke, bayilerine ürünlere yönelik eğitimler veriyor. "Ürünümüzü satan kişinin ürün hakkında bilgi sahibi olması çok önemli; çünkü müşteriler bazı durumlarda ürün hakkında satıcıdan daha bilgili olabiliyorlar" diyen Özkan, bu konudaki çalışmalarını şöyle anlatıyor:"A ve B segmentinde insanlar ürünler hakkında sizden daha bilgili olabiliyorlar. Dolayısıyla kendi dağıtım örgütümüzde böyle bir durum olmamasına çalışıyoruz. Satış elemanlarımıza sürekli eğitim veriyoruz. Hatta dönem dönem kişisel gelişim eğitimleri de gerçekleştiriyoruz. Servis örgütümüz ise sürekli olarak bu eğitimi alıyor. Servisin müşteriye nasıl davrandığı çok önemli. Satış sonrası servis konusunda çok hassasız. Her işimizi kendi call center'ımızla yapıyoruz. Gün içinde saat 15:00'e kadar gelen tüm taleplere aynı gün içinde geri dönüyoruz. Sürekli olarak sosyal medyayı takip edip, bizimle ilgili yorumları değerlendiriyoruz."

İşimiz su ve hava ile ilgili

"Enerji standartlarının en üst seviyesi neyse bizim ürünlerimiz o seviyededir. Biz su ve hava ile uğraşıyoruz. Çok hassasız bu konuda" diyen Özkan, grup bazında sürdürülebilirliğin büyük önem taşıdığını da ifade ediyor. Özkan'ın enerji verimliliği ve Ar-Ge konularındaki yorumları şöyleÇ "Enerji verimliliğinin birinci kuralı, ürünlerin enerji verimliliğine uygun kullanılması. Örneğin tabakların bulaşık makinelerine, belirtildiği gibi dizilmesi lazım. Bu hassasiyet zamanla oluşacak. Artık ilkokulda çocuklara öğretiliyor. Öte yandan Ar-Ge konusu Franke için çok önemli. Bizde her bir ürün grubunun kompetans merkezi var. Buralarda ürün geliştirme çalışmaları yapılıyor. Türkiye'de ise henüz böyle bir merkez yok. Eğer Franke'nin Türkiye'ye yapacağı yatırımlar, mevcut büyüklükler gibi olursa böyle bir yapı gelişecektir."

Türkiye'nin en çok ihracat yapan ilk 300 firması arasında

[PAGE]

Türkiye'nin en çok ihracat yapan ilk 300 firması arasında
. Franke, eviye ve armatür ile başladığı Türkiye serüvenine, ankastre ocak, fırın, aspiratör, davlumbaz, bulaşık makinesi, çamaşır makinesi, mikrodalga fırın, buharlı fırın, mikrodalga kombi fırın, ankastre ve solo buzdolapları, çelik tezgahlar, çelik banyo malzemeleri, banyo armatürleri ve Solid Surface akrilik tezgahlarını da ekledi.
. 1999 senesine kadar temsilcilik bazında çalıştığı Türkiye pazarında yüzde 100 yabancı sermaye ile Kartal'da kurulan Franke, 2004 yılında Gebze Organize Sanayi Bölgesi içinde yer alan yeni tesisine taşındı.
. 2005 yılında davlumbaz devi Faber'in satın alınmasıyla dünyanın en büyük davlumbaz üretim fabrikalarından olan Manisa'daki Faber fabrikası, Franke Türkiye bünyesine girdi.
. Manisa Organize Sanayi Sitesinde yer alan ve yaklaşık 180 bin metrekare araziye kurulu bu fabrika ile gerçekleştirilen davlumbaz ihracat başarısı, Franke'nin 2012 yılında Türkiye'nin en çok ihracat yapan ilk 300 firması arasında yer almasını sağladı.
. Eviye ve armatür ile başladığı Türkiye serüveninde ürün gamını 13 yıl içerisinde geliştiren Franke, 550 çalışanı ile bugün Türkiye eviye ve ankastre cihaz pazarının en önemli oyuncularından biri konumunda.
. Franke Türkiye 2002 yılında ilk defa kurduğu Bostancı Info Center ile Türkiye'ye info center kavramını getirdi. Ürünler hakkında mimarları, bayi çalışanlarını ve Franke kullanıcılarını bilgilendirme amacı ile kurulan Info Center İstanbul Kozyatağı'nda hizmetlerine devam ediyor.
. Franke, 2010 yılında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından ve 2011 yılında Gümrük ve Sanayi Bakanlığından verilen "Müşteri Memnuniyetini Yönetim Anlayışı İçerisinde İlke Edinmiş Firma" ödülünü iki yıl üst üste aldı.

Dünyada Franke

. Eviye üretimi ile başlayan ve 1911 yılında İsviçre'de kurulan Franke, bugün 5 kıtaya yayılmış 40 ülkede, yerleşik 80 firmasında, 10 bin üzerinde çalışan sayısına sahip bir aile.
. Franke Grup, Mutfak Sistemleri; Endüstriyel Mutfaklar ve Yiyecek Sistemleri; Profesyonel Kahve Sistemleri; Paslanmaz Çelik Sıvı İçecek Tankları ve İçecek Sistemleri; Paslanmaz Çelik Banyo Malzemeleri ve Sistemleri olmak üzere 5 farklı başlık altında faaliyetlerini sürdürüyor.
. Merkezi İsviçre'nin Aarburg kentinde yer alan Franke Artemis Grup'un tüm dünyada toplam cirosu 4 milyar CHF üzerindedir.
. 8 milyon adet üzeri eviye, yüzde 20 pazar payı ile dünyanın en büyük eviye üreticisi olan Franke, 4 milyon adet ile dünyanın ilk 3 büyük davlumbaz üreticisinden biri.
. Franke aynı zamanda dünyanın en büyük kahve makinesi üreticilerinden biri, sıvı içeceklerin taşındığı paslanmaz çelik sıvı tankları imalatı ve satışında pazar lideri, dünyanın en büyük paslanmaz çelik banyo malzemeleri üreticilerinden biri konumunda.
. RAN füzesinin roket çıkış yeri, Airbus uçaklarının banyo ve tuvaletleri ile özel aksamları, kısaca paslanmaz çelik malzemesinin işlenerek kullanıldığı bir çok alanda Franke imzası yer almaktadır.

Franke olarak şu anda Türkiye için cari fazla veriyoruz. İhracatımız, Türkiye'de kazandığımız paradan daha fazla. Türkiye'deki üretimin yüzde 70'ini Avrupa ve ABD'ye ihraç ediyoruz"