Serbest bölgelerde zorunlu TL uygulaması

Serbest Kürsü
Serbest Kürsü

İlhan BULUT

11.05.2017 tarihinde Resmi Gazete'de serbest bölgelerle ticaret yapan firmalar için önemli bir düzenleme yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yayımlanan "Serbest Bölgelerde Türk Lirası İle Yapılabilecek Ödemeler Hakkında Karar" özellikle Türkiye'den yapılan ihracat yönlü vadeli satışlarda vade tarihindeki kur belirsizliğinin nasıl fiyatlandırılacağı konusunda ihracatçıyı tedirgin etti.

Çünkü serbest bölgeye ihracat yapan üretici veya tedarikçi firma kullandığı yerli veya ithal ham maddenin ödemesini döviz cinsinden yapılmakta.

"Serbest Bölgelerde Türk Lirası İle Yapılabilecek Ödemeler Hakkında Karar" ile,

1- Serbest bölgelerle diğer ülkeler arasındaki ticarette ödemenin diğer para birimlerinin yanı sıra Türk Lirası ile de yapılabileceği,

2- Serbest bölgelerle Türkiye arasındaki ticarette ödemenin ise sadece Türk Lirası ile yapılacağını ifade etmektedir.

İlk maddenin uygulaması ile ilgili bir sorun olacağını zannetmiyorum. Zira TL cinsinden yapmış olduğumuz ithalat veya ihracat rakamlarına bakıldığında uygulanabilirliği ve etkinliği hakkında bize fikir vermiş olacaktır. Ancak ikinci maddenin etkilerinin biraz daha farklı olacağını düşünebiliriz.

Özellikle Türkiye'den yapılan ihracat yönlü vadeli satışlarda vade tarihindeki kur belirsizliğinin nasıl fiyatlandırılacağı konusu, ihracatçının en fazla üzerinde durduğu konudur. Çünkü bir tarafta TL cinsinden yapılan ihracat bedelinin vadesinde TL cinsinde alınması diğer tarafta ise kullandığı yerli veya ithal hammaddenin ödemesinin döviz cinsinden yapılması söz konusudur.

Döviz talebinin kısılması ya da bir nevi dolarizasyonun önüne geçilmesi amacıyla yapılan bu düzenlemeden ihracatçının zarar görmemesi için, kesilen ihracat faturasının altına "vadesindeki kur üzerinden tahsil edilecektir" yazılması ve tahsilatın vadesindeki kurdan yapılması şeklinde bir yöntem uygulanabilir.

Fatura tarihi ile vade tarihi arasındaki kur farkı doğması halinde kur farkı faturası kesilerek farklılık giderilebilir. Böylece ihracatçı için kur belirsizliği riski ortadan kalkmış olur. Bu bir yöntem olarak düşünülebilir. Ancak burada uygulanacak yöntemin vergi mevzuatı açısından uygunluğu için Maliye Bakanlığı'nın ikincil bir düzenleme ile konuyu karar bağlaması gerekir diye düşünüyorum.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ufuk çizgisi 03 Nisan 2024