Yüksek teknoloji ihracatı için paramız var mı?

Kemalettin BULAMACI
Kemalettin BULAMACI Ters Köşe kemalettin.bulamaci@dunya.com

Türkiye’nin 2022 yılı ihracatının 255 milyar doları geçmesi bekleniyor. İhracat rakamları konuşulmaya başlanılınca ardından ithalat rakamları, ihracatın ithalatı karşılama oranı ve ihracatın kilo değeri olan yaklaşık 1 dolar/1 kilo hesapları da ortada dolaşmaya başlıyor.

Türkiye’nin ileri teknoloji ihracatını artırması ile bu dengelerin değişebileceği iddia ediliyor. Peki biz bu alanda var olabilir miyiz? Gelin, ileri teknoloji endüstrisinin en ileri aşaması yarıiletken endüstrisine bakalım.

Yarıiletken endüstrisinin 2021’deki küresel büyüklüğü 555 milyar dolar. Dünya Yarıiletken Endüstrisi Ticaret İstatistikleri (WSTS) kurumu, bu rakamın 2022 yılında yüzde 4.4 büyüme ile 580 milyar dolar olmasını beklediğini açıkladı. 2023’te ise yüzde 4.1 daralma bekliyor. Kabaca ayda 50 milyar dolara yakın yarıiletken (çip, yonga, işlemci vs.) satışı gerçekleşiyor.

Bilgisayarlarda ve akıllı telefon gibi haberleşme cihazları, üretilen yarıiletkenin yüzde 62’sini kullanıyor. Oyun konsolu gibi tüketici elektroniği cihazlarının payı da yüzde 12.3’e ulaştı. Otomotiv, endüstri ve ağırlıklı kamu olmak üzere savunma sanayiini payı da yüzde 25.

En büyük pazar, 192 milyar dolar ile Çin. Çin ve Japonya dışındaki Asya Pasifik ülkeleri pazarı 150 milyar dolar. Yüzde 46 üretim pazar payı ile en büyük üretici konumundaki ABD’nin, toplam pazar büyüklüğü 121 milyar dolar. Yarıiletken Endüstri Birliği (SIA) verilerine göre ABD’nin üretimdeki payı geçen 10 yılda oldukça geriledi. Yüzde 60’lardaki pazar payları yüzde 46’ya gerileyince paniklediler. Bu alandaki üstünlüğü Çin’e kaptırmak istemiyorlar. Biden hükümeti döneminde CHIPS Act isimli bir teşvik paketi yürürlüğe sokuldu. Yaklaşık 76 milyar dolarlık bir paketle çip üretimini artırmayı hedefliyorlar.

16 farklı eyalette 23 yeni fabrika ve 9 fabrikada da kapasite artırımı yatırımları bunu destekliyor. İşin AR&GE, tedarikçi destekleri de hesaba katılınca 35 şirketin, 2024 yılına kadar 200 milyar dolara yakın yatırım taahhüdleri bulunuyor.

Bunlar, sadece ABD’deki yatırımlar. ABD menşeli şirketlerin Avrupa’da ve dünyanın diğer bölgelerindeki yatırımları da devam ediyor. Üretim ve kapasite artışı yatırımlarının yanında yarıiletken endüstrisinin AR&GE için her yıl ayırdığı pay da yüzde 10 ile 18 arasında değişiyor. Amerikan şirketleri, yüzde 18 ile lider. Çin’de bu rakam satışların yüzde 8’ine kadar düşüyor. Kabaca, sadece ABD’de 50 milyar dolara yakın AR&GE harcamasının yapıldığı endüstriden bahsediyoruz. Türkiye’de bizim yaptığımız AR&GE harcaması GSYH’nın yüzde birinin biraz üzerinde.

İleri teknoloji, ucuz bir yatırım değil. İnsan kaynağı, teknoloji yanında maddi kaynak da gerekiyor. 600 milyar dolarlık bir pazar için, sadece ABD’de 200 milyar dolarlık üretim, 50 milyar dolarlık yıllık AR&GE harcaması yapılıyor.

İşin uzmanları, bu yatırım miktarlarının bile ABD’yi oyunun lideri konumunda tutamayacağı görüşünde. Beni de 32 yıllık gazetecilik ve bilişim deneyimimle ‘uzman’ olarak görürseniz, zor görünüyor.

Dünyada en fazla yarıiletken üretim tesisi bulunan Japonya’nın (Çalışan ve inşa halinde 102 fabrika) durumu ortada. İleri teknolojide, iş fabrika sayısına da bakmıyor. Fabrikalara kimin sahip sahip olduğu ve teknolojinin hangi aşamasında üretim yaptığı da önemli. 77 fabrikanın bulunduğu Tayvan’daki en büyük şirket TSMC, üç nanometre üretim teknolojisi ile Apple’da yonga (çip) üretimi yapmaya başladı. 2025’te iki nanometre üretime başlayacak.

Intel, ABD’deki fabrikalarında kabaca yedi nanometre teknolojisi ile üretim yapıyor. Her ne kadar 2024’te üç nanometre üretime ve daha ileri teknolojilere geçeceğini ilan ettiyse de Intel’in bu planlarında her defasında ciddi sapmalar olduğunu gördük. Geçen yılın sonunda Güney Kore’de dünyanın en büyük çip üretim tesisini açan Samsung da yine Intel’in önünde bir teknoloji ile üretim planları yapıyor ve üretiyor.

İsrail gibi insan kaynağı kısıtlı bir devlet, yarıiletken endüstrisinin en büyük 10 ülkesi arasında yer alıyor. Türkiye de bu alanda var olabilir. Ancak maddi kaynak gerekiyor. Bu alanda, her yıl ABD gibi 50 milyar dolar ya da en düyük Ar-Ge harcaması olan Çin kadar 10-15 milyar dolar harcama yapabilir miyiz? Şirketlerimiz, her bir üretim tesisi için 20 milyar dolar yatırım yapabilir mi? Devlet tek kalemde 50-100 milyar dolar teşvik programı açıklayabilir mi? Bunlar olmadan, ileri teknolojide en azından yarıiletken endüstrisinde var olmamız çok zor. İleri teknoloji ihracatı hayali kurmak güzel ama ayaklarımızın yere basması gerekir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
BiTaksi, kimin olur? 22 Nisan 2024
Abonelik ekonomisi 15 Nisan 2024
Mutlu yıllar internet 18 Mart 2024