İktidar tek partiye mi, koalisyona mı?

Ömer Faruk ÇOLAK
Ömer Faruk ÇOLAK EKONOMİ ATLASI dunyaweb@dunya.com

Türkiye 2014 ve 2015’i seçimlerle geçirecek. Önce 2014’de Yerel Yönetim seçimleri, sonra Cumhurbaşkanlığı ve 2015’te Milletvekilliği seçimleri yapılacak. Türkiye’de seçime ilişkin sağlıklı gelişmeler var. Örneğin seçimlere katılma oranı yükseliyor. Seçimde oy kullanan sayısı 2002 yılında %79,1 iken, oran 2007’de 84,2, 2011 seçimlerinde %83,2 oldu. Ancak sağlıklı olmayan gelişmelerde var. Örneğin, seçmen sayısı 2002 yılında 1999 yılına göre %10,4 artarken, oran 2007 seçimlerinde %3,1 arttı, ancak ne oldu ise, 2011 yılında seçmen sayısı %23,3 yükseldi. Sanki topraktan seçmen fışkırdı.

Seçimlere ilişkin bir başka olumsuz nokta da, uygulanmakta olan seçim sisteminden kaynaklanıyor. Seçim sonuçlarının ne olacağı belli değil, fakat iktidarı seçimde alınan oydan çok, %10 barajı belirliyor. Bugünlerde yargılanmakta olan 12 Eylül’ün darbeci generalleri “istikrar” adına bu barajı koydular. Bugüne kadar iktidar olanlarda barajı kaldırmaya yanaşmadılar (muhalefette olduklarında tersini söylemlerine rağmen). 2002 yılı seçimlerinde seçmenlerin %34,3 oyunu alan AKP, TBMM’de milletvekilli sandalye sayısının %66’sını alarak mecliste mutlak üstünlüğe ulaştı. 2007 ve 2011 seçimlerinde de benzer gerçekleşmeler oldu. Bu sistem TBMM’de temsil edilen muhalefet partilerinin de işine geliyor. 2002 seçimlerinde oyların %19,4’ünü alan CHP, TBMM’de %32,3 oranında temsil olanağı elde etti. Netice de 2002 yılında TBMM’de temsil edilmeyen oy oranı %45,3’e kadar çıktı. Bu oranın 2011 yılında düşmesinin nedeni, seçimlere bağımsız kimlik ile girip daha sonra BDP’ye giren milletvekilleri. 

Seçim sistemi bu olunca aslında tek başına iktidar olmak çok zor değil. Çünkü seçmen sandığa gittiğinde “istikrarı kaybetme kaygısı” ile sandıkta birinci en iyiyi değil (oy vermekte mutlu olacağı) değil, ikinci en iyi seçme güdüsü ile oy kullanıyor. Dolayısı ile siyasi partiler seçmen için ikinci en iyi olduğunda iktidar olabiliyor.

Şimdi gelin şu soruya yanıt arayalım, tek başına iktidar olan hükümetler mi, koalisyon hükümetleri mi başarılı. Sorunun yanıtı için Turan Subaşat’ın İktisat ve Toplum Dergisi’nin son sayısında yayınlanan “Koalisyon Hükümeti Türkiye’yi Çökertir Miti” başlıklı çalışmasından  (Kasım 2013, sayı:37) yararlanalım. Turan Subaşat bu tartışmaya ilişkin ampirik sonuçlarla desteklediği çalışmasının sonuçlarından yola çıkarak şunları söylüyor: “Koalisyon hükümetleri çok daha geniş kitlelerin görüşlerini yansıtacağı için tek parti hükümetine göre çok daha demokratiktir. Koalisyon hükümetlerine izin verilen sistemlerde partiler seçmenlere çok daha net seçenekler sunarak daha dürüst bir politik kültür oluştururlar.Farklı politik görüşler halka daha farklı perspektiflerden alternatif politikalar sunar ve daha zengin bir tartışma ortamı yaratır. Koalisyon hükümetlerinde alınan kararlar, tartışma ve uzlaşmalar üzerinden olacağı için çok daha geniş bir kitlenin görüşlerini temsil ederler. Koalisyon ortakları birbirini daha iyi denetler ve dengeler”.  Bir örnek de benden koalisyon iktidarları başarılı olur mu, Almanya’ya bakın.  Almanya istikrarsız bir ülke mi?

Son not, bu tartışmaya ilişkin ciddi bir okuma yapmak isterseniz yukarıda söz ettiğim makalenin dışında, Hasan Ersel, Fuad Aleskerov, Yavuz Sabuncu’nun “Seçimden Koalisyon” kitabını öneririm.

444.jpg

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Çin böyle gider mi? 04 Ekim 2019
Yeni parasal ralli 27 Eylül 2019
Trump etkisi 13 Eylül 2019
Kapıyı çalan kimdir? 06 Eylül 2019
Talep mi borç sorunu mu? 30 Ağustos 2019