Zemana, yerli yazılımla 135 ülkeye ihracat yapıyor

Dünyada banka şifrelerinin ele geçirilmesini önleyen 4 yazılımdan birini geliştiren Türk şirketi Zemana, 100 milyon dolarlık Türkiye antivirüs pazarında ilk yerli oyuncu olacak.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Hüseyin GÖKÇE

Zemana Bilişim, kullanıldığı bilgisayarın şifrelerinin ele geçirmenin mümkün olmadığı iddiasıyla ürettiği güvenlik yazılımlarını dünyanın 135 ülkesine satıyor. İstanbul’da 3 ortak tarafından 2007 yılında kurulan Zemana, 2009’da Bulgaristan’a, 2015 yılında ise Bosna Hersek’e taşındı.

Pazarlama faaliyetini Bosna Hersek’ten gerçekleştiren şirket, Türkiye’yi bu alanda yüzde 100 dışa bağımlılıktan kurtarmak için kurumsal antivirüs pazarına girmek üzere çalışmalarını hızlandırdı. Dünya markası olmak parolasıyla yola çıktıklarını belirten Zemana Bilişim CEO’su Orhan Akyürek, Türkiye’de 2 yıl faaliyet gösterdikten sonra, güvenlik algısının zayıf olması gerekçesiyle merkezlerini Bulgaristan’a taşıdıklarını söyledi. 2015 yılında ise Bosna Hersek’e geçtiklerini kaydeden Akyürek, 2016 yılı itibarıyla aralarında ABD’nin de bulunduğu 135 ülkeye ihracat yaptıkları bilgisini verdi.

Banka şifrelerinin ele geçirilmesi önleniyor

Firma bünyesinde finansal zararlılar ve kimlik hırsızlığının engellenmesi konusunda uzmanların bulunduğunun altını çizen Orhan Akyürek, ürünlerinin son dönemlerde dünyayı sarsan Wannacry adlı kötü amaçlı fidye yazılımına karşı korumalı olduğunu aktardı. Kısa süre önce gerçekleşen finansal saldırıda, dünya genelinde Zemana Bilişim’in antivirüs yazılımının yüklü olduğu bilgisayarlara erişilemediğini belirten Akyürek, aynı zamanda banka şifrelerinin ele geçirilmesinin mümkün olmadığına vurgu yaptı.

Müşterileri arasında ağırlıklı olarak finansal kurumlar, askeri kurumlar ve GSM şirketlerinin bulunduğunu anlatan Orhan Akyürek, bunların yanı sıra bireysel kullanıma yönelik de ürünleri olduğunu söyledi.

‘CIA’nın sızmasını da engelledik’

Wikileaks belgelerinde CIA’nın bütün sistemlere sızıp, bilgisayarlarda dinleme yapabildiğinin ortaya çıktığını hatırlatan Orhan Akyürek, ürettikleri antivirüs programının bu şekilde bilgisayarlara sızmayı da engellediğini aktardı.

2018 yılında Silikon vadisinde bir ofis açmayı hedefl ediklerine de değinen Akyürek, Amerika’da yazılım üretmenin maliyetli olduğunu, önemli bir firma ile anlaşma yaptıklarını ve o firmanın kendilerinin altyapısını kullanarak Zemana ürünlerini Amerika’da kendi markası altında satacağını söyledi.

Türkiye’deki Türk firmalarının bu işi iyi yapamadığına ilişkin algının mutlaka kırılması gerektiğine değinen Orhan Akyürek, ülkemizdeki güvenlik yazılımı firmalarına daha fazla destek verilmesi gerektiğini vurguladı.

"Teknokentleri gençler yerine büyük firmalar doldurdu"

Milli firma olarak yabancıların rahatlıkla satış yaptığı Türkiye pazarında yer almak istediklerine değinen Orhan Akyürek, Türkiye’ye yönelik ürünleri hazırladıklarını ve test aşamasında bulunduklarını vurguladı. Bazı devlet kurumlarıyla görüşmelerinin sürdüğü bilgisini veren Akyürek, temelde antivirüs pazarına girmek istemekle birlikte, siber güvenlik alanında da farklı projeler üretebileceklerini söyledi.

Artık savaşların siber ordularla yapıldığının altını çizen Orhan Akyürek, devlet desteklerinden ve üniversite eko sisteminden faydalanmak için Ankara’da 2 teknokente başvurduklarını ancak “yer yok” gerekçesiyle kabul edilmediklerini bildirdi. Türkiye’de teknokent kurgusunun yanlış olduğunu belirten Akyürek, büyük firmaların vergi avantajlarından yararlanmak için buralara girdikleri için genç şirketlerin, girmekte güçlük çektiğini dile getirdi. Orhan Akyürek, “Teknokentler, bünyelerindeki firmalardan güç almak yerine onlara güç vermeliler” diye konuştu.

Virüsten korunmak için bazı önlemler:

1. Yüksek tutarlı fatura epostaları gibi kullanıcıların ilgisini çekerek çalışan saldırılara karşı şüpheli epostaların dosya eklerini açmamak,
2. Bilinmeyen sitelerden ya da kaynaklardan indirilen uygulamaları kurmamak,
3. Önemli dosyalarının ve bilgisayarlarının düzenli olarak yedeklerini alarak çevrimdışı bir ortamda muhafaza etmek.