İnternetin yükselen yıldızı Pinterest
Son bir kaç aydır pazarlamayla ilgili yayınlarda ve sosyal medya ortamlarında fırtına gibi esen bir isim var; Pinterest!
Facebook ve Twitter gibi bir tür sosyal paylaşım sitesi olan Pinterest.com, son günlerin en çok rağbet gören, üzerinde en fazla konuşulan, tabiri caizse en "cool" konularının başında geliyor.
Pinterest'in çekiciliğiyle ilgili, iş dünyasında kullanımıyla ilgili, Pinterest'in nasıl harika bir dünya sunduğuyla ilgili makaleler birbiri ardına yayınlanıyor. 18 ve 21 Şubat'ta Wall Street Journal'da önce Pinterest'in ticari modeliyle, sonra da Pinterest'in ticari amaçla kullanımıyla ilgili haberler yayınlandı. Eh artık durum WSJ'nin el atatacağı hale geldiğine göre, bizim de Pinterest üstüne yazmamızın zamanı gelmiş de geçiyor demektir.
Pinterest İngilizce "Pinboard" yani iğneyle bir şeyler iliştirdiğimiz pano veya bizim deyimimizle "mantar pano" kelimesiyle "interest" yani "ilgi" kelimelerinin birleşmesinden oluşan bir isim. "İlgilendiğin, beğendiğin şeyi panona iğnele" anlamına geliyor.
Shiftdelete.net blogunda "Sosyal medya ile görselliğin kesiştiği nokta" olarak tanımlanan Pinterest, kullanıcılara istedikleri ilgi alanında çevrimiçi albümler oluşturma olanağı sağlıyor. Bu albümler ve albümleri oluşturan kişiler, diğer kullanıcılar tarafından Twitter ve Facebook'a benzer şekilde takibe alınıyor. Böylece kullanıcılar ilgilerini çeken konuları, ilgili albümlere eklenen resim, yorum ve linklerle, görselliği son derece yüksek bir biçimde izleme olanağı buluyorlar. Pinterest, ilginizi çeken konuları veya sattığınız ürünleri 500 karakterlik yorumlar eşliğinde son derece zengin bir görsellikle paylaşmanızı sağlıyor.
Bir çok şirketin ve markanın kullandığı Pinterest, ziyaretçi sayısını en hızlı artıran ve kullanıcıların en fazla zaman geçirdiği sosyal paylaşım ortamı olarak da dikkat çekiyor. Ortalama bir kullanıcı Pinterest'te 15.8 dakika geçirirken YouTube'da 16.4, Facebook'ta 12.1, Twitter'da ise 3.3 dakika geçiriyor. Pinterest 2011 yılının ilk üç çeyreğinde 4 milyon, son çeyreğindeyse 7,5 miyon tekil ziyaretçiyi aşmayı başarmıştı. ComScore verilerine göre, 2011 Kasım ayındaki 4,9 milyon tekil kullanıcının ziyaret ettiği Pinterest'i Ocak 2012'de 11,7 milyon tekil kullanıcı ziyaret etti ve sitenin son üç ayda çektiği ziyaretçi sayısı yüzde 239 arttı. ComScore analisti Andrew Lipsman, şimdiye kadar bağımsız bir sitenin 10 milyon ziyaretçi sınırını aştığını pek görmediğini söylerken Pinterest, tarihte bu sınırı en kısa sürede aşan site ünvanına da sahip oldu.
Ağustos 2011'de Time Dergisi tarafından "2011'in en iyi 50 web sitesi" arasında seçilen Pinterest, Aralık 2009'da faaliyete başladı. Bu tarihte kapalı beta versiyonu çalıştırılan site, Mart 2010'da açık beta versiyonuna geçti ve Ağustos 2011'de mobil uygulamasını başlattı. İnternette görsellerin yer imlerine eklenmesi prensibiyle 2005'te kurulan wists.com adlı siteyle benzer şekilde çalıştığı söylenen Pinterest'in 16 kişilik bir kadrosu bulunuyor.
Ancak bu parlak büyüme hızına ve kullanıcının artan ilgisine rağmen çoğu parlak internet girişimi gibi Pinterest'in de para kazanma modeli henüz belirsiz. Bessemer Venture Partners adlı risk sermayesi şirketinden Pinterest'in yönetim kurulu üyesi Jeremy Levine, WSJ'ye yaptığı açıklamada Pinterest'in kazanç stratejisinin "Henüz pişmek bir yana, mutfak tezgahına bile gelmediğini" söylüyor ve ekliyor "yüz tane fikrimiz var, ama hiçbiri için daha adım atmış değiliz".
Pinteres'in kurucularından eski Google çalışanı 29 yaşındaki Ben Sibermann ise, tıpkı Facebook ve Twitter gibi bir kazanç modeli olmadan büyüme stratejisi izlediklerini ve detayları daha sonraya bıraktıklarını anlatıyor. Sibermann, ilk aşamada, insanların yeni şeyler keşfetmek ve planlamak için kullanabilecekleri, gerçekten değerli bir hizmet sunmayı hedeflediklerini vurguluyor.
Sibermann'ın da aralarında bulunduğu girişimcilerin 2008'de kurduğu ve Pinterest'in sahibi olan Cold Brew Labs Inc., silikon vadisindeki melek yatırımcılardan 37.5 milyon dolar destek aldı. Şirketin şu andaki değerenin ise 200 milyon dolar civarında olduğu tahmin ediliyor. Uzmanların, hedefli reklamlar veya ilgi alanlarına yönelik pazarlama gibi yöntemler önerdiği Pinterest'in kurucuları şimdilik pek de orijinal bulmadıkları bu kazanç modellerinden uzak durmayı tercih ediyorlar. Site üzerinde şu anda yalnızca satış ortaklığı (affiliate) esasına dayalı bir satış sistemi bulunuyor. Ancak bu sistemin de şu anda hatırı sayılır bir gelir düzeyinde olmadığı belirtiliyor.
Pinterest'e yatırım yapanlar şimdilik pek para kazanmasalar da, insanlar akın akın bu siteye gelmeye devam ediyorlar. Dahası pek çok şirket Pinterest'i kullanarak para kazanmaya, kazancını artırmaya başladı bile. Her zaman dediğimiz gibi Pinterest de başarı için paraya değil, değere odaklananlardan. Kullanıcıların artan ilgisi de girişimcilerin böyle bir değer yaratmayı başardıklarını gösteriyor. Bu nedenle önümüzdeki günlerde Pinterest'in adını daha çok duyacağız.
Önümüzdeki hafta Pinterest'i işimiz için nasıl kullanabiliriz biraz da ona bakacağız.