Finansal hizmetlerin gelecek üç ayı

Finansal hizmetler önümüzdeki üç aya ilişkin ciro öngörülerinde yataya döndüler. Gerçekleşmelerle gelecek dönem öngörüleri her dönem birebir eşleşmezler. Haziran 2016-2017 dönemi ele alındığında, geçmişin yükselen trendi geleceği yorgunluk içinde karşılıyor. Bekleyişler 2016 Ekim’inden itibaren hızla geriliyor. Bu gerileme Aralık 2016 ve Nisan 2017 de kendi dip yapıyor. Nisandan mayısa geçerken yukarıyı deniyor. Haziranda mayıstaki kazanımların hepsini geri verip nisandaki düzeyine geri dönüyor. Finansal hizmetlerin bu gidiş gelişleri, öncelikle referandum sonrasının fırsatlarını değerlendiriyor.

Gelecekle ilgili öngörüler daha az oynak aralıkları işaret ediyor. Risk–gelir ilişkisi, her zaman olduğu gibi, ılımlı risklerle maksimum kazancı hedefliyor. Finansal hizmetlerin gelecek öngörüleri; daha az oynak ve çok daha dar sınırlar içinde hareket etmektedir. Finansal hizmetlerin tüm içe ve dışa dönük gelişmeleri değerlendirerek ulaşmakta olduğu gelecek öngörüleri, farklı enstrümanlarda açık bir dinginliği işaret ediyor. Bir çok şey aynı anda gerçekleşiyor. Fed’in faizlerini artırdığı bir dönemden geçiyoruz. Bu tüm dünyadaki faizlerde bir üst segment anlamına geliyor. Terörle mücadele, bölgesel jeopolitik riskler, OHAL şartları sektörleri teker teker zayıflatıyor.

Sektörlerin sorunları kronikleşiyor. Mevsimsel canlılıklarını yaşayamadan sezonlarını kapatacak olan sektörler sıradanlaşıyor. Zaman içinde küresel ekonominin dengesiz seyrinde her şey yerli yerine oturuyor. Atasözünde dendiği gibi, bir çiviyi dahi küçümsemeli. Bir çivi bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir komutanı, bir komutan bir orduyu ve bir ordu koca bir ülkeyi yerle bir etmeye yetiyor.