Yoklamada sessiz sedasız devrim

TBMM’de kabul edilmesi beklenen ve vergilerle ilgili önemli düzenlemeler içeren tor­ba kanun teklifinde (16.06.2025 tarihli), e-yoklamalara ilişkin dikkat çekici bir değişiklik bu­lunmakta. Söz konusu düzenle­me, yoklama fişinin ispat gücünü doğrudan etkileyen bir alanı he­def alıyor.

E-yoklamada imza zorunluluğu değişiyor

Mevcut Vergi Usul Kanunu’na göre (madde 131), yoklama ya­pılan mükellef ya da yetkilisinin yoklama fişini imzalaması gere­kiyor. Böylece bu fiş, ikrar niteli­ğinde bir delile dönüşüyor. Eğer mükellef yoklama sırasında ha­zır değilse ya da fişi imzalamak­tan kaçınırsa, bu durumda fişin, polis, jandarma, muhtar veya ih­tiyar meclisi üyelerinden birine imzalattırılması gerekiyor.

Getirilmek istenen düzenleme ise, e-yoklamalar bakımından bu zorunluluğu ortadan kaldırıyor. Görünüşte yalnızca e-yoklamalar için getirilen bir istisna gibi dur­sa da, artık yoklamalar büyük öl­çüde elektronik ortamda yapıldı­ğından, bu istisna fiilen genel bir kurala dönüşmüş olacak. Nite­kim, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 2024 yılı faaliyet raporunda e-yoklama sisteminin kullanıldı­ğı belirtilerek, sadece bunun sa­yısı hakkında bilgi (2024 yılında 2.319.134 adet) verilmekte.

Yoklamanın fişinin delil gücü

Vergi idaresi açısından yokla­ma, sahada bizzat yapılan ve du­yu organlarıyla elde edilen tes­pitlerin yazılı hale getirildiği bir denetim şekli. Bu tespitler, yok­lama fişi ile kayıt altına alınır. Yoklama fişinin mükellef veya yetkilisi tarafından imzalanma­sı halinde, bu belge kural olarak ikrar niteliğine sahip olur. Çün­kü, mükellefin fişe attığı imza, onun fiş içeriğini kabul ettiğini gösterir.

Ancak, mükellef (ve­ya yetkilisi) yoklama sı­rasında hazır değilse ya da hazır olsa bile fişi im­zalamaktan kaçınırsa, yoklama fişinin polis, jandarma, muhtar veya ihtiyar meclisi üyelerin­den birine imzalattırıl­ması, yoklama fişinin yine de yüksek bir ispta gücüne sahip olmasını sağlar.

Koordinat ve fotoğrafla belgelendirme

Teklifteki düzenleme, e-yokla­mada fişin polis, jandarma, muh­tar veya ihtiyar meclisi üyelerin­den birine imzalatılması zorun­luluğunu ortadan kaldırmakta. Buna göre, yoklama yapılan yere ilişkin koordinat bazlı konum bil­gisi ile fotoğrafların mevcut ol­ması durumunda, artık yoklama fişinin bu kişilerden birine imza­lattırılması gerekmeyecek.

Koordinat bazlı konum bilgisi, bir yerin enlem, boylam ve yük­seklik gibi coğrafi verilerle sayı­sal olarak tanımlanmasıdır. Bu tür veriler, Küresel Navigasyon Uydu Sistemleri (GNSS) aracılı­ğıyla elde edilir. Sistem genellik­le yüksek doğruluk sağlar; ancak sinyalin niteliği, çevresel koşul­lar ve cihaz özellikleri gibi et­kenlere bağlı olarak az da olsa bir hata payı barındırabilir. Dolayı­sıyla, bu teknik verinin delil gü­cü taşıyabilmesi için, gerçek za­manlı ve yerinde alınmış olması, verilerin gerektiğinde bağımsız biçimde doğrulanabilir nitelikte olması ve varsa görüntülerle des­teklenmesi önem arz eder.

Kanun teklifinin gerekçesin­de, mevcut düzenlemenin hem teknik hem pratik açıdan ciddi zorluklar yarattığına dikkat çe­kiliyor. Danıştay Vergi Dava Da­ireleri Kurulu (K.2024/5), e-yok­lamalarda da polis, jandarma, muhtar veya ihtiyar meclisi üye­sinin imzasının zorunlu olduğu­na hükmetmişti. Gerekçede, sah­te belge düzenleme riski taşıyan mükelleflerin yoklama mahal­line gelmediğine veya imzadan kaçındığına; uygulamada polis, jandarma, muhtar veya ihtiyar meclisi üyesine ise zamanında ulaşmanın, yoklama yerinde im­za almanın ya da onların imzaya yanaşmasının çoğu zaman müm­kün olmadığı işaret ediliyor.

Dijital delil ile yoklamada yeni dönem

Getirilmek istenen düzenle­me, teknolojik araçlarla destek­lenen delil üretimi anlayışını öne çıkarmakta.

Mukayeseli hukuk açısın­dan değerlendirildiğinde, ör­neğin Alman Vergi Hukuku’nda, yoklama fişinin geçerli sayıla­bilmesi için üçüncü kişilerin im­zası aranmaz. Tutanak, kamu gö­revlisinin resmi tespiti olarak geçerlidir. Mükellef buna karşı itiraz edebilir.

Türkiye’de bu düzenleme ile, özellikle yüksek riskli mükel­leflerin fiili direnciyle karşıla­şılan durumlarda vergi idaresi­nin yaptığı işlemi ispat imkanı­nı güçlendirmenin amaçlandığı anlaşılmaktadı Ancak, koordi­nat ve fotoğraf gibi dijital delil­lerin teknik geçerliliği, güvenli­ği ve zaman damgası gibi unsur­lar bakımından gerekli hukuki ve teknik standartların muhak­kak açık şekilde belirlenmesi zorunludur. Aksi takdirde, imza şartının kaldırılması pratik fay­da sağlarken, delil güvenirliği ve yargı denetimine elverişlilik açı­sından yeni tartışmalara kapı aralanmış olur.

Yazara Ait Diğer Yazılar