UEFA bu mali yapılarla Avrupa’ya vize verecek mi? (I)

Tuğrul AKŞAR
Tuğrul AKŞAR EKO-SPOR taksar@gmail.com

Mali yapılarındaki olumsuzluklar nedeniyle UEFA Türk kulüplerini uzunca bir süredir yakın takibe almış durumda. Her ne kadar kulüplerimiz UEFA ile imzaladıkları anlaşmalar ve kabul ettikleri taahhütlerde finansal yapılarına çeki düzen vereceklerini, zararlarını azaltarak başa baş noktasını yakalayacakları beyan ve taahhüt etseler de, 2017/2.dönem finansalları itibariyle kulüplerin bu taahhütlerini gerçekleştirmeleri çok da kolay görünmüyor.

UEFA takipte

Galatasaray 2017-18 sezonu için men kararı almamak için 9 Mart 2018’de İsviçre’nin Nyon şehrinde UEFA ile yapılacak toplantıya katılacak.

UEFA’ile Settlement Agreement imzalayan Fenerbahçe 2016/17, 2017/18, 2018/19 ve 2019/20 sezonuna kadar, UEFA ile mutabık kalınan finansal gelişmeleri gerçekleştirmek zorunda... Beşiktaş, UEFA ile 2015/16, 2016/17, 2017/18 ve 2018/19 sezonları için bir “Settlement Agreement” imzalamış ve bu sezonlarda başa baş noktasını yakalayıncaya kadar kulüp UEFA tarafından izlemeye alınmıştı. Bu anlaşmaya göre Beşiktaş’ın 2016 yılı sonunda zararı 20 milyon Euro’yu, 2017 sonunda da 10 Milyon Euro’yu geçemeyecek. Trabzonspor da UEFA ile imzaladığı settlement agreement kapsamında 2016/17, 2017/18 ve 2018/19 sezonları için finansal kontrol ve izlemeye alınmayı ve 2017 sonuna kadar da başabaş noktasına gelebilmek için zararını 10 milyon euroya indirmeyi, bu süreçte operasyonel giderlerinde kısıntıya gitmeyi kabul ve taahhüt etmişti.

Görüldüğü üzere kulüplerimizin mali yapıları UEFA tarafından yakın takip ve kontrol altında.

Finansal yapılarda olumluya gidiş yok!

Her ne kadar kulüplerimiz UEFA ile imzaladıkları anlaşmalar ve kabul ettikleri taahhütlerde finansal yapılarına çeki düzen vereceklerini, zararlarını azaltarak başa baş noktasını yakalayacakları beyan ve taahhüt etseler de, 2017/2.dönem finansalları itibariyle kulüplerin bu taahhütlerini gerçekleştirmeleri çok da kolay görünmüyor.

Kulüp özelinde finansal değerlendirme yaptığımızda ise aşağıdaki sonuçlara ulaşıyoruz.  
Yukarıda ifade ettiğimiz konu itibariyle Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor’un 2017/2.dönem itibariyle Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) gönderdikleri finansal tablolarından hareketle oluşturduğumuz Tablo-1’i incelediğimizde;

- Dört takımın toplam varlıkları 3.238 milyon TL’ye ulaşırken, toplam yükümlülüklerinin de 6.173 milyon TL olarak gerçekleştiği,

- Dört kulübün kısa vadeli borçlarının 2.997 milyon TL’ye, uzun vadeli borçlarının da 3.176 milyon TL’ye yükseldiği,

- Dört kulübün dönem zararları 263 milyon TL olarak gerçekleşirken, yıllar itibariyle birikimli zararlarının da 2.812 milyon TL’ye ulaştığı,

- Artan borçlanmanın neden olduğu finansal giderlerin yanısıra, oluşan zararların da etkisiyle dört kulübün özkaynak açıklarının 2.117 milyon TL’ye ulaştığı,

- Dört kulübün 2016-17 sezon sonu itibariyle toplam gelirlerinin de 1.453 milyon TL olarak gerçekleştiğini gözlemliyoruz.

- 4 kulüp ortalaması olarak değerlendirdiğimizde ise, kulüplerin varlıklarının ortalama 810 milyon TL, toplam yükümlülüklerinin ortalama 1.543 milyon TL, birikimli zararlarının ortalama 703 milyon TL’ye ve özkaynak açıklarının da ortalama 529 milyon TL’ye ulaştığı görülüyor.

Beşiktaş

2016-17 sezonu itibariyle ulaştığı 521 milyon TL’lik gelirle rakiplerine önemli fark atan kulübün toplam varlıkları 720 milyon TL’ye ulaşırken, kısa ve uzun vadeli borçları toplamı 2.061 milyon TL’ye yükselmiş durumda. Yani, Beşiktaş gelirinin yaklaşık 3,5 katı borca sahip görünüyor. Beşiktaş’ın kısa vadeli yükümlülüklerini karşılayabilme yeteneğini ölçen Net işletme sermayesi bakımından bilançoya bakıldığında da, Beşiktaş’ın 824 milyon TL net işletme sermayesi açığı verdiği görülmektedir. Net işletme sermayesi açığı, kulübün başta oyuncular, teknik heyet olmak üzere diğer üçüncü kişi ya da kurumlara kısa vadeli yükümlülüklerini yerine getirmede zorlanacağını, bu ödemeleri yapabilmek için sıcak paraya ihtiyacı olduğunu ifade etmektedir.
Beşiktaş’ın dönem zararı ise 7 milyon TL olarak gerçekleşirken, yıllar itibariyle birikimli zararı 762 milyon TL’ye ulaşmış vaziyette. Birikimli zarar, kulübün gelirinin üzerine çıkmış durumda. Kulübün her ne kadar dönemsel zararı bir önceki döneme göre önemli ölçüde gerilerken, yıllar itibariyle birikimli zararı toplam gelirinden %130 daha fazla görünüyor. Kümüle zarar Beşiktaş’ın özkaynak açığını da 523 milyon TL’ye yükseltmiş vaziyette. Yani, 2017/2. Dönem itibariyle Beşiktaş negatif özkaynağa dönmüş, pasif açığı verir duruma gelmiştir. Bu tablo Beşiktaş’ın özkaynaklarını tamamen kaybettiğini bize gösteriyor. Bu durum TTK. 376 madde kapsamında “Teknik iflas” olarak tanımlanıyor.

Fenerbahçe

2016-17 sezonu itibariyle ulaştığı 466 milyon TL’lik gelirle, Süper Lig’de Beşiktaş’tan sonra en fazla gelir elde eden kulüp olan Fenerbahçe’nin toplam varlıkları 1.039 milyon TL; kısa ve uzun vadeli borçlarından oluşan toplam yükümlülükleri de 2017/2. dönem itibariyle 1.696 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Toplam varlıklarından 657 milyon TL daha fazla yükümlülüğü bulunan kulüp “net borçlu” bir yapıdadır. Kulübün kısa vadeli borçları 675 milyon TL olarak gerçekleşirken, uzun vadeli yükümlülükleri toplamı 1.021 milyon TL’ye, yani toplam gelirinin %120’sine ulaşmıştır. Fenerbahçe’nin toplam borcu ise hayli yüksek bir orana (Bilançonun %63’üne) yükselmiştir.

Fenerbahçe’nin dönem zararı ise 95 milyon TL olarak gerçekleşirken, yıllar itibariyle birikimli zararı 546 Milyon TL’ye ulaşmıştır. Birikimli zararı, gelirinin üzerine çıkan kulüpte, özkaynak açığı da 657 milyon TL’ye ulaşmıştır. Bu zarar tutarı dört kulüp içinde en fazla birikimli zarar tutarını ifade ediyor. Gelirinden %117 daha fazla bir tutarı ifade eden birikimli zarar nedeniyle Fenerbahçe’nin özkaynakları, 2017/2.dönem itibariyle negatif dönmüş, kulüp pasif açığı verir duruma gelmiştir. Bu tablo bize, Fenerbahçe’nin özkaynaklarını tamamen kaybettiğini ve TTK. 376 madde kapsamında “Teknik iflas”ta olduğunu gösteriyor.

Kısacası; Fenerbahçe’nin mevcut yükümlülükleri/borçları varlıklarının ve toplam gelirlerinin üzerine çıkmış görünüyor. Kulübün yüksek takım maliyeti, yetersiz nakit akışı vb. nedenlerle, asıl faaliyetlerinden kâr yaratamadığı gibi, dönemi de net zararla kapatmıştır. Kulüp fon ihtiyacını yüksek maliyetle borçlanarak karşılamaktadır. Bu olumsuzluklar, kulübün tüm özkaynaklarını yıllar içinde yitirmesine ve pasif açığı vermesine neden olmuştur. Mali yapıdaki bu olumsuzlukların devam ediyor olması, kulübün sürdürülebilir bir mali/ekonomik büyümeye ve sportif başarıya ulaşmasının önündeki en büyük engeldir.

Galatasaray

2016-17 sezonu itibariyle ulaştığı 349 milyon TL’lik gelirle, Süper Lig’de Beşiktaş ve Fenerbahçe’tan sonra en fazla gelir elde eden üçüncü kulüp konumundaki Galatasaray’ın, son bir buçuk yılda gelirlerindeki bu gelişme olumlu değerlendirilmekle birlikte, kulübün toplam varlıkları 903 milyon TL; kısa ve uzun vadeli borçlarından oluşan toplam yükümlülükleri de 2017/2.dönem itibariyle 1.515 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Toplam varlıklarından 612 milyon TL daha fazla yükümlülüğü bulunan kulüp “net borçlu” bir yapıdadır. Kulübün kısa vadeli borçları 1.082 milyon TL olarak gerçekleşirken, uzun vadeli yükümlülükleri toplamı da 433 milyon TL’dir. Toplam borçlanma içinde kısa vadeli borçlanması %71’e yükselen kulüp, dört kulüp içinde en kötü borç kompozisyonuna sahiptir. Kulüp toplam borçlanması, toplam gelirin 4,3 katına ulaşmıştır.

Sarı kırmızılıların dönem zararı 117 milyon TL olarak gerçekleşirken, yıllar itibariyle birikimli zararı 1.063 milyon TL’ye ulaşmıştır. Birikimli zararı, gelirinden 3 kat daha fazla olan kulüp, bu haliyle diğer dört kulüp içinde en yüksek kümulatif zarara sahip şirket durumundadır. Yıllar itibariyle artan zararlar, süreç içinde özkaynakları eritmiş ve sonuçta ortaya 613 milyon TL özkaynak açığı çıkmıştır. Bu tablo bize, Galatasaray’ın özkaynaklarını tamamen kaybettiğini ve TTK. 376 madde kapsamında “Teknik iflas”ta olduğunu gösteriyor.

Trabzonspor

2016-17 sezonunu 149 milyon TL’lık hasılatla kapatan Trabzonspor’un, toplam varlıkları 576 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Kulübün kısa ve uzun vadeli borçlarından oluşan toplam yükümlülükleri de 2017/2. dönem itibariyle 901 milyon TL’na ulaşmıştır. Toplam varlıklarından 325 milyon TL daha fazla yükümlülüğü bulunan kulüp “net borçlu” bir yapıdadır. Kulübün kısa vadeli borçları 422 milyon TL olarak gerçekleşirken, uzun vadeli yükümlülükleri toplamı da 479 milyon TL’ya ulaşmıştır. Toplam borçlanma içinde kısa vadeli borçlanmanın payının %47’e yükseldiği kulüpte, toplam borç gelirin 6 katına ulaşmıştır. Toplam geliriyle kıyaslandığında Trabzonspor diğer üç kulübe göre en borçlu kulüp rasyosuna sahiptir.

Bordo mavililerde dönem zararı 44 milyon TL olarak gerçekleşirken, yıllar itibariyle birikimli zararı 441 milyon TL’ye ulaşmıştır. Birikimli zararı, gelirinden 3 kat daha fazla olan kulüpte, yıllar itibariyle artan zararlar, süreç içinde özkaynakları eritmiş ve sonuçta ortaya 324 milyon TL özkaynak açığı oluşmuştur. Trabzonspor, diğer kulüplerde olduğu gibi özkaynaklarını tamamen kaybettiğinden TTK. 376 madde kapsamında “Teknik iflas” durumunda bulunuyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar