"Döviz kurları nereye kadar düşer ?.."

Emre ALKİN
Emre ALKİN PAYLAŞMASAK OLMAZDI emre.alkin@dunya.com

Dün 50 yaşıma girdim. Geriye dönüp baktığımda hayatımda, duyduğum en anlamsız soru bence bu. Bir de kardeşi var: "Döviz kurları nereye kadar çıkar?" Neden anlamsız diyorum ?

Çünkü bu soruyu soranlar en dipten alıp en tepeden satacaklarını düşünenler oluyor. Öyle bir güzellik yok dünyada. Döviz satın alacak ya, uzmanına soruyor güya. Kazanırsa kendi aklı, kaybederse kabahatli başkası. Hiç sebep-sonuç ilişkisine kafa yormuyorlar. Zahmetli bir iş çünkü.

Ben şimdi meraklısı için döviz kurlarının neden düştüğünü tekrar anlatacağım: Gergin geçmesi beklenen G-20 zirvesi oldukça sakin ve bir o kadar da yapıcı geçti. ABD ve Çin arasında bir nevi “ticari ateşkes” yapıldı, Türkiye ve ABD Yönetimleri arasındaki meseleler en azından şimdilik gerginliği iyice tırmandıracak bir boyuta gelmedi.

Trump, Türkiye ile ilgili tüm sorunları Obama zamanında yapılan yanlışlıklara bağladı ama yine de S-400 ile ilgili uyarılar yapmayı ihmal etmedi. Bu ay içinde ABD Başkanı’nın Türkiye’ye ziyaret gerçekleştirmesi bekleniyor ama, eğer Rusya S-400’leri önümüzdeki iki hafta içinde teslim ederse, söz konusu ziyaret ertelenebilir gibi gözüküyor. Ancak, söz konusu ziyaretin ihtimali bile piyasaları heyecanlandırdı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan “ABD Yönetimi Türkiye’ye yaptırım uygulamayacak” diye açıklama yapınca, rahatlamanın boyutları genişledi. Diğer taraftan Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada ise Trump’ın S-400’ler konusundaki endişelerini dile getirdiğine dair cümleler vardı. Anlaşılan her iki taraf da görüşmedeki notları kendi lehlerine göre yorumlamışlar. Türkiye tarafı Trump ve beraberindekilerin samimi ve sıcak duruşundan “herhalde yaptırım olmaz” diye bir sonuç çıkarmış. ABD tarafı ise Washington’daki şahinlere “merak etmeyin meseleyi takip ediyoruz” mesajını vermiş. Olsun, buzlar yine de erimiş gibi gözüküyor.

"Yön başka, trend başka..."

Tüm bunlar bize bir gerçeği tekrar hatırlattı: Döviz kurlarında yönü siyaset, trendi ise ekonomik şartlar belirliyor.

Dolayısıyla, şimdilik yön aşağı olabilir. "Dolar/TL’nin daha fazla gevşemesine pek müsaade edilmez" diyenler çok ama, şunu unutmayalım: Piyasalar her zaman fırsat sunar. Döviz borcu ya da ödemesi olanlar için, ciddi bir fırsat oluştu diyebilirim. Ancak bu fırsatın uzun süre devam edeceğini düşünmüyorum.

Çünkü, Ankara üzerinde ciddi stres yaratan G-20 zirvesinin sona ermesiyle beraber, iç siyasetteki gündeme geri döndüğümüzde İstanbul seçimlerinin yan etkilerinin ne olacağı konusunda ciddi soru işaretlerinin hala devam ettiğini söyleyebiliriz. “Gündemimizde yok” dense de, siyasi partilerin bir erken seçimin ihtimali üzerinde ciddi şekilde tartışmaya başlayacaklarına inanıyorum. Bu tartışmayı hızlandıracak olan gelişme, Merkez sağ ve sola hitap edecek bir siyasi partinin kurulması olacak.

AK Parti’nin kuruluşunda olduğu gibi geniş tabanlı ve merkeze daha yakın konumlandırma yapması gerekiyor. Aksi takdirde şu an hitap edilen taban giderek artan “merkez siyaset” talebi karşısında marjinalleşecek gibi gözüküyor.

Yukarıda da belirttiğim gibi, iç siyasette ve dış siyasetteki sakinlik sona erdiği zaman döviz kurları tekrar dalgalanmaya başlayacaktır. Ekonomi ise hala kırılgan görünümünü sürdürüyor. Demek ki trend daha değişmedi.

Herkes bu bilgilere göre önlemini alsın derim. Benden söylemesi.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar