Teknik düzeltme…

Serhat GÜRLEYEN
Serhat GÜRLEYEN GENİŞ AÇI sgurleyen@isyatirim.com.tr

Haftayı ABD teknoloji hisselerinden başlayarak dünya borsalarına yayılan satışlarla bitirdik. Piyasalardaki satışları yukarı yönlü trendin bozulmasından ziyade teknik bir düzeltme olarak görüyoruz.

Fed’in güvercin taklaları atmaya devam ettiği ve ABD şirketlerinin %75’inin beklentilerden daha iyi kar açıkladığı mevcut konjonktürde hisse senedi piyasalarındaki yükseliş trendinin tersine dönmesi ihtimalini düşük görüyoruz.

Fed toplantısı sonrasında geçen hafta dolar değer kaybederken ABD tahvilleri değer kazandı. FOMC açıklamasında piyasaların sevdiği iki temel mesaj var:

(i) Enflasyonun %2’nin altında kalmasının geçici olmadığının kabul edilmesi;

(ii) Fed’in bilançosunu küçültmeye başlamakta hızlı davranmayacağı.

Piyasalar faiz artırımının Fed’in tahmininden çok daha yavaş olacağını zaten büyük ölçüde fiyatlamıştı. Ancak bilanço küçültme işlemine başlangıcın Eylül ayından sene sonuna doğru kayması yeni bir gelişme.

Fed’in faiz artırım döngüsünün yavaş ve sınırlı olması gelişmekte olan ekonomiler için iyi haber. Büyümesi yavaşlayan ve enflasyon sorunu olmayan gelişmekte olan merkez bankaları (Rusya, Brezilya Güney Afrika, Meksika) bu sayede para politikasını gevşetmeye devam edebilir.

Türkiye Merkez Bankası Fed’in güvercin taklasına rağmen Ocak ayında başladığı sıkı para politikasını sürdürmeyi tercih etti. Güçlü büyüme ve yüksek enflasyon Türkiye’nin Fed’in açtığı fırsat penceresini kullanmasını engelliyor. Son dönemde Türk lirasının gelişmekte olan ülke paralarına göre zayıf performansı Merkez Bankası’nın para politikasını gevşetmesine izin vermeyen diğer bir neden. Uygulanan sıkı para politikasına rağmen Türk lirasının gelişmekte olan ülke paralarına göre vasat performansı Merkez Bankası’nın beklemeyi tercih etmesinde etkili oluyor.

Yüksek betalı Türkiye hisse senetleri küresel risk iştahındaki düzelmeden payına düşeni almaya devam ediyor. 14-21 Temmuz haftasında hisse senedine 250 milyon dolar, tahvile 1,9 milyar dolar ile Mart 2013’ten beri en güçlü portföy girişi yaşandı. Artan emtia fiyatları dolayısıyla Türkiye’ye ilgi kısmen azalabilir ancak piyasalarda yukarı yönlü trendin devam etmesini bekliyoruz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Petrol şoku sonrası… 23 Eylül 2019
Ağlatma beni Arjantin… 02 Eylül 2019
Emin liman aranıyor… 26 Ağustos 2019