Yiğit yunan halkı

Ömer Faruk ÇOLAK
Ömer Faruk ÇOLAK EKONOMİ ATLASI dunyaweb@dunya.com

Çarşamba günü Yunanistan parlamentosu, AB'nin kredi tahsisini serbest bırakması için, (halkımızın ifadesi ile taze para alabilmek için) beş yıl sürmesi planlanan, kemer sıkma önlemlerini kabul etti. Sosyalist PASOK hükümeti oylama da sadece bir fire verdi.

Parlamentonun kabul ettiği kararların özü, krizin Yunan halkının üzerine yıkılmasıdır. Çünkü alınan kararlar ile,

-Yunan vatandaşının yıllık gelirlerinin üstüne yüzde 1'i ile yüzde 5'i arasında değişen oranlarda kriz vergisi getirildi.

- Yıllık gelirin vergi dışı bırakılan miktarı yaklaşık 5 bin dolar kadarı aşağı çekildi.

- Lokanta, eğlence ve gıda harcamalarında KDV oranları artırıldı.

- 150 bin kamu personelinin işine son veriliyor.

-Kamu çalışanlarının, emeklilerin maaşında kesintiye gidilecek.

- Kamu varlıkları özelleştirilecek.

Alınan bu kararları sayfalarına taşıyan ciddi ekonomi gazeteleri, televizyonlar, radyolar ve web sayfalarının ortak kanısı, euro ve borsanın artık yükseliş eğilimine geçeceği  şeklinde oldu. Kimi yorumcular ise, bu işin bitmediğini 12 milyar euroluk taze paranın Yunanistan'ı kurtarmayacağını, AB'nın ek bir paket daha açıklayarak Yunanistan'a bir 100 milyar Euro'luk (böylece toplam kaynak 212 milyar Euro olacak) ek kaynak sağlaması gerektiğini ifade ettiler. Yani kurtarma maliyetinin büyüklüğüne ilişkin veriler net değil.

Süreçte tartışılan konulardan birisi de, Yunanistan'ın yaşadığı bu krizin Yunanistan'ı Euro alanından çıkacak noktaya getirebileceği. Bu yorumda esasından Yunanistan'ın adı telaffuz edilse de, gerçekte ifade edilmek istenen bu iş euronun, Euro Bölgesi'nin sonu olur mu sorusuna yanıt aramak. 

Bu tartışma yeni değil ve Euro alanı istikrara kavuşana kadar da, sürecek. AB'nin parasal birliğe hazır olmayan ülkeleri, acele kararlarla birliğe alması bu sonucu yaratan ana unsur (AB bundan ders almadı, geçen yıl da Polonya'yı da parasal alana dahil etti). Parasal alan statik bir yapı değil. Siyasi birliğini bile tam oturtamamış bir Birliğin, parasal birlik kurması erken bir karar olduğu artık netleşti. Çünkü böyle bir yapı oldukça dinamik ve istikrarsızlık özellikleri gösteriyor. Dolayısıyla krizde olan, sadece Yunanistan değil. Krizde olan AB'dir, özelde de Euro Bölgesi'dir.

Yunanistan şu an kurban durumunda. Cinayet işlendi. Gören yok. Belki Attila İlhan'ın çok güzel şiirlerinden birisi olan Cinayet Saati'nde yazdığı gibi,

"…cinayeti kör bir kayıkçı gördü

ben gördüm kulaklarım gördü….."

Evet cinayeti sadece körler görüyor ki, krizin faturası sadece Yunanistan'ın uyguladığı iktisat politikalarının üzerine yıkılıyor. AB, daha önemlisi, küresel finansal sistem sorgulanmıyor. Bunu sorgulayan "Yiğit Yunan  Halkı". Yiğit Yunan Halkı diyorum, çünkü küresel finansal sisteme karşı sesini yükselten, bu yapının sorgulanması gerektiğini söyleyen ender halklardan da birisi onlar.

Ne ilginçtir ki, küresel finansal sistemin, sermaye hareketlerinin sorgulanması gerektiğini IMF bile söylüyor. Ancak bazı ülkeler ve onların yöneticileri ve yine kimi iktisatçılar buna yanaşmıyorlar. Yanaşmayan ülkelerin çoğunluğunda, finansal kırılganlık yüksek düzeyde. Bundan dolayı o ülkelerin hükümetlerini ve egemen kesimini bir ölçüde mazur görebilirsiniz. Ancak adlarına muhalif güçler diyenleri, anlamak zor. Çünkü muhalif davranış gösteremiyorlar.

İşte bundan dolayı Yunan halkı benim için yiğit bir halk.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Çin böyle gider mi? 04 Ekim 2019
Yeni parasal ralli 27 Eylül 2019
Trump etkisi 13 Eylül 2019
Kapıyı çalan kimdir? 06 Eylül 2019
Talep mi borç sorunu mu? 30 Ağustos 2019