Suriye'nin en güçlü göç partneri Türkiye

A. Levent ALKAN
A. Levent ALKAN aleventalkan@gmail.com

Suriye, 2.5 milyar varil petrol ile Suudi Arabistan'ın (268 milyar varil petrol) yüzde 0.93'ü, 240 milyar m³ doğalgaz rezervi ile de İran'ın (34 trilyon m³) yüzde 0.71'i büyüklüğünde rezerve sahiptir. Suriye için doğal kaynak zenginliğinden bahsetmek mümkün değildir. Dünya Bankası verilerine göre 2012 için kişi başına Gayrisafi Yurtiçi Hasılası (GSYH) 3 bin 289 ABD Doları kadardır. Rusya'nın Akdeniz'e siyasal erişim noktası olmanın ötesinde, bölgesel geçiş noktalarında önemli bir köprü ülke görevi üstlenmektedir. 2012 nüfusu yaklaşık 23 milyon olan ülkenin savaş sonrasında yerlerinden edilen (göçe zorlanan) Suriye vatandaşı toplamı 12.77 milyon kadardır. Bunun 5.49 milyonu komşulara yönelik bir insan seline dönüşmüştür. En yoğun göç alan komşu ülke ise Türkiye'dir.

Suriye nüfusunun dünyaya ve komşulara göçü (2012-milyon kişi)

Halep, Türkiye'ye en çok sığınmacı yollayan kent konumundadır. Halep kökenli göç öyle yüksektir ki, tahminlere göre bu toplam sığınmacıların yüzde 36'sına denk gelir. Halep'ten Türkiye'ye gelen Suriyeli sığınmacıların oranının bu kadar yüksek olmasının bir nedeni Halep'in Türk sınırına çok yakın olmasıdır. Bir başka nedense Halep'in yoğun çatışma merkezlerinden biri olmasıdır. Savaş öncesinin Halep'i, 4,6 milyon nüfusuyla Suriye'nin en kalabalık kentiydi. Halep'i İdlip, Rakka, Lazkiye, Hasiçi ve Hama izlemektedir.

Sonuç olarak bölgenin savaş yükünü büyük ölçüde üstlenen Türkiye; hem sorumlu davranmak, hem ekonomik olarak sağlam kalabilmek hem sosyolojik olarak etkilenmemek gibi zorlu bir sınavdan geçmektedir. Bu büyüklükte bir göçle karşılaşan her ülke, ilk önce işsizlik şokuyla karşılaşacaktır. Nitekim her yıl yüzde 4 ve üzerinde büyüyebilen Türkiye ekonomisi için, işsizliğin çift haneye yapışıp kalması beklenmez. Ancak Mayıs gerçekleşmeleri yüzde 10.4 düzeyiyle önceki yılın yüzde 0.8 üzerindedir. Ekonomik güven ortamı doğrudan yatırımlar için olmazsa olmazdır. Terör endişelerinin arttığı, ticaret hukukunun belirsizlik içinde kıvrandığı, kurumsallaşmanın bir hayal olduğu, eğitimin kalitesizleştiği her ortamda olacağı gibi, doğrudan yatırımcılar "bir başka bahçedeki, bir başka bahar" diyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar