Çıktı ve sonuçları

Osman Ata ATAÇ
Osman Ata ATAÇ İŞLETMECİLİK SOHBETLERİ oaatac@gmail.com

Bu yazıda hizmet üretiminde çıktı, sonuç ve etki farklılıklarına bakacağız. Musakka nasıl yapılır konulu verilen seminer sayısı, seminere katılan aşçıların sayısı birer çıktı örneğidirler. Seminere katılıp da eskiden musakka nasıl yapıyorlar ise bunu değiştirip bu seminerden öğrendikleri şekilde musakka pişirmeye başlayan aşçıların sayısı bir sonuçtur. Aşçıların mükemmelleşen musakkaları sonucu bazı lokantaların Balkanlar ve Ortadoğu’da en iyi musakka pişirilen yerler olarak dünya literatürüne girmesi bir etkidir. Bu örneği çok kavramsal bulan bazı okurlar için yazdım. Musakka nasıl pişirilmeli seminerine 1000 TL harcanıp da 100 kişi katıldıysa bu bir çıktıdır. Geçen seminere 50 kişi katıldı ve yine 1000 lira harcandı ise bu daha etkin bir çıktı elde edildiği anlamına gelir. Bu 100 kişiden 50’si (yüzde 50) musakka pişirme usullerini seminer doğrultusunda değiştirdilerse bu rakam bir sonuçtur. Geçen seminere katılan 50 aşçıdan 10 tanesi (yüzde 20)musakka pişirme yöntemlerini değiştirdilerse yeni seminer daha etkili demektir. Bu 50 aşçının çalıştığı lokantalardan 10 tanesi kitaplara geçerse bu etkinlik yüzde 10 demektir.

Karı ölçülmeyen kurumların faaliyetlerinin sayısal özellikleri çıktılardır. Ne kadar çok çıktı o kadar iyi demek değildir. Çıktılara ne kadar az para harcanmışsa bu da o kadar iyi demek değildir. Bir çıktının en iyisinin yapıldığı tezi çıktıdan alınan sonuç ve sonuçtan çıkan etki cinsinden ifade edilmediği takdirde laf-u güzaf kategorisindedir.

‘Her ne kadar cevabı aşikar ise de yine de neden ne kadar çok çıktı o kadar iyi demek değildir?’ sorusuna kısaca bir değinelim. Her çıktının kaynak tüketmesi bir yana, çıktıdan beklenilen sonuç ve etki de genellikle farklıdır. Deneyimler aynı veya benzer sonuç ve etkiyi getirecek bir kaç çıktının daha iyi olduğunu göstermektedir. Bu nedenle amaç kaynakları genelde yapılanın aksine birçok çıktıya değil, belirli sonuç ve etkiye yönelik az sayıda çıktıya aktarmak olmalıdır.

Genellikle bir çıktının getireceği sonuç ve etkinin o çıktıya harcanan kaynakla bir ilgisi yoktur. Kaldı ki bir çıktıya ayrılacak kaynaklar o çıktının kalitesine de bağlıdır. Çıktının kalitesi ise ödül kazanan film, dünyaca ünlü fotoğrafçının çektiği resim, bir edebiyat ustasının kaleme aldığı broşür değil getirdiği sonuçla ilgilidir.

Şimdi yatırım geliştirme çalışmalarının çıktılarından beklenen sonuçlar konusuna değinelim. Bu alanda üretilen çıktılar iki sonuç doğurabilirler. Daha doğrusu bu alandaki çıktılar iki sonuçtan en az birini sağlamadılarsa, kurum havanda su dövmüştür. Her yatırım geliştirme çıktısı (1) tutum değiştirmek ve/veya (2) davranış değiştirme eğilimi yaratmak amaçlarından biri veya her ikisini de sağladığı oranda etkilidir. Bunlar ne demek? Basitçe anlatımlarıyla tutum değiştirmek demek müstakbel ‘yatırımcıların kurumun yatırım yapılmasını arzuladığı ülke, yöre veya kente yatırım yapma fikrine olumlu bakması’ demektir. Kısacası amaç bu fikri yatırımcılara sevdirmektir. Davranış değişikliği eğilimi ise yatırımcıların yatırım kararlarını vermek için kullandıkları verileri ve bu kararlar için kullandıkları veri işleme, yani karar verme modellerini yatırımcının arzuladığı yönde değiştirmektir. Söz gelimi eğer yatırımcılar kararlarını verirken Türkiye’nin turizm potansiyeli istatistiklerine bakmıyorlarsa bakmalarını sağlamak, Konya’yı, Urfa’yı yatırım kararları vermede turizm merkezleri olarak düşünmüyorlarsa düşündürmek, kararlarını verirken Türkiye’nin sağladığı desteklere bakmıyorlarsa bakmak bu tür davranış değişikliği örnekleridir. Kısacası yatırım geliştirme çalışmaları müstakbel yatırımcıların kurumun sunduğu yatırım alanlarına bakmasını sağlamak için yapılırlar. Bu çalışmaların etkililiği bununla ölçülmelidirler.

Anlaşılacağı gibi bu tür bir değerlendirme önce-ve-sonra ölçüm ve araştırma gerektirir. Bu bağlamda şunu söylemek gerekir. Eğer müstakbel yatırımcılar zaten kurumun istediği alanlara bakıyor ve karar verirken sunulan doneleri değerlendiriyorlarsa yatırım geliştirme çalışmalarına kaynak aktarmanın bir alemi yoktur. Eğer gerekli ön çalışmalar yapılmazsa, ki genellikle yapılmaz, bunların olup olmadığını bilemeyeceğiniz için boşuna çalışır durursunuz. Bu çalışmaların nasıl yapılmaları gerektiğine ileride değineceğiz.

Sağlıcakla kalın.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Teknokrat-Politikacı 30 Ekim 2019
Strateji mi? 23 Ekim 2019
Tenkisat 16 Ekim 2019
Kasvetli ilim 02 Ekim 2019
Zombiler 25 Eylül 2019
Yeni Bull 18 Eylül 2019
Bull 11 Eylül 2019
Neden olmuyor? 04 Eylül 2019
Olmayacak duaya... 28 Ağustos 2019