Özelgelerle uyumlu mükellef indirimi

Bumin DOĞRUSÖZ
Bumin DOĞRUSÖZ HUKUKA GÖRE bumin.dogrusoz@dunya.com

6824 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 4. maddesi ile Gelir Vergisi Kanunu’nun yeniden canlandırılan mülga mükerrer 121. maddesinde yer alan vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi uygulamasına ilişkin usul ve esaslara ilişkin Maliye Bakanlığı görüşü, 301 sayılı Gelir Vergisi Genel Tebliği ile açıklanmıştır.

Uyumlu mükelleflerin hesaplanan gelir ve kurumlar vergilerinden %5 oranında yapılacak indirim uygulamasından, aşağıda değineceğimiz koşulları da taşımaları kaydıyla;

- Ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar
ile
- Finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri, emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere kurumlar vergisi mükellefleri,
yararlanabileceklerdir.

Bu mükelleflerin indirim uygulamasından yararlanabilmesi için

1) İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresi içerisinde verilmiş ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin de kanuni süresi içerisinde ödenmiş olması.

Burada söz konusu beyannameler, sadece gelir ve kurumlar vergisi beyannameleri olmayıp, mükellef tarafından verilmesi gereken diğer beyannameleri (örneğin KDV beyannamesi veya muhtasar beyanname) de kapsamaktadır. Dolayısıyla bu beyannamelerden doğan vergilerin de süresinde ödenmiş olması gerekmektedir.

Burada beyannamelerin süresinde verilmiş olması önemlidir. Bu beyannamelerle ilgili olarak sonradan düzeltme veya pişmanlık beyanında bulunulmasının bir önemi yoktur. Tabii ki, bu ek beyannamelerden doğan vergilerin de süresinde ödenmiş olması gerekmektedir.

2) İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıl içerisinde haklarında beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması.

Bu koşulun da sadece gelir ve kurumlar vergisi ile sınırlı olarak anlaşılmaması gerekmektedir.

3) Vergi indiriminin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla vergi aslı (vergi cezaları dâhil) 1000 TL’nin üzerinde vadesi geçmiş borcunun bulunmaması.

Beyan üzerinden alınmayan vergilerin borçları (örneğin motorlu taşıtlar vergisi borcu gibi) ile vergi dairelerine ödenmeyen vergi borçları (emlâk ve belediye vergileri yahut gümrük vergisi borçları gibi) burada 1000 TL’nin hesabında dikkate alınmayacaktır.

4) Vergi indiriminin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki dört takvim yılında Vergi Usul Kanunu’nun 359’uncu maddesinde sayılan fiillerin işlenmemiş olması.

Söz konusu mükelleflerin hesaplanan gelir ve kurumlar vergisi üzerinden hesaplayacakları indirim tutarı için kanunda, 1.000.000 TL üst sınır çizilmiştir.

Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121. maddesinin anlamlandırılması bakımından idari anlayışı ifade eden özelgeler de önem taşımaktadır. Maddenin yeni olması dolayısıyla maddeye ilişkin fazla sayıda özelge bulunmamakla birlikte mevcut özelgeleri aşağıda özet olarak aktarıyorum.

28/12/2015 tarihinde 2013 yılı için sınırlı incelemeye alınan, incelemenin 02/06/2016 tarihinde tamamlanmasından sonra tarhiyat öncesi uzlaşmaya müracaat eden, ancak söz konusu dönemde 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun’un yürürlüğe girmiş olması ve daha avantajlı olmasından uzlaşmayarak 6736 sayılı Kanun’dan faydalanarak borcunu tek seferde ödeyen bir şirkete, “hakkınızda 2013 hesap dönemine ilişkin olarak 2016 yılında düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden tarh edilen vergilerin ve kesilen cezaların, Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121 inci maddesi kapsamında kesinleşmiş yargı kararlarıyla veya 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun uzlaşma ya da düzeltme hükümlerine göre tamamen ortadan kaldırılmaksızın, 6736 sayılı Kanun’dan faydalanılarak ödenmiş olması nedeniyle, ilgili dönemlerde vergiye uyumlu mükelleflere sağlanan %5'lik vergi indiriminden yararlanmanız mümkün bulunmamaktadır” yanıtı verilmiştir. (İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı 21.11.2018 tarih ve 62030549-120[Mük.121-2018/504]-E.1043218 sayılı Özelgesi)

Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121’inci maddesi ve 301 Seri No'lu Gelir Vergisi Kanunu Genel Tebliği’nde belirtilen açıklamalarla aranan koşulları yerine getirdiği inancında olan bir şirketin 2017 yılına ilişkin vermek istediği kurumlar vergisi beyannamesinde indirimden yararlanmasına sistemin izin vermemesi üzerine yaptığı başvuruya “ortağı olmanız dolayısıyla vergisel yükümlülükleri ve borçları bakımından müteselsil sorumluluğunuz bulunan adi ortaklığın beyanname üzerine tahakkuk eden vergi borçlarının zamanında ödenmemiş olması nedeniyle şirketinizin Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 121’inci maddesinde yer alan vergiye uyumlu mükelleflere sağlanan vergi indiriminden yararlanması mümkün bulunmamaktadır” yanıtı verilmiştir. (İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 2.1.2019 gün ve 62030549-120[Mük.121-2018/592]-178 sayılı Özelgesi)

2013 yılı indirimli orana tabi KDV iadesi kapsamında iade aldığı tutarın bir kısmını fazla ve yersiz olarak iade aldığı iddiasıyla tarh olunan cezalı vergi ve gecikme faizini yapılan uzlaşma sonucunda revize edilen tutar üzerinden ödeyen bir şirketin, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 121'inci maddesi kapsamında %5 vergi indiriminden yararlanıp yararlanamayacağına ilişkin sorusu üzerine “bağlı olduğunuz Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 2013 yılı indirimli orana tabi KDV iadesi tutarlarını fazla ve yersiz olarak iade aldığınız yönündeki tespiti üzerine, anılan müdürlük tarafından şirketiniz adına yapılan tarhiyatların, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121’inci maddesinde belirtilen indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıl (2015-2016-2017) içerisinde (10.05.2017 tarihinde) yapılmış olması ve kesinleşmiş yargı kararlarıyla veya Vergi Usul Kanunu’nun uzlaşma ya da düzeltme hükümlerine göre tamamen ortadan kaldırılmayıp, uzlaşmaya gidilmek suretiyle ödenmiş olması nedeniyle, anılan kanun maddesinde belirtilen %5 kurumlar vergisi indiriminden yararlanmanız mümkün bulunmamaktadır” yanıtı verilmiştir. (İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 10.5.2018 gün ve 84098128-125[32-2018/4]-E.204105 sayılı Özelgesi)

16/05/2016 tarihinde nevi değişikliği yaparak limitet şirketten anonim şirkete dönüşen şirketin 2016 dönemi kurumlar vergisi beyannamesini zamanında beyan ettiğini ve 2017 dönemi kurumlar vergisi beyannamesini de kanuni süresinde beyan edeceğini belirterek 2017 dönemi kurumlar vergisi beyannamesinde %5 vergi indiriminden yararlanıp yararlanamayacağını konusundaki sorusu, “Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 19 ve 20. maddeleri kapsamında devir işleminin gerçekleştirilmesi şartıyla, limited şirkete ait kıst dönem beyannamesi de dahil olmak üzere 2015, 2016 ve 2017 yıllarına ilişkin tüm vergi beyannamelerinin kanuni süresi içerisinde verilmiş ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin de kanuni süresi içerisinde ödenmiş olması, ayrıca 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun Mükerrer 121’inci maddesinde yer alan diğer şartların da taşınması halinde 2017 hesap dönemi için vereceğiniz kurumlar vergisi beyannamesinde %5 vergi indirimi uygulamasından yararlanmanız mümkün bulunmaktadır” şeklinde yanıtlanmıştır. (Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 9.5.2018 gün ve 38418978-125[19-18/27]-E.191200 sayılı Özelgesi)

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Konaklama Vergisi 29 Ekim 2019
Değerli Konut Vergisi 22 Ekim 2019
Yenileme Fonu… 15 Ekim 2019