Bir emlakçının mı, bilişimcinin mi GSYİH katkısı daha fazladır?

İsmet ÖZKUL
İsmet ÖZKUL KRİTİK AÇI ismetozkul@gmail.com

Garip ama -Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) milli gelir hesabına göre- gerçek. TÜİK’in verilerine göre gayrımenkul faaliyetlerinde çalışan başına katma değer üretimi, bilişim sektöründe çalışan bir kişinin yarattığı katma değerden kat kat fazla.

TÜİK verilerine göre 2017’de tüm sektörlerin arattığı gayrısafi yutiçi hasıla cari fiyatlarla 2.75 trilyon liranın biraz üzerine çıktı. Sanayi 640.58 milyar TL, inşaat 265.68 milyar TL, tarım 188.65 milyar TL, ana hizmetler (ticaret, ulaştırma, depolama, konaklama ve yiyecek hizmetleri) 688.67 milyar TL, finans ve sigortacılık 100.68 milyar TL, gayrımenkul hizmetleri 222.92 milyar TL katma değer yarattı.

Bu sektörlerdeki istihdam rakamlarıyla çalışan başına yaratılan katma değer miktarlarına baktığımızda ortaya şaşırtıcı bir görünüm çıkıyor.

Tüm sektörlerin toplamında ortalama çalışan başına yaratılan katma değer 97 bin 565 TL. Bu rakam tarımda 34 bin 526 liraya kadar düşüyor. Tarımda böyle olması pek şaşılacak bir durum değil.

Ama çalışan başına GSYİH’nin en yüksek olduğu sektörün gayrımenkul faaliyetleri olması şaşırtıcı bir durum. Gayrımenkul faaliyetleri emlakçılık olarak bildiğimiz gayrımenkul kiralama ve alım-satıma aracılık hizmetleri ile gayrımenkul danışmanlığı, ekspertiz işlemleri, site yöneticiliği ve kişilerin kendine ait mülkleri kiralama ve satış işlemlerini kapsıyor.

Gayrımenkul faaliyetlerinde çalışan başına GSYİH, TÜİK hesabıyla 779 bin 443 TL. Bu rakam, sektörler ortalamasının 7.99 katı. Gayrımenkul faaliyetlerinde çalışan başına yaratılan GSYİH miktarı, bilgi ve iletişim sektörünün 2.59 katını, imalat sanayiinin 7.12 katını buluyor.

Daha da şaşırtıcı olan TÜİK’in yeni milli gelir hesabına göre bu farkın geçmiş yıllarda çok daha astronomik boyutlarda olması. Gayrımenkul hizmetlerinde çalışan başına GSYİH, 2010’da bilgi ve iletişimin 13.48 katı, 2007’de imalat sanayiinin 49.59 katıymış.

Dikkat çekici bir nokta da gayrımenkul faaliyetlerinde çalışan başına GSYİH miktarının diğer sektörlerle karşılaştırılamayacak bir oynaklık içinde olması. Örneğin 2011’de sektörün çalışan başına GSYİH miktarında yüzde 57’lik olağanüstü bir düşüş var. Hem de diğer tüm sektörlerde sözkonusu yıldaki hızlı büyümeye paralel bir artış varken.

Sonuç olarak ya Türkiye’de bilişim sektörü gerçekten yerlerde sürünüyor, ya da TÜİK’in yeni milli gelir hesabının tartışmalı noktalarından birisi ile karşı karşıyayız.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar