Noel Baba buraya gelemez!

Güventürk GÖRGÜLÜ
Güventürk GÖRGÜLÜ PAZARLAMA 3.0 guventurk@portakalonline.com

Geçtiğimiz salı günü DÜNYA'nın değerli yazarlarından, ekonomi gazeteciliğine başladığımızdan beri severek ve pek çok şey öğrenerek takip ettiğimiz değerli büyüğümüz Tevfik Güngör, köşesinde Noel Baba'dan söz ediyordu.

Marka değerini ölçen bazı kuruluşların, Noel Baba markasına 1,6 trilyon dolar değer biçtiğini söyleyen Güngör, dünyanın en değerli markası olan Apple'ın 87 milyar, Samsung‘un 58 milyar, Geogle’ın 52 milyar, IBM’in 37 milyar, Coca Cola’nın 34 milyar ettiğine dikkat çekiyordu. Noel Baba, aslen Antalyalı Aziz Nikola olduğuna göre, yani bizim insanımız olduğuna göre, böyle bir değeri ticari olarak değerlendirememenin bizim kusurumuz olduğunu söylüyordu Güngör... 

Bence gayet yerinde bir tespit! Zira elimizdeki değerleri bilemeyip, hatta onlara düşmanca davranıp, olmayacak, uymayacak hatta bizi oldukça zor duruma düşürecek projelerden medet ummayı pek seviyoruz nedense.

Tevfik Güngör'ün bu satırları yayınlanırken belki “Noel baba karşıtı” tartışmaları izlemişsinizdir. İstanbul Şirinevler Mahallesi'nde bir muhtar astığı bir afişte “Örfümüzle kültürümüzle hiç bir alakası olmayan Noel Baba Şirinevler'e gelmeyecektir” diyordu.  Bir de Noel Baba'ya karşı eylem çağrısı yapan Anadolu Gençlik Derneği var ki, sormayın gitsin.Saadet Partisi”nin gençlik kolları olarak bilinen bu dernek de İstanbul'da çeşitli semtlerdeki reklam panolarına “Siz hiç kurban bayramı kutlayan Hristiyan gördünüz mü?” diye başlayıp “Biz Hristiyan bayramı kutlayan Müslüman gördük” diye biten duyurular asmıştı. Dahası, aynı dernek, Noel Baba'ya yumruk atan sarıklı sakallı bir “Müslüman” görseliyle sosyal medyada da “Yılbaşı ve Noel kutlamalarına hayır” kampanyası yürütüyordu. Bu arada kullandıkları görseli bir yabancı çizerden yürüttüklerini ve çizime sonradan bir sarık eklediklerini söylemeden de edemeyeceğim.

Şimdi diyeceksiniz ki, “bunlar marjinal gruplar, halkın genel eğilimini yansıtmıyorlar”. Evet marjinal gruplar oldukları doğru. Ancak, bu derneğin de aralarında bulunduğu değişik marjinal grupların “Eyüp'te içkili festival istemiyoruz” diyerek Santralistanbul'da yapılan bir caz festivalinde ve diğer tüm etkinliklerde içki satışını yasaklattıklarını hatırlatırım. Yani günümüzde bu tür muhafazakar tutumlar “marjinal” de olsalar, siyasi gücü elinde bulunduranlar tarafından oldukça ciddiye alınıyor. Ayrıca 2011 Aralık ayında “Noel Baba doğru dürüst birisi olsa kapıdan girerdi” diyen Keşan Müftüsü'nü de unutmayalım. Peki, Müftü'ye Edirne Valisi Gökhan Sözer'in cevabını hatırlayan var mı? Vali de şu sözlerle “durumu kurtarmıştı!”; “Noel, batı ve Hıristiyan kültürünün bir objesidir ve onlara aittir. Başkalarının kültürünü veya düşüncesini onlar adına eleştirme hakkı bizde yok.” 

İşte size memleketimizden insan manzaraları...

Sizce bu kafayla Noel Baba'yla kavga etmeyi bırakıp onu bir marka olarak pazarlamak mümkün mü?

Elbette böyle bir şey mümkün değil. Çünkü dünyanın en değerli markası bile olsa, iyi bir pazarlama faaliyeti gerçekleştirebilmek için ürününüze ve markanıza önce inanmanız, sevmeniz gerekir. Evet, marka bir fikirdir, pazarlama da bir fikirler bütünüdür, ama bunların hepsi duygularla var olur, hayat bulur, aktarılır.

Antalya'da yaşayan Aziz Nikola'dan yola çıkıp, Roma'dan Kuzey Avrupa'ya ve oradan da Amerika kıtasına uzanan Noel Baba figürünün pek çok kültürün ortak ürünü olduğunu, içinde Anadolu'dan İskandinavya'ya kadar pek çok mitolojik öğe barındırdığını burada anlatmama gerek yok sanırım.

Kökü bu topraklarda olan Noel Baba'ya bu kadar düşmanken ve aslında bu düşmanlık kültürü bizzat devlet eliyle de teşvik ediliyorken, mesela Antalya'da “Golf turizmi” için yatırım yapılması size garip gelmiyor mu? Ülkenin yüzde yarımının bile ilgilenmediği, orman alanlarını tahrip etmek ve temiz su stokunu tüketmekten öte bir işe yaramayan golf sahalarını dizi dizi yaptıktan sonra buraları doldurmaya uğraşmak sizce ne kadar anlamlı?

Ülkemizin resmi havayolu şirketi marka değerini artırmak için “ünlü” golfcu Tiger Woods'u  Boğaziçi Köprüsü'nde vuruş yapmaya çağırırken Noel Baba hiç aklına gelmiş midir acaba? Peki, biz Noel Baba'ya bu kadar düşmanlık yaparken Finlandiya hükümetinin geçtiğimiz günlerde “Finli Noel Baba” figürünün Çin'de tanıtılması için 300 bin avroluk bir fon ayırdığından THY yönetiminin haberi var mıdır acaba? Üstelik bunun büyük ölçüde Finnair'in artan uzak doğu trafiğini desteklemek için yapıldığından?

Noel Baba, elimizdeki değerlere kötü davranmamızın, daha doğrusu değer bilmezliğimizin yalnızca küçük bir örneği. Doğa ve kültür mirası gibi daha pek çok örnek saymak mümkün.Hatta İstanbul'la ilgili yakın örnekler hala gündemimizde. Bunlara önümüzdeki yazılarda değineceğiz. Tekrar görüştüğümüzde yıl değişmiş olacak. Belki o arada Noel Baba size de uğrar...

Herkese sağlıklı ve mutlu bir yeni yıl dilerim. 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Orta vadeli temenniler 21 Eylül 2018