Krizi aşmanın yolu

Ömer Faruk ÇOLAK
Ömer Faruk ÇOLAK EKONOMİ ATLASI dunyaweb@dunya.com

Geçen hafta ABD ekonomisindeki dalgalanma sertleştiğinde Başkan B.H. Obama şu minvalde bir konuşma yaptı: "Çok kaygılanmaya gerek yok. ABD hâlâ ileri teknoloji üretebiliyor. ABD'de verimlilik yüksek. Eğitim niteliği yüksek işgücüne sahibiz. Biz bu krizi aşarız". Başkan bu yargısında çokta haksız değil. Başkan'ın bildiğini OECD belgeledi.

OECD geçtiğimiz ay yayınladığı büyüme raporunda (tam adı, "Economic Policy Reforms Going for Growth") ABD yüksek verimlilikle çalışan ekonomilerinin başında yer almakta. Raporda ülkeler beş gruba ayrılmış:

· Yüksek gelir düzeyi ve yüksek verimliliğe sahip olan ülkeler (ABD, Norveç, Lüksemburg),

· Ortalama gelir, yüksek ücretlere sahip olan ülkeler (Avustralya, Kanada, Yunanistan gibi ülkeler),

· Ortalama gelir, yüksek verimliliğe sahip olan ülkeler (Belçika, Fransa, Almanya gibi ülkeler),

· Ortalama gelir, ortalama ücret ve verimliliğe sahip olan ülkeler (Danimarka, Finlandiya, İsveç gibi ülkeler),

· Düşük gelirli, düşük verimliliğe sahip olan ülkeler (Türkiye, Slovak Cumhuriyeti gibi ülkeler).

Raporda bu sınıflama yapıldıktan sonra, çeşitli grafikler veriliyor ve bu gruplama ayrıntılı şekilde analiz ediyor.

ABD kendine güveniyor. Çünkü ileri teknoloji ile üretiyor ve ihraç ediyor, marka ürünlere sahip. ABD bunu sahip olduğu araştırma gücü, yani bilim üretme potansiyeli ile sağlıyor. Yüksek verimliliğe sahip diğer ülkelerde de durum farklı değil. Bilim, araştırma gücü krizi aşmada anahtar rolü üstleniyor.

Şimdi bir de ülkemize bakalım. Türkiye ihracatta sorun yaşıyor. İhracatımız içinde ilk sırayı alan otomotiv sektörü Haziran'da 327 milyon dolar dış açık verdi. Üstelik kriz öncesinde de ihracatta sorun vardı. İhracat önemli. Çünkü büyümek içinde ihracat yapmak durumundayız.

İç talebe dayalı büyüme er ya da geç sorun çıkarıyor. Bunun nedeni de dış ticaret açığının/cari açığın artması, sonuçta, ülkeyi ara malı ithal edemez hale getiriyor. Yani ekonomi büyümek yerine küçülmeye başlıyor.

Daha fazla ihracat yapmak kadar, hangi tür malları ihraç ettiğinizde önemli. Katma değeri yüksek, ileri teknoloji ürünleri, doğal olarak ihracat hacminizi yukarı doğru çekiyor. Bu da büyüme ile ilgili sorunları aşmanızı sağlıyor.

Türkiye'nin ihracatındaki temel tıkanıklıkta buradan kaynaklanıyor. İleri teknoloji içeren, marka değeri yüksek ürün ihracatı çok düşük. Açıkçası bu hiçbirimiz için sürpriz olmamalı. Çünkü yüksek verimlilik, ileri teknoloji ancak araştırma gücünüzle, bilim üretme potansiyeliniz ile ilişkili.

Zor olunca da bilim yapmanın ilk ön adımı olan temel bilim alanlarını, öğrenciler üniversite sınavında tercih etmiyor. Bunu ben değil, iki gün önce YÖK Başkanı söyledi. Öğrenciler Fizik, Kimya, Biyoloji bölümlerini tercih etmiyorlar. Çünkü istihdam olanağı yok. Türkiye'deki üniversitelerin büyük kısmı, bu kadar öğrenci ile araştırma yapma imkanını yitirmiş durumda. Özel sektörde henüz gelişmiş ülkeler gibi araştırmaya kaynak ayırmaya hevesli değil. Yani Türkiye'de bilim yapmak zor.

Ahval böyle olunca, Türkiye yüksek katma değerli ürünler, marka ürünler üretemiyor. İhraç edemiyor. Araştırma yapmak için kaynak yok diyorsanız. İnsaf diyorum. Etrafınıza bir bakın nerelere kaynak aktarıyoruz.

İyi bayramlar.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Çin böyle gider mi? 04 Ekim 2019
Yeni parasal ralli 27 Eylül 2019
Trump etkisi 13 Eylül 2019
Kapıyı çalan kimdir? 06 Eylül 2019
Talep mi borç sorunu mu? 30 Ağustos 2019