MTV artışı neden siyasi olarak hassas bir konu?

İsmet ÖZKUL
İsmet ÖZKUL KRİTİK AÇI ismetozkul@gmail.com

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) yaşam koşulları araştırması, ailelerin önemli ev gereçleri ile otomobile ne ölçüde sahip olduklarını da gösteriyor. Verilerdeki değişimin yönü ve hızı, gelir düzeylerine göre ailelerin satın alma tercihlerinin nasıl değiştiğini, hangi mallara talebin artmakta olduğunu, hanelerde bulunan ve bulunmayan gereçlere göre refah koşullarının nasıl değiştiğini de yansıtıyor.

Bu açıdan söz konusu veriler hem üreticiler sektörler, hem ticaret ve pazarlama sektörleri için dikkate değer sonuçlar ortaya çıkıyor. Bu veriler aynı zamanda sosyal bilimciler açısından da önem taşıyor. TÜİK'in 2016 gelir ve yaşam koşulları araştırmasını bu gözle incelediğimizde öne çıkan noktaları şöyle sıralayabiliriz:

- 2016'da penatrasyonu en hızlı artan ev gereci bulaşık makinesi oldu. Evinde bulaşık makinesi bulunan bireylerin oranı 4.40 puan artarak yüzde 67'ye çıktı.  Evinde bulaşık makinesi bulunan bireylerin sayısı 3 milyon 856 bin kişi artarak 51 milyon 663 bine ulaştı.

- İlginç olan penatrasyon artış hızında otomobilin bulaşık makinesiyle yarışıyor olması. Evinde otomobil bulunan bireylerin oranı geçen yıl 1.70 puan artarak yüzde 44'e ulaştı. Evinde otomobil bulunan bireylerin sayısı da 1 milyon 624 bin kişi artarak 33 milyon 928'e çıktı.

- Bir diğer ilginç nokta otomobil sahiplik oranının, bilgisayar sahiplik oranıyla neredeyse aynı düzeyde olması. Evinde bilgisayar bulunanların oranı yüzde 50.6 ile otomobil sahiplerinden sadece 6.6 puan daha fazla. Ancak bilgisayar sahipliği oranındaki artış sadece 0.3 puandan ibaret. Evinde otomobil bulunanların sayısı bir yılda 1 milyon 624 bin kişi artarken bilgisayar sahiplerinin sayısındaki artış 604 binde kaldı.

- Bilgisayarda penatrasyon oranı yüksek olmamasına rağmen son yıllarda sahipli oranı artış hızı yavaşlayarak yatay bir seyre dönmüş durumda. Bu durum toplumun eğitim ve kültürel gelişimi açısından olumsuz bir gösterge.

- Araştırmanın sosyal ve ekonomik açıdan ortaya koyduğu önemli sonuçlardan birisi de "araba sevdası"nın toplumun en yoksul kesimi de dahil tüm gelir düzeylerini sarmış olması. Medyan gelirin yüzde 60'ı ile yüzde 120'si arasında yani aylık 712 ile 1423 TL arasında parayla geçinen dar gelirliler arasında otomobil sahipliği oranı 2.7 puan artarak yüzde 39.8'e çıktı. Aylık ortalama eşdeğer fert geliri 1423 TL'nin üzerindeki orta ve üst gelir grubunda ise otomobil sahipliği oranı 0.5 puan artarak yüzde 60.2'ye çıktı.

- Asıl ilginci hanehalkı eşdeğer fert geliri medyan gelirin yüzde 60'ının altında olanlar arasında da otomobil sahipliği oranı 1 puan artarak yüzde 22.10'a yükseldi. Hanehalkı eşdeğer fert geliri aylık ortalama 712 TL'nin altında olan, yani aylık geliri aracının motorlu taşıtlar vergisini vermeye bile yetmeyenler arasında bile otomobil sahibi olanların sayısı geçen yıl 604 bin kişi arttı.

- Bu veriler, son günlerin güncel tartışma konusu olan motorlu taşıtlar vergisindeki fahiş artışın sosyal ve siyasi etkisinin ne kadar geniş olabileceğini de gösteriyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar