Çözüme doğru

A. Levent ALKAN
A. Levent ALKAN aleventalkan@gmail.com

Bakalım dünya 22 Mayıs sonrasındaki süreci sağlıklı yönetebilecek mi? Sözüm ona ekonominin üç temel gücü; denetim, üretim ve tüketim en çağdaş ölçütlerde küresel ekonomi politikalarında terazi sayılmış, gelişmiş ülkelerdir. Krizin iki altın anahtarı gevşek para politikasıyla denetimi, beklentileri iyileştirmek, güveni telkin etmek, üretimi tetiklemek, istihdamı sağlayıp büyümeyi sürdürülebilmeyi hedefler. Oysa bir yanda yeni balonlar bir yanda açıklar ve gelir dağılımı bozulmaları oluşmuştur, 2008 sonrasındaki süreçte.
Ekonomide kendini yüzeysellikten sıyırdıkça derinlik kazanan para maliye politikalarıyla, bu tercihlerin toplumsal kitlelerle uyumunu şekillendiren siyasal yönetimler yer alır. Japonya’da ACE programlarını FED’in tahvil alımlarını azaltan kararını, Draghi’nin gevşek politikası kararlılığını, istihdamı, finansal istikrarı ve büyümeyi öngören politikalarını örnek verebiliriz.
FED, tahminlerinde 20131Ç GSYIH büyümesini %2.5 olarak öngörmüştü. Oysa 2013 gerçekleşmeleri sadece %1.8 kadardı. FED’in iyimserliğine ABD ekonomisi uymamıştı. İç tüketimdeki %2.6 ve gayrimenkul yatırımlarındaki %14 artışlar bir tarafa konulduğunda, özel sektör yatırımlarındaki - %8.3, eyaletlerdeki -%8.7, hükümetteki -%2.1 daralmaya ek olarak net ihracattaki -%0.7 küçülmüş olmak; işlerin ABD’de çok da iyi gitmediğini ortaya koyuyor. Öyleyse ABD bu süreci pek de doğru okuyamıyor, doğru yönetemiyor.
2008-2013 yılları arasında bilanço büyüklüğü 0.8 trilyon dolardan 3.3 trilyon dolara yıllık bileşik %42.5 oranında büyüyor olduğu gerçeğini şimdilerde hazmeden FED ve FED üyeleri; aşırı likiditeye, yüksek enflasyona ve balonlara işaret eden bir çıkış stratejine kilitleniyor. Likiditeye duyarsızlaşmak, ekonominin o meşhur kuramı “likidite tuzağını” tanımlarsa eğer, modern tıbbın “insülin direnci” de aynı şeyleri tarif eder. Likidite kanda dolaşan gilikoz gibidir. Makroekonomideki aşırı likidite, obeziteyle örtüşürler. Obezin hücrelerine aşırı glikoz taşınmaktadır. İlk başlarda sorun yoktur. Ancak çok geçmeden metabolizma bir sistemik bütünlükle bu süreçten olumsuz etkilenir. Glikozun hep daha fazlası istenir. Çünkü hücreler, pankreasın glikozu sindirmek için salgıladığı insüline arsızdır artık. İnsüline direnmek, yüksek daha yüksek insülin anlamına da gelir aynı zamanda. Bu değişim vücudun kan damarlarını, beynini, kalbini olumsuz etkileyecek kadar ileri gider. İşte bu nedenle, küreselleşmeyle bütünleşik Uzakdoğu, Avrupa, ABD ve gelişen ekonomiler dörtlüsü için en doğru çıkış stratejisi, fiziğin aerodinamik yasasında gizlenir. Aerodinamikte, akış halindeki gaz katı cisimler üzerinde kuvvete dönüşmektedir. İşte ekonomide de durum aynıdır. Küresel sistemik krizden çıkabilmek ancak; yaygınlaşmış, birbirine geçmiş finansal hizmetler düzenin gaz akışı, katı ve kesin yasal düzenlemelere hız verebilmekle mümkündür. Sağlıklı çözüm sürecinde, gaz akışının likiditeye, likiditenin ekonomik büyümeye dönüştüğü çember vardır. Bu gazın, yasal düzenlemeler ve denetimleri ivmelendirmesi de çok zor olmayacaktır.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar