DenizBank’ın kültür yolcuları

Faruk ŞÜYÜN
Faruk ŞÜYÜN ODAK kitap@dunya.com

“DenizBank olarak 1997 yılında 81. sırada başlayan bankacılık yolculuğumuzun 18. yaşında, Türkiye’nin 5. büyük özel bankası konumuna ulaşmış bulunuyoruz. Bu başarıda kuşkusuz, kurumsal sorumluluklarımıza sahip çıkmamızın; eğitim, kültür, sanat, spor gibi alanlarda toplumsal geleceğimize yaptığımız yatırımların büyük payı var. Kurulduğu günden bu yana ‘Sanata Evet’ diyen bir kurum olarak, kültür-sanat yaşamımızın gelişimine değer katan, geçmişi geleceğe bağlayan özgün projelerin destekçisi olmaktan her zaman gurur duyduk. ‘Kültür Yolcuları’ kitabını da kültür ve sanat ile gönül bağımızın bir uzantısı olarak destekliyor, insandan çıkan ve yine insana uzanan bu hikâyelerin, yaşanmışlıkların geniş kitlelerle buluşmasında katkı sahibi olmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz.”

Bu sözler, DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş’e ait. Bankanın bir iştiraki olan DenizKültür Yayınları’ndan çıkacak “Biz Kültür Yolcuları / Türkiye’nin yaşayan, solan renklerinin peşinde” isimli kitabın Sunuş’unda yer alıyor. Daha doğrusu konuyla ilgili 10 bölümlük belgeselin DVD’si ve kitap bir arada olacak.

Projede ülkemiz ve yakın coğrafyalarına ait yaşamöyküleri, belgeselin usta isimleri Nebil Özgentürk, Coşkun Aral ve Can Dündar’ın gözünden sanatseverlerle buluşacak. Kültür kardeşliği ilkesiyle hazırlanan belgesel, her biri 45 dakikalık 10 bölümden oluşuyor. Müziklerini Kardeş Türküler yapmış.
Yakında televizyonda yayınlanacak belgeselin ilk bölümünü DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş’in davetlisi olarak geçtiğimiz günlerde Üsküp’te izledik; önümüzdeki günlerde piyasaya çıkacak kitap ise kütüphanemin raflarına yerleşti bile. 

Neden Üsküp’teydik? Çünkü, bir asır önce büyük bir savaştan kaçıp Türkiye’ye gelen, on yıllar boyunca gelmeye devam eden insanlar anlatılıyordu ilk bölümde. Bu insanlar yanlarında koferlerini, sandıklarını, acılarını, anılarını şarkılarını da getirmişlerdi. “Suyun öte yanında başlayan o öyküler,” Balkan Türklerinin hikâyeleri, Suzan Kardeş ve Ayşe Kulin’in de katıldığı bu bölümde dillendiriliyordu. Ve tabii Üsküp ve civarı bu anlatıda önemli yer tutuyordu.

Biz de DenizBank Yönetim Hizmetleri Grubu Genel Müdür Yardımcısı Tanju Kaya, DenizKültür Danışmanı Perihan Yücel’le birlikte göç yollarından geçen insanların doğup büyüdüğü topraklarda gezdik; belleğimizdeki Yahya Kemal şiirlerini anımsadık, Vardar Ovası türküsünü Suzan Kardeş ile söyledik. 

Vardar Nehri’nin ayırdığı eski kent ile devasa heykellerle dolu yeni Üsküp’ü birbirine bağlayan Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, Üsküp Kalesi, hemen yanındaki Murat Paşa Camii, Türk çarşısı, Tetova nâm-ı diğer Kalkandelen Balkanlarda tanıdık tatlar, sesler, izler taşıyan yerlerdi. Etkileyici doğasıyla Matka Kanyonu’nu da gezdik, Vodna Dağı’na da tırmandık.

Peki, belgeselin diğer bölümlerinde neler olacak? Kafkas yaylalarından Sulukule sokaklarına, Ada sahillerine, Abdal düğünlerinden Diyarbakır dengbejlerine, Akdamar efsanelerinden alaturka sohbetlerine Türkiye’de kültürlerin zenginliğine ve kardeşliğe bir kez daha tanık olacağız.
Yaşar Kemal’le dengbejler, Ara Güler’le Ermeni ustaları konuşulacak, Zülfü Livaneli ile Livane Kalesi’ne tırmanılıp, Fazıl Say’la ise Adalar kültürünün izi sürülecek, Musa Eroğlu ile Erenler diyarına uzanılacak. Ahmet Özhan’la eski fasıllar, Burhan Öçal’la Sulukule kültürü yâd edilirken; Erol Parlak ve Kubat’la Abdallar diyarında, Garo Mafyan’la ise Van Gölü’nde buluşulacak.
Ben de yayınlandığı gün, ekran başında olacağım.
 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar