Referandum saatine ayarlı ekonomik kararlar gündemdeyken...

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan osman.arolat@dunya.com

Trump sonrası dünyada önemli değişiklikler olacağı biliniyor. Dünkü yazımda bunlardan söz ettim. Bugün de bizdeki gelişmeleri nisana kadar KDV ve ÖTV indirimleriyle nelerin amaçlanmış olabileceğini ele almak istiyorum, Bu konunun sohbetini yaptığım dostlarımdan biri, “Bunlar referandum saatine ayarlı ekonomik kararlar. Güven yaratacak uzun vadeli kararlara ihtiyacımız olduğu unutulmamalı” değerlendirmesini yaptı.

Ardından, “Ekonomi daralıyordu. Sıkıntılar karşısında eski yöntemlere başvuruldu. Konutta ve beyaz eşyada satışlarda bir hareketlilik yaşatılmak istendi. Kısa dönem için bu doğrudur. Böylece zordaki kuruluşların bu dönemde istihdam azaltmasına fren yaparak referandum döneminin sorunsuz atlatılması düşünülmüş olabilir, sanırım...” dedi.

Bir başka dostum, “Bunlar iç talebi canlandırmak için mali disiplinden taviz veren girişimler. Bir canlanma yaşandığını görüyorum. Maliye Bakanı 1 milyarlık vergi kaybı olur, dendiğine göre. Nisan sonuna kadar bu canlılığın 10 milyar dolarlık bir hacme ulaşmasını hesap ediyorlar. Nisan sonrası için bir hesap yok gibi gözüküyor. Zaten bir yandan da Trump sonrası dünyadaki belirsizliklerin biraz daha azalması bekleniyor olabilir dedi.”

Bir başkası, “Bu kararlar piyasada kısa dönemli sıkışıklığı azaltır. Piyasanın nefes almasını sağlar. Ama iş dünyasında belirsizliğin ortadan kalkması için önemli olan güvendir. Güven ortamı da hukukun üstünlüğü, doğru yatırım desteklerinin birlikte ele alınmasıyla mümkün olur. KHK’ler son bulsa güven ortamı sağlansa, başka hiçbir şey yapılmadan büyüme bir puan yukarı çıkar. Yani kısa vadeli bu piyasayı canlandırıcı kararların yanı sıra güven verici kararların da alınması şarttır” diye konuştu.

Konuştuğum dostlarımdan bir kısmı, “Bu kararların doğrudan referandum saatine ayarlı olduğunu, ondan sonrasının pek düşünülmediğine inandıklarını” söylediler. Bir kısmı daha karamsar yorum yaparken, “AK Parti iktidarının ilk yıllarında Hazine birliğindeki gelişmelerden dolayı haklı övgüler alıyordu. Şimdi ise tıpkı Özal döneminde olduğu gibi Hazine dışı fonlar dönemine gidiliyor. Varlık Fonu iyi denetlenmezse sorun yaratabilir. Özal döneminin Hazine dışı 140 fonunu temizlerken çok sorun yaşadığımızı unutmayalım” değerlendirmesinde bulundular.

Sanırım, sıkıntılar karşısında “Referandum saatine bağlı piyasaları rahatlatıcı önlemler gündeme getirilirken, ekonomi yönetiminin piyasalardaki eleştirilere de kulak vermesi ve uzun vadeye de bakması” önem taşıyor. Bunun için de “güven ve istikrar” öne çıkıyor. Güven ve istikrarı oluşturcu kararlar konusunda piyasaların önerilerini ele alarak, uzun vadeli çözümlere yönelmek gerekiyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar